Edirne’de Dönüşüm Logos ekibi tarafından Edirne Belediyesi ve TAKSAV Edirne İl Temsilciliği destekleriyle Edirne Düşünce Günleri'nde 3’üncü sunumu Bilim-Teknoloji İlişkisi Üzerine Düşünceler konusunda Doç. Dr. Anıl Mühürdaroğlu yaptı.
Edirne’de Dönüşüm Logos ekibi tarafından Edirne Belediyesi ve Edirne Toplumsal Araştırmalar Kültür ve Sanat İçin Vakıf (TAKSAV) Edirne İl Temsilciliği destekleriyle Edirne Düşünce Günleri’nin bu yıl 3’üncüsü düzenleniyor.
Düşünce günlerinin bu günkü üçüncü sunumu TAKSAV Edirne İl Temsilciliği Türkan Saylan Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. Doç. Dr. Anıl Mühürdaroğlu’nun gerçekleştirdiği bugünkü 3’üncü sunumda, Bilim-Teknoloji İlişkisi Üzerine Düşünceler ele alındı. Sunumunda, yakın zamana kadar bilime verdiğimiz merkezi konum, bilimi bir yüceleştirme eğilimi söz konusu olduğunu belirten Doç. Dr. Mühürdaroğlu; “Biz bilim ve teknoloji tarihine baktığımız zaman, ayrı ayrı aslında birbirinden ayrışan uzun zaman birbiriyle ilişkilenmemiş iki farklı alandır. Bunu bir çalışma alanı olarak gelişmesine baktığınız zaman bilim tarihi daha erken ortaya çıkmış diyebiliriz. Aslında teknolojinin bilimi tarihsel anlamda öncelemesi gibi bir durum söz konusu. Teknoloji dediğimiz zaman bir günümüzde hep yüksek teknoloji vesaire üzerinden bir şeylerden bahsediyoruz ama teknoloji bütün insanlık tarihini okumaya başladığımız zaman aslında birtakım teknolojilere referansla bunu yapıyoruz. Bilim tarihinin daha erken kurumsallaşması ve bilimin aslında teknolojiyi doğuran bir şey olarak böyle resmedilmeye başlanması nedeni ise bu modernliğin temel oluşturucu bir unsuru olarak görülüyor. Burada tabii bilimsel devrim diye bir olay var. Bu ifade, yani bilimsel devrim kavramı, bir 20’nci yüzyıl icadı aslında. Yani genelde 17’nci yüzyıla işaret edilir” dedi.
ŞENER ŞENTÜRK