Trakya Üniversitesi Eğitim Fakültesi tarafından düzenlenen ‘Cumhuriyetimizin 100’üncü Yılı’ konferansı bugün gerçekleştirildi.
Trakya Üniversitesi Eğitim Fakültesi Sınıf Eğitimi Anabilim Dalı Temel Eğitim Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Öğr. Üyesi Atila Şehirli’nin konuşmacı olarak yer aldığı konferansa Trakya Üniversitesi Genel Sekreter Yardımcısı Ahmet Sezgin, Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sevinç Maden, Temel Eğitim Bölümü Başkanı Prof. Dr. Yeşim Fazlıoğlu, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.
“EMANETİN EN BÜYÜK BEKÇİLERİ ÖĞRETMEN VE ÖĞRETMEN ADAYLARI OLACAK”
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşları ve tüm şehitler anısına bir dakikalık saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan konferansın açılış konuşmasını Prof. Dr. Fazlıoğlu yaptı. Fazlıoğlu, konuşmasında Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’üncü yılını kutlamanın heyecanı içinde olduklarını belirtirken; “Bu konferans, Temel Eğitim Bölümü olarak ilk etkinliğimiz ve Dr. Öğr. Üyesi Atila Şehirli’ye teşekkür etmek istiyorum. İnsan, en büyük gücünü geçmişinden, atalarından alıyor. Öğretmenler ve öğretmen adayları olarak bizim için Cumhuriyetin önemi bir başkadır. Büyük atamız ve silah arkadaşları, geçmişteki bütün değerli büyüklerimizin bize emanet ettiği Cumhuriyet 100 yaşında. Bu emanetin en büyük bekçileri de siz öğretmenler, öğretmen adayları olacaksınız. Bu gururu yüreklerinizde hissetmenizi ve etkinliğimizle birlikte bu coşkuyu yaşamanızı temenni ediyorum” ifadelerini kullandı.
“ÇOK MUTLU VE GURURLUYUZ”
Fazlıoğlu’nun konuşmasının ardından konferansta bir konuşma da Prof. Dr. Maden yaptı. Maden, konuşmasında Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 100’üncü yılını kutlarken; “Böylesi güzel ve tarihi bir olaya tanık olmak herkese nasip olmaz. O yüzden çok mutlu ve gururluyuz. Pazar günü Cumhuriyet Bayramı’mız coşkulu bir şekilde kutlanacak. O yüzden heyecanlı bekleyişimiz sürüyor. Ama biz Eğitim Fakültesi olarak Cumhuriyetimizin 100’üncü yılını kutlamak amacıyla çok sayıda etkinlik planladık. Bugün burada ilkini gerçekleştiriyoruz. Temel Eğitim Bölümü’nden Dr. Öğr. Üyesi Atila Şehirli’nin vereceği konferansta ilk etkinliğimizi gerçekleştireceğiz” dedi.
CUMHURİYETİN İLANINDAN ÖNCESİ VE SONRASINI ANLATTI
Maden’in konuşmasının ardından Dr. Öğr. Üyesi Şehirli, ‘Cumhuriyetimizin 100’üncü Yılı’ konulu sunumunu gerçekleştirdi. Şehirli, sunumunda Cumhuriyetin ilanında önce Osmanlı Devleti’nde ve ilanından sonra Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşananları anlattı. Birinci Dünya Savaşı’na Osmanlı’nın istemeden de olsa katıldığını ve farklı cephelerde savaştığını belirten Şehirli, 1918 yılında Mondros Ateşkes Antlaşması’nın imzalandığını söyledi. Antlaşmanın bütün maddelerinin Osmanlı’nın aleyhine olduğunu söyleyen Şehirli, tam bir teslimiyet antlaşması olduğunu belirtti. Antlaşmanın ardından İtilaf Devletleri’nin Osmanlı topraklarını işgal etmeye başladığını hatırlatan Şehirli, ilk işgal ve ilk işgale karşı direnişin ise Hatay’ın Dörtyol ilçesinde gerçekleştiğini söyledi.
“ATATÜRK ORDUNUN SİLAHLARINI VERMEK İSTEMEDİ”
Osmanlı’da meydana gelen işgaller sonucu halkın Kuvâ-yi Milliye adı altında örgütlenerek direniş başlattığını belirten Şehirli, Mustafa Kemal Atatürk’ün ise Mondros Ateşkes Antlaşması’nın imzalandığı sırada Şam-Halep civarında Yıldırım Orduları Komutanı olduğunu söyledi. Antlaşmanın imzalanmasının ardından Atatürk’ün, İstanbul’da bağlı olduğu genelkurmaya çok sayıda telgraf gönderdiğini açıklayan Şehirli; “Telgraflarında, ‘Mondros Ateşkes Antlaşması’nın ordular terhis edilecek maddesini kabul etmiyorum. Silahları vermek istemiyorum’ diyor. Genelkurmaydan ise diğer subaylara olduğu gibi ona da telkin gidiyor, ‘Ordunu dağıtacaksın, silahları işgal kuvvetlerine teslim edeceksin’ deniyor. Atatürk ağırdan alınca da Yıldırım Orduları Komutanlığı görevinden terhis sırası gelmemesine rağmen aldılar. Çünkü İngilizler Atatürk’ü şikâyet etmişti” dedi.
ATATÜRK’ÜN MİLLİ MÜCADELEYİ ÖRGÜTLEMESİNİ ANLATTI
Atatürk’ün 9’uncu Ordu Müfettişliği görevinde 16 Mayıs’ta Bandırma Vapuruna binerek 19 Mayıs’ta Samsun’da karaya çıktığını belirten Şehirli, daha sonra Samsun’un ilçesi Havza ve Amasya genelge yayımlamasından görevinden istifa etmesine, Erzurum ve Sivas kongrelerinden Ankara’da 23 Nisan 1920’de Meclisi kurmasına kadar Atatürk’ün milli mücadeleyi örgütleme çalışmalarını tek tek anlattı.
“BÜYÜK ZAFERLE ASKERİ, LOZAN İLE DİPLOMATİK YÖN TAMAMLANDI”
Kuruluş Savaşı’nın, Doğu ve Güney cephelerinin ardından Batı cephesinde 30 Ağustos’ta büyük zaferin kazanılmasıyla askeri yönünün, Lozan Barış Antlaşması’nın imzalanmasıyla da siyasi diplomatik yönünün tamamlandığını belirten Şehirli, Atatürk’ün 29 Ekim 1923 tarihinde Cumhuriyetin ilanı, Cumhurbaşkanlığı seçimi ve Türkiye Cumhuriyeti’nin demokrasiye geçişi için gerçekleştirdiği çalışmaları da anlattı. Şehirli, sunumunun sonunda Türkiye Cumhuriyeti’nde kuruluştan günümüze görev yapan Cumhurbaşkanlarını sundu. Şehirli ayrıca konferansta Atatürk’ün Cumhuriyet ile ilgili söylediği sözlere dikkat çekti.
O GÖRÜNTÜLERE TEPKİ GÖSTERDİ
Şehirli, konferansın sonunda Türkiye’de sosyal medya platformları üzerinden gerçekleştirilen bir halk röportajı katılımcılara izletti. Röportajda vatandaşlara, “Cumhuriyet kaç yılında ilan edilmiştir?” sorunu yöneltilirken; vatandaşların çoğunluğunun Cumhuriyetin ilan edildiği 29 Ekim 1923 tarihi bilmemesi dikkat çekti. Video ile ilgili konuşan Şehirli; “Ne ortaya çıktı, gördünüz değil mi? Çok acı mı? Üzücü. Bizim kaç tane milli bayramımız var? 29 Ekim, 23 Nisan, 19 Mayıs ve 30 Ağustos var” diyerek tepki gösterdi. Şehirli, sunumunu Atatürk’ün Gençliğe Hitabesi ile tamamladı. Konferansın sonunda Prof. Dr. Maden ve Prof. Dr. Fazlıoğlu, Şehirli’ye teşekkür belgesi ve çiçek takdim ettiler.
UĞUR AKAGÜNDÜZ