“Karma Eğitimi Tartıştırmayacağız”

Edirne Laik Bilimsel Eğitim Çalışma Grubu, bugün kutlanan 11 Ekim Dünya Kız Çocukları Günü dolayısıyla karma eğitim tartışmaları hakkında açıklamada bulundu. Açıklamada, “Laik, demokratik, bilimsel, parasız kamusal eğitim hakkı mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz, karma eğitimi tartıştırmayacağız” ifadelerine yer verildi.

Haber Giriş Tarihi: 11.10.2025 15:40
Haber Güncellenme Tarihi: 11.10.2025 15:40

Edirne Laik Bilimsel Eğitim Çalışma Grubu, 11 Ekim Dünya Kız Çocukları Günü dolayısıyla basın açıklaması yaptı. Edirne Kent Konseyi toplantı salonunda gerçekleştirilen açıklamada karma eğitim tartışmalarına değinildi.

Edirne Laik Bilimsel Eğitim Çalışma Grubu adına Gülsüm Erkıran’ın okuduğu açıklamada kadınların sosyal, siyasal, iş yaşamına katılımı ve eşit temsiliyet hakkının kullanımı, kız çocuklarının nitelikli eşit, kapsayıcı bir eğitim hakkıyla mümkün olduğu belirtilerek “Siyasal iktidar geldiği günden beri, toplumsal yaşamın tüm alanlarını dini referanslarla belirlemeye çalışırken, attığı her adımda kadınların ikinci sınıf yurttaşlığını kurumsallaştırmaya çalışmakta, eğitimi bunun için ideolojik bir araca dönüştürmektedir. Uzunca bir süredir, sermaye grupları ve şirketleşmiş tarikat yapılarının, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın talepleriyle eğitim sistemimiz ve sosyal yaşamımız dizayn edilmeye çalışılmaktadır. Bunları kamuoyu önünde dile getirmekte de beis görmemektedirler. Toplumun realitesi ve ailelerin talepleri doğrultusunda, kız çocuklarının okula gidememesinin gerekçesini karma eğitime bağlamaya çalışıyorlar. Ancak iktidarın, MEB’in, dinselleştirme ve piyasalaştırma olarak devam eden okullaşma politikaları gereğince fiili olarak adım adım karma eğitim ortadan kalkıyor” dedi.

“KAZANILMIŞ HAKLARIMIZDAN VAZGEÇMEMİZİ İSTİYORLAR”

Karma eğitimden vazgeçilerek kazanılmış haklardan vazgeçirmek istenildiğini söyleyen Erkıran; “Ülkemizde karma eğitim mücadelesi, milli mücadele yıllarında başlamış ve erkeklerden neredeyse yarım yüzyıl sonra karma eğitim hakkı, kadın öğrencilerin dersliklere girerek fiili olarak başlatmasıyla kazanılmıştır. Şimdi bizden bu kazanılmış haklarımızdan vazgeçip yüz yıl geriye dönmemizi ve bu ayrımcılığı normalleştirmemizi bekliyorlar. Kabul etmeyeceğiz. Okul; biyolojik, psikolojik ve sosyal bir varlık olan çocuklarımızın sağlıklı gelişimi için, toplumun laik demokratik geleceği için hayatın çeşitliliğini barındırmak zorundadır. Okul sadece gelecekte bir meslek edinecek akademik gelişim alanı değildir. Çocuklarımızın günün büyük bölümünü -neredeyse sekiz saatini geçirdiği- kendini inşa ettiği, sosyalleştiği, kendinden olmayan büyükler ve akranıyla güvenli bir karşılaşma alanıdır. Okulun kapsayıcılığı ve çeşitliliği, yaşamın bir parçası olarak var olursa çocuklarımızın tam iyilik halinden ve sağlıklı gelişiminden bahsedebiliriz. Buradan bir kez daha ifade edelim ki tüm bunlar ortadayken bu talep pedagojik değil politik bir taleptir ve hem anayasaya hem Milli Eğitim Temel Kanunu’na aykırı bir taleptir. Genelde tüm çocukların, özelde kız çocuklarımızın okul terkinin nedeni karma eğitim değildir. Çocuklarımızın; nitelikli, parasız kamusal eğitim hakkına erişimini engelleyen karar alıcılardır. Nitelikli, bilimsel, laik, parasız ve ulaşılabilir bir kamusal eğitim çocuklarımız için hak ve kız çocuklarımız için yaşamsaldır. Çocuklarımız ve ortak geleceğimiz için, laik, demokratik bir ülke için, Laik, demokratik, bilimsel, parasız kamusal eğitim hakkı mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz karma eğitimi tartıştırmayacağız. Laiklik için, eşitlik için, özgürlük için karma eğitimi tartıştırmayacağız” ifadelerine yer verdi. ŞENER ŞENTÜRK