Meriç: “Asgari Ücret, Açlık Değil Yoksulluk Sınırı Baz Alınarak Belirlenmeli”

Zafer Partisi Edirne Merkez İlçe Başkanı Arda Meriç, artan hayat pahalılığı ve yaklaşan asgari ücret görüşmeleri öncesinde yaptığı basın açıklamasında, Türkiye’deki ekonomik gidişata ve gelir dağılımı adaletsizliğine dikkat çekti.

Haber Giriş Tarihi: 06.11.2025 09:44
Haber Güncellenme Tarihi: 06.11.2025 09:44

Zafer Partisi Edirne Merkez İlçe Başkanı Arda Meriç, yaptığı basın açıklamasında Türkiye ekonomisinin artık “rakamlarla gizlenemeyecek bir tıkanma” yaşadığını belirtti. TÜRK-İş’in Ekim 2025 verilerine göre dört kişilik bir ailenin açlık sınırının 29 bin 412 lira, yoksulluk sınırının ise 96 bin 41 lira olduğunu hatırlatan Meriç, “Buna karşın 2026 yılı için konuşulan asgari ücret tahminleri 25-26 bin lira seviyesinde. Bu tablo, milyonlarca emekçinin sadece hayatta kalma mücadelesi verdiğini gösteriyor” dedi.

Meriç, TÜİK’in yıllık enflasyon verisini yüzde 32,87 olarak açıklamasına rağmen, ENAG’ın hesapladığı gerçek enflasyonun yüzde 60 seviyelerinde olduğuna vurgu yaptı. Ekonomik değerlendirmelerde kullanılan terminolojiye de değinen Meriç, “Bazı temsilciler enflasyonun düşme trendinde olduğunu söylüyor. Oysa ‘trend’, yalnızca pozitif yönlü eğilimler için kullanılır. Halkın mutfağındaki yangın ise büyümeye devam ediyor” ifadelerini kullandı.

Zafer Partisi olarak hükümetin “asgari ücret artışıyla refah sağlanıyor” söylemini reddettiklerini belirten Meriç, asgari ücretin yaşam gerçekliğini yansıtmadığını ifade etti. “Enflasyonun nedeni ücretler değil, yanlış para politikaları ve üretim kapasitesinin daralmasıdır” diyen Meriç, emekçinin ücretini bastırarak enflasyonla mücadele edilemeyeceğini söyledi.

Zafer Partisi’nin ekonomik yaklaşımını da paylaşan Meriç, şu önerileri sıraladı:

Asgari ücret, açlık değil yoksulluk sınırı baz alınarak belirlenmeli.

Ücret artışları TÜFE’ye değil, yaşam maliyeti endeksine göre yapılmalı.

Merkez Bankası yalnızca fiyat değil, “reel ücret istikrarını” da hedeflemeli.

Tarım ve sanayi entegrasyonunu güçlendirecek kamu yatırımlarıyla gelir adaletsizliği azaltılmalı.

Edirne’nin turizm ve tarıma dayalı bir ekonomi olmasına rağmen düşük ücretli istihdamın yaygın olduğuna dikkat çeken Meriç, “Artan kiralar, ulaşım ve gıda fiyatları karşısında ücretler eriyor. Bu da genç nüfusu göçe zorluyor” dedi.

Zafer Partisi Edirne İlçe Başkanlığı olarak “Geçim Kampanyası” ve “Edirne Yaşam Maliyeti Analizi” çalışmalarını başlattıklarını belirten Meriç, “Bu çalışmaların sonuçlarını kısa süre içinde kamuoyuyla paylaşacağız” açıklamasında bulundu.

Meriç açıklamasını şu sözlerle tamamladı: “Türkiye, bir asgari ücret toplumuna dönüşmüştür. Bu durum ekonomik bir zorunluluk değil, siyasi bir tercihtir. Biz emeğin onurunu koruyan, üretime dayalı bir ekonomik düzeni savunuyoruz. Ücreti enflasyona göre değil, insanca yaşama standardına göre belirleyin; halkın alım gücünü kendi rakamlarınızdan değil, market raflarından okuyun.”

HABER MERKEZİ