Edirne Kadın Dayanışması, 11 Mayıs Anneler Günü dolayısıyla düzenlediği programda Zübeyde Hanım büstü önünde çiçek sunumu sonrası Atatürk anıtına yürüdü. Burada basın açıklaması yapan kadınlar, merdivenlerde oturarak sessiz bir protesto gerçekleştirdi.
Edirne Kadın Dayanışması, 11 Mayıs Anneler Günü dolayısıyla anlamlı bir etkinliğe imza attı. Edirne Belediye Başkanı Filiz Gencan Akın ve kadın dayanışması, Zübeyde Hanım büstüne çiçek sundu.
Ardından bando eşliğinde Atatürk anıtına yürüyen kadınlar, anıta çelenk sundu. Edirne Kadın Dayanışması adına basın açıklamasını okuyan Kadın İstihdamı ve Girişimcileri Derneği Başkanı Cemile Özeker, kadın cinayetlerinin politik hale geldiğini söyleyerek derhal İstanbul Sözleşmesi’ne geri dönülmesi gerektiğini ifade etti.
Özeker, açıklamasında; “Bugün Anneler Günü. Hayatın her alanında var olan; emeği, sevgisi ve mücadelesiyle yaşamı yeniden kuran bütün kadınların, annelerin günü. Milyonlarca anne, evlatlarının bir gülümsemesiyle, sundukları sevgi dolu bir çiçekle mutlu oluyor. Ancak bugün, 14 yaşındayken hayattan koparılan Gülden Coni’nin annesi ile 34 yaşındayken eski eşi tarafından vahşice katledilen Bahar Aksu’nun annesi, eşi tarafından öldürülen Petek’in annesi, okul bahçesinde erkek arkadaşı tarafından katledilen Duru Pakarda’nın annesi için hiçbir hediye, hiçbir kutlama yok; yerini derin bir sessizlik, dinmeyen bir acı ve mezar taşına bırakılan karanfiller aldı. Adalet taleplerimiz, kaybettiklerimizin isimleri ve yüreğimizde biriken acılar, Anneler Günü’nün yerini aldı. Bu ülkede kadınlar hâlâ öldürülüyor. Yasalar kâğıt üzerinde var, ama uygulamada yok. Cinsiyet eşitliği yalnızca metinlerde geçiyor ve hayatta karşılığını bulamıyor. Gülden çocuktu; korunması, yaşatılması gereken bir evlattı. Bahar’ın hayalleri vardı, yaşam hakkı, güvende yaşamak onun da hakkıydı. Ama ikisi de erkek şiddetinin kurbanı oldu. Yasalar vardı, uygulanmadı. Şikayetler vardı, ciddiye alınmadı. Hayatlar vardı, yok sayıldı. Biz, Edirne Kadın Dayanışması olarak bir kez daha haykırıyoruz; Bu cinayetler münferit değil, sistematik bir sorunun sonucudur. Kadına yönelik şiddet bireysel değil, toplumsal bir sorundur. Kadın cinayetleri politiktir. Bu şiddetle mücadelenin yolu ise; Cinsiyet eşitliğini hayatın her alanında hayata geçirmekten, İstanbul Sözleşmesi’ne derhal geri dönmekten, 6284 Sayılı Yasa’nın etkin ve eksiksiz uygulanmasından geçmektedir. Çünkü kadına şiddet durmadıkça, cinsiyet eşitliği sağlanmadıkça, anneler günü kutlanamaz! Anneler Günü vesilesiyle bir kez daha sesleniyoruz; Kadınlar yaşamak istiyor. Çocuklar güvende büyümek istiyor. Anneler, sadece anılarda değil, hayatın içinde var olmak istiyor. Adaletin olmadığı bir ülkede Anneler Günü değil, annelerin isyanı vardır. Cinsiyet eşitliği olmadan özgürlükten söz edilemez. Koruma kararlarının uygulanmadığı, şiddetin görmezden gelindiği bir sistemde hiçbir kadın güvende değildir. Gülden’i, Bahar’ı ve kaybettiğimiz tüm kadınları unutmadık, unutturmayacağız. Bu Anneler Günü’nde çiçek değil, hediye değil, adalet, eşitlik ve yaşam hakkı istiyoruz” ifadelerine yer verdi.
Açıklamanın ardından katılımcılar, Atatürk heykeli önündeki merdivenlerde oturarak sessiz bir protesto gerçekleştirdi.
HİLAL PEKER