Adana Haberleri - Son Dakika Adana Haber Güncel Gelişmeler

Gegeoğlu; “Gençlerle İlgili Tasarruf Olmaz”

Edirne İl Genel Meclisi’nin bugün düzenlenen toplantısında, Gençlik ve Spor Komisyonu’nun Edirne’de kürek branşında düzenlenen faaliyetler hakkındaki raporu görüşüldü. Komisyon Başkanı İrfan Yeğitoğlu tarafından sunulan raporda, 2025 yılında yapılan müsabakaların, 2026 yılında da Edirne’de düzenlenmesinin planlandığını söylerken; “Bir dünya, bir de Avrupa şampiyonasının ilimizde yapılması için talepte bulunulmuştur. Ancak müsabaka tarihleri aralık ayında belli olacaktır” ifadelerini kullandı. İŞTE KÜREK BRANŞINDAKİ SPORCU SAYILARI Yeğitoğlu, 2025 yılında Meriç nehrinde gerçekleştirilen ulusal ve uluslararası müsabakalara ait kulüp ve sporcu sayılarını açıklarken; “7-9 Mart 2025 tarihinde düzenlenen Büyükler Kürek Türkiye Şampiyonası’na İstanbul, Rize ve Çanakkale’den toplam 120 sporcu katılmıştır. 25-26 Nisan 2025 tarihinde düzenlenen Uluslararası Meriç Regatta Müsabakalarına İstanbul, Sakarya, Rize ve Azerbaycan’dan toplam 300 sporcu katılmıştır. 11-13 Temmuz 2025 tarihinde düzenlenen Gençler Kürek Türkiye Kupası’na İstanbul, Sakarya, Rize ve Çanakkale’den toplam 350 sporcu katılmıştır. 22-24 Ağustos 2025 tarihinde düzenlenen Gençler Kürek Türkiye Şampiyonası’na İstanbul, Sakarya, Adana, Rize, Sinop, Van ve Çanakkale’den toplam 350 sporcu katılmıştır. 17-19 Ekim 2025 tarihinde düzenlenen Büyükler Kürek Türkiye Kupası’na İstanbul ve Sakarya’dan toplam 70 sporcu katılmıştır” dedi. “ŞEHRİN TANITIMI VE SPOR İÇİN ÇOK KIYMETLİ” Yeğitoğlu’nun sunumunun ardından konuyla ilgili konuşan İl Genel Meclisi Başkanı Çiğdem Gegeoğlu, kürek branşının Edirne’nin spor kültürüne yeni girdiğini belirterek; “Hem uluslararası, hem de ulusal şampiyonaların burada olması hem şehrin tanıtımına hem de spor adına 3 nehirle kuşatılmış şehrimiz için çok kıymetlidir. Emeği geçenlere de teşekkür etmek lazım” sözlerine yer verdi. “ÜCRET ALAMADIKLARI İÇİN MAĞDURİYET YAŞIYORLAR” Kürek branşında sevindirici gelişmeler olsa da bazı branşlarda yaşanan olumsuzluklara da dikkat çeken Gegeoğlu; “Bazı branşlardaki hocaların devam edemiyor olması, hatta birçok derece yapan sporcumuzun spora devam edemeyecek noktada olması gerçekten çok üzücü. Gençlerle ilgili tasarruf olmaz. Gençlerle ilgili ekonomi hesaplanmaz. Onlar bizim geleceğimiz. Özellikle güreş, bizim şehrimiz için çok kıymetli. Geçtiğimiz yıllarda Gençlik ve Spor üzerinden devam eden bir sistemimiz vardı. Genç sporcularımızın antrenörleri bir ücret alıyorlardı. O ücreti alamadıklarından dolayı birçok genç sporcumuz mağduriyet yaşıyorlar. İnşallah en kısa zamanda çözülür. Aralarında dereceye giren sporcularımız var. Umarım spora umut bağlamış çocuklarımıza bir an önce umut vermesini diliyorum. Tasarrufu birçok şeyden yapabilirsiniz ama geleceğimizden tasarruf yapılamaz” diye konuştu. UĞUR AKAGÜNDÜZ

Saçlarını Siyahlatmak İçin Aldığı Şampuan Arı Sokmasından Beter Hale Getirdi

Merkez Seyhan ilçesine bağlı 2000 Evler Mahallesi'nde oturan Murat Gözde (48), geçtiğimiz hafta saçlarındaki beyazlık nedeniyle berberinin tavsiyesi üzerine internetten saç siyahlaştırıcı şampuan satın aldı. Şampuanı kullanım kılavuzundaki gibi önce dirseğine sürdüğünü ileri süren Gözde, 48 saat sonra herhangi bir reaksiyon etki olmaması üzerine saçını ve yüzünü yıkadı. Ürünü kullandıktan kısa süre sonra Gözde'nin yüzünde alerjik reaksiyon oluştu. Gözü şişip, kafasında yaralar çıkan ve enfekte olan Gözde, sağlık ocağına gitti. Doktor tavsiyesi üzerine Murat Gözde, yatıştırıcı kremler kullanmaya başladı. "Gözlerimi kaybedeceğim diye çok korktum" 3 gün geçmesine rağmen yüzündeki şişlik ve yaralar geçmeyen Murat Gözde, karakola gidip firma hakkında da şikayetçi oldu. Yaşadıklarını İhlas Haber Ajansı'na anlatan Murat Gözde, "Berberin tavsiyesi üzerine bu ürünü aldım. Önce dirseğime sürdüm 48 saat sonra komple saçıma uyguladım. Sonra yüzüm, gözüm şişti. Kafamda yaralar çıktı. Durumum çok kötü. Gözlerimi kaybedeceğim diye çok korktum. Maddi ve manevi tazminat davası açacağım" dedi. Saçlarındaki beyazlarında siyahlaşmadığını belirten Gözde, "İnternetten şampuanı 301 liraya aldım. Bu tarz ürünler çok kolay ulaşılmamalı, satışına bir düzenleme getirilmeli" diye konuştu.

Sipariş Verdiği Marulu Beğenmeyen Müşteri, Market Çalışanı Çocuğu Darp Etti

Olay, merkez Çukurova ilçesi 100. Yıl Mahallesi'nde bir markette yaşandı. İddiaya göre, dayısının marketinde çalışan A. Ç. (15), cep telefonu uygulaması üzerinden gelen sipariş üzerine müşteri K. K.'ya marul götürdü. Siparişin teslim edilmesinin ardından müşteri, iş yerini telefonla arayarak ürünü beğenmediğini belirtti. Daha sonra markete gelen müşteri K. K., siparişi getiren çocuğu darp etti. Çocuğu, yakınları hemen hastaneye götürerek darp raporu alıp karakola başvurdu. Yaşananlar iş yerinin güvenlik kamerasına yansıdı Öte yandan, çocuğu döven şahsın mahalle bekçisi olduğu, olayın ise görev saati dışında yaşandığı öğrenildi.

Cezaevinden Firar Etti, Yüzünü Bıçakladığı Kadına 'Affına Sığınıyorum' Mesajı Attı

Olay, merkez Seyhan ilçesi Kurtuluş Caddesi'nde 23 Aralık 2021 yılında meydana geldi. İddiaya göre, Suriye uyruklu 1 çocuk annesi Sara Bekir (29), 3 yıl boyunca dini nikahlı yaşadığı Serkan T.'den ayrıldı. Ancak sürekli Sara Bekir'i tehdit ve takip eden Serkan T., 23 Aralık'ta genç kadının saklandığı otele demir sopayla girip saldırdı. Can havliyle kendisini dışarı atan kadının peşinden giden Serkan T., ardından Sara Bekir'in yüzünü ve kollarını bıçakla kesti. Yaralı kadın hastaneye kaldırılırken gözaltına alınan Serkan T.'nin ifadesinin ardından çıkartıldığı mahkemece tutuklandı. Davadan vazgeçti, serbest bırakıldı İddiaya göre, Serkan T.'nin ailesinden bu seferde tehditler alan Sara Bekir, şikayetinden vazgeçti ve bir süre sonra Serkan T., cezaevinden çıktı. Tehditler devam etti, yeniden tutuklandı Ancak aradan geçen yıllara rağmen Serkan T.'nin Sara Bekir'i tehditleri devam edince genç kadın, geçtiğimiz yıl yeniden şikayetçi oldu ve mahkeme Serkan T.'yi tutuklayıp cezaevine gönderdi. Cezaevinden firar etti Geçtiğimiz günlerde ise Serkan T., cezaevinden firar edip genç kadına, ‘Affına sığınıyorum, otel camından dışarı bakıyorum ve acaba Sara beni polise mi verecek diye düşünüyorum' diyerek mesajlar atmaya başladı. Öte yandan Serkan T., gönderdiği bir sesli mesajında genç kadına, ‘İstersen Suriye'ye git, o askerleri, telleri geçer yine gelirim, sana güveniyorum' demesi pes dedirtti. "Dışarı çıkamıyorum" Avukatı aracılığıyla yeniden şikayetçi olan genç kadın, yaşadığı süreci İhlas Haber Ajansı muhabirine anlattı. Can güvenliği olmadığını anlatan Sara Bekir, "Hiçbir kadının yaşadığımı yaşamasını istemiyorum. Adalet istiyorum, cezaevine girdi ancak tehditler nedeniyle şikayetimden vazgeçtim ve çıktı. Tehditler yine devam edince tekrar cezaevine girdi, bu seferde firar etti. Yine mesajlar atmaya başladı, dışarı çıkamıyorum. İstanbul'a kaçtım ama kızım burada, onu bırakamıyorum" ifadelerini kullandı. "İyi değilim, tutuklanmasını istiyorum" Serkan T.'nin tutuklanmasını istediğini belirten Sara Bekir, "Kızımın annesiz kalmasını istemiyorum, ölmekten çok korkuyorum. Gizli gizli yanına gidiyorum. İyi değilim, yeniden tutuklanmasını istiyorum" dedi.

Annesini Döverek Öldürdü, 'Bayıldı' Diye 112'den Yardım İstedi

Olay, 24 Temmuz günü saat 21.00'da Yüreğir ilçesine bağlı Selahattin Eyyubi Mahallesi'ndeki müstakil evde meydana geldi. İddiaya göre, uyuşturucudan çok sayıda kaydı bulunan O.Ç. (27), annesi Teslime Çetin'den (63) para istedi. Annesi parayı vermek istemeyince O.Ç. sinir krizi geçirdi. Öfkelenen O.Ç. sopayla annesi darbetmeye başladı. Aldığı darbelere dayanamayan kadın yere düşüp şuurunu kaybetti. Dövüp 112'yi aradı Annesinin yerde hareketsiz yattığını görmesi üzerine O.Ç., 112 Acil Çağrı Merkezine arayarak 'annem bayıldı' diyerek yardım istedi. Olay yerine gelen sağlık ekipleri Teslime Çetin'in hayatını kaybettiğini belirledi. Sağlık ekipleri Çetin'in darbedildiğini fark edince durumu polise bildirdi. Olay yerine gelen polis O.Ç.'yi gözaltına aldı. Gözaltına alınan şüphelinin emniyette sorgusu devam ediyor.

Ortalığı Karıştıran Evlilik Teklifi: En Mutlu Günleri Karakolda Bitti

29 yaşındaki Şakir Karakaya, 26 yaşındaki sevgilisi Nazlı Gümüş'e evlilik teklifi etmek için iş arkadaşlarıyla birlikte merkez Çukurova ilçesinde bir mesire alanında organizasyon düzenledi. Çift, iş arkadaşlarıyla birlikte mesire alanına gittikleri sırada Şakir Karakaya'nın yanına motosikletli bir şahıs yanaştı ve ikili arasında arbede yaşandı. Bu sırada otomobilin arkasına geçen ikiliden Şakir Karakaya, silahla vurulmuş gibi yapıp üzerini gıda boyası döktü. Sürpriz gereği yere yığılan Karakaya'nın yardımına, kız arkadaşı Nazlı Gümüş koştu. Panik halindeki Gümüş'e, Karakaya cebinden çıkardığı yüzük ile evlilik teklifi etti. Hayrete düşen Gümüş ise teklifi kabul etti. Çevredekiler polis çağırdı Ancak bu sırada patlayan torpili çevredeki vatandaşlar silah sanarak durumu polis ekiplerine bildirdi. Bölgeye gelen ekipler çifti ve arkadaşlarını karakola götürdü. Karakolda ifadeleri alınan çift, daha sonra serbest bırakıldı. "İfade verip çıktık" Gazetecilere konuşan Şakir Karakaya, sevgilisinin yıllardır adrenalin dolu bir evlilik teklifi istediğini anlatarak, "Nazlı benim 14 yıllık sevgilim, çocukluk aşkım. Çocukluktan beri romantik bir evlilik teklifi istemedi. Adrenalin olsun, korku olsun istedi. Ben de böyle bir plan düşündüm. Çok güzel oldu, teklife evet aldık. Arkadaşlarımla beraber kavga ediyormuşum, vuruluyormuşum gibi gösterip kendimi yere attım. Silah sesi gibi gelmesini istedik, torpil kullandık. Arabanın arkasında yapıp yere yattık. Kan içinde gıda boyası kullandık. Çevredeki insanlar gerçek sandı. O kadar iyi oynadık ki herhalde gerçek sanıp şikayet ettiler. Polisler de gelip şikayet üzerine bizi karakola götürdüklerini söylediler. İfade verip çıktık" diye konuştu. "İyi ki evet" Nazlı Gümüş ise evlilik teklifinin hayallerindeki gibi olduğunu belirterek, "Yaşadığımız kötü bir durumdu ama hep hayalim olan bir evlilik teklifi aldım. Çok mutluyum. İyi ki evet" dedi.

Kardeşini Kurtarmak İsterken Boğularak Hayatını Kaybetti

Olay, dün ilçeye bağlı Zeynepli Mahallesi'nde meydana geldi. İddiaya göre, sulama kanalına düşen 7 yaşındaki Kader Sungur, çırpınmaya başladı. Bu sırada, kardeşini gören 11 yaşındaki Dilan ise onu kurtarmak için suya atladı. Akıntıda sürüklenen iki kardeşin çığlıklarını duyan amca İsmail Sungur, suya atlayarak onları çıkardı. Çevredekilerin ihbarı üzerine bölgeye jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Sudan çıkarılan Dilan'ın yaşamını yitirdiğini belirlenirken Kader hastaneye kaldırdı. Olay yerindeki incelemelerin ardından Dilan'ın cansız bedeni Adana Adli Tıp Kurumu morguna gönderildi. Olayla ilgili soruşturma sürüyor.

Canlı Yayında Cinayeti İtiraf Etti, İndirim Aldı

Kozan ilçesine bağlı Mansurlu yolunda 13 Aralık 2023'de 3 çocuk babası Mustafa Hakkulu'nın aracı terk edilmiş halde bulundu. Hakkulu'dan 11 gün sonra acı haber geldi. Postkabasakal Mahallesi'nde dere içinde Hakkulu'nun cesedi vatandaşlarca bulundu. Yapılan otopside Mustafa Hakkulu'nun tabanca ile ensesinden vurularak öldürüldüğü ortaya çıktı. Canlı yayında itirafta bulundu Cinayet bürosu ekipleri korkunç cinayeti aydınlatmak için çalışma yaparken 3 çocuk babası İsa Dumlu, canlı yayında arkadaşı olan Mustafa Hakkulu'yu karısı hakkında ileri geri konuştuğu gerekçesiyle öldürdüğünü itiraf etti. İstanbul Asayiş Şube Müdürlüğüne bağlı ekipler tarafından hemen gözaltına alınan Dumlu, "Pişmanım" dedi. Dumlu emniyetteki sorgusunda ise cinayeti arkadaşı Yüksel Menderes Ürün'ün öldürdüğünü iddia etti. Bu iddia üzerine Ürün'de gözaltına alındı. Karar duruşması yapıldı Tutuklanan İsa Dumlu ve Yüksel Menderes Ürün hakkında Kozan Ağır Ceza Mahkemesi'nde "Tasarlayarak Öldürme" suçundan açılan davada karar verildi. Karar duruşmasına sanıklar Dumlu ve Ürün tutuklu bulundukları cezaevlerinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Öldürülen Mustafa Hakkulu'nun yakınları ile taraf avukatlarının da hazır bulunduğu duruşmada sanıklar son savunmalarını yaptı. Emaneti getir Cinayeti itiraf eden Dumlu, ifade değiştirerek cinayeti Mustafa Hakkulu'ya borcu olan arkadaşı diğer sanık Yüksel Menderes Ürün'ün işlediğini iddia etti. Mustafa Hakkulu'yu olaydan 2-3 ay önce tanıdığını ve kendisinden 5 bin lira karşılığı av tüfeği aldığını belirten Dumlu, "Nüfus müdürlüğünden eve dönerken Yüksel telefonla beni arayıp ‘emaneti al getir' dedi. Emanetten kastının Mustafa'dan aldığım tüfek olduğunu anladım. Evden tüfeği alıp işyerime gittim. Yüksel gelip tüfeği aldı. Neden istediğini sorduğumda, ‘Mustafa abiyi öldüreceğim borcum çok' dedi. Daha sonra, ‘Mustafa'yı ara buraya getir' dedi. Mustafa'yı defalarca aradım, bakmadı. Yüksel de aradı, ‘İsa'nın eşi ile arası bozuk canı sıkkın ben yanına gidemiyorum. Mansurlu kavşağındaymış, sen ilgilenir misin?' dedi. Telefonu kapattıktan sonra Yüksel'i Deliçay mevkiindeki portakal bahçesi kenarına bıraktım. Tenha olduğu için Mustafa'yı burada öldürecek diye düşündüm" dedi. Biranda silah sesi geldi Bir süre sonra Mustafa Hakkulu'nun aracıyla yanına geldiğini ifade eden Dumlu, cinayet anını şöyle anlattı: "Mustafa aracımın sağ ön koltuğuna oturdu. Biraz alkol alıp gezdik. Daha sonra Yüksel arayarak, ‘Beni Mansurlu kavşağından al' dedi. Yüksel'i araca aldım sonra evden para alacağını söyleyince evine gittik. Ben lavaboya gittim, o ara Yüksel'in elinde tabanca gördüm. Mustafa'yı öldürme planı içinde olduğu için şaşırmadım. Yüksel aracın arka sağ koltuğuna oturdu. Ön sağ koltukta da Mustafa oturuyordu. Deliçay mevkiine geldiğimizde bir anda silah sesi geldi. Aracın ön camı patladı, Mustafa kanlar içindeydi. Hava kararınca Mustafa'nın cesedini Postkabasakal mevkiinde dereye attık." Son sözleri sorulan sanıklardan Dumlu, "Olayı detaylı bir şekilde anlattım. Tüm delilleri de ellerimle teslim ettim. Yüksel ile işbirliği içinde değilim. Hakkulu ailesinden özür diliyorum. Takdir önce Allah'ın sonra sizindir" diyerek beraatini istedi. Ben öldürdüm Yüksel Menderes Ürün de savunmasında, cinayetle ilgisinin olmadığını öne sürdü. Ürün de son sözlerinde maktulün ailesine Allah'tan sabırlar dileyerek, "İsa 85 milyonun huzurunda suçu kabul etmiştir. Eşi de ağlayarak İsa'yı onaylamıştır. Bunların dikkate alınarak benim suçumun olmadığı kanaatine varılacağından şüphem yoktur. Mahkemenin vicdanına sığınıyorum" diyerek beraatini talep etti. Canlı yayında itiraf etti diye indirim aldı Mahkeme heyeti, sanıklardan İsa Dumlu'yu olayın ‘Kasten öldürme' suçu kapsamında kaldığı gerekçesiyle önce müebbet hapis cezasına mahkum etti. Daha sonra cezasını, cinayeti itiraf etmesi ve olaydan dolayı pişmanlık duyması nedeniyle 25 yıl hapis cezasına indirdi. Heyet, diğer sanık Yüksel Menderes Ürün'e ise, ‘Kasten öldürme' suçundan müebbet hapis cezası verdi. Herhangi bir indirim uygulamadı. Kararda her iki sanığın da tutukluluk halinin devamı kararlaştırıldı. Karara itiraz edeceğiz Duruşmadan sonra açıklama yapan öldürülen Mustafa Hakkulu'nun ailesinin avukatı Ali Şadi Toklu, sanıkların cinayeti tasarlayarak işlediklerini, davanın da "Tasarlayarak öldürme" suçundan açıldığına dikkat çekerek, kararı Bölge Adliye Mahkemesi'ne başvurarak istinaf edeceklerini söyledi. Av. Toklu, "Biz sanıkların cinayeti birlikte tasarlayarak işledikleri kanısındayız. Deliller de bizi doğruluyor. Adalet yerini eninde sonunda bulacak. Her iki sanığın da ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası almaları için hukuki mücadelemizi sürdüreceğiz" dedi.

Arkadaşlarıyla Şakalaşırken Tabancayı Boynuna Dayayıp Kazara Kendini Vurdu

Olay, Seyhan ilçesine bağlı Mıdık Mahallesi'nde meydana geldi. İddiaya göre, elinde ruhsatsız tabanca bulunan Arif Y., av tüfekli 2 arkadaşıyla şakalaşmaya başladı. Tabancasını arkadaşlarına doğrultan Arif Y., daha sonra tabancayı kendi boynuna dayadı. Bu sırada tabancanın kazara ateş alması sonucu boynundan vurulan Arif Y., yere yığıldı. İhbar üzerine bölgeye sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Sağlık ekipleri ambulansla Arif Y.'yi hastaneye kaldırırken Seyhan İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri, Arif Y.'nin silahlı 2 arkadaşını gözaltına aldı. Arif Y.'nin tabancası ile 2 av tüfeğine el konuldu. İşlemlerinin ardından serbest bırakılan şüpheliler hakkında adli işlem başlatılırken olaya ilişkin cep telefonu görüntüleri ortaya çıktı. Görüntülerde tabancasını arkadaşlarının başına ve göğsüne doğrultan Arif Y.'nin daha sonra boynuna dayadığı ve kısa süre sonra silahın ateş alması sonucu yere yığıldığı görüldü. Arif Y.'nin hayati tehlikeyi atlattığı, hastanedeki tedavisinin sürdüğü öğrenildi.

#Adana