Hava Durumu

#Chp

Batı Ekspres - Edirne'nin Haber Sitesi - Chp haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Chp haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Mecliste Kırkkavak Köy Yolu Tartışması Haber

Mecliste Kırkkavak Köy Yolu Tartışması

Edirne İl Genel Meclisi’nin bugün düzenlenen toplantısında, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Grup Başkanvekili ve Uzunköprü İl Genel Meclisi Üyesi Mustafa Üstün, gündem dışı konuşma yaptı. Üstün, konuşmasında Uzunköprü’nün Kırkkavak Muhtarı Tamer Akkuş’un kendisine ve meclis üyesi Ahmet Sarıgül’e telefon ederek, Kırkkavak köyüne sıcak asfalt yapılmasını CHP’lilerin engellediğini söylediğini açıkladı. Üstün, Muhtar Akkuş’un konuyu Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Grup Başkanvekili Mutlu Kırman’dan öğrendiğini söylediğini de sözlerine eklerken; Kırman iddialara tepki gösterdi. “MUTLU BEY SÖYLEMİŞ” Üstün, meclisin Kasım ayı toplantılarında yatırım programının yapıldığını hatırlatırken; “Planlamalarımızı elzem olan yerlere göre yaptık. Bütçelerin dağılımını da elimizden gelen en iyi şekilde yapmaya çalıştık. Bu sabah Uzunköprü’nün Kırkkavak köyü muhtarı beni aradı. Ardından aynı şekilde CHP Uzunköprü İl Genel Meclisi Üyemiz Ahmet Sarıgül’ü aradı. Kırkkavak köyü muhtarı şunu söyledi; Kırkkavak köyüne sıcak asfalt yapılacakmış. Mutlu bey söylemiş. CHP’liler olarak biz engellemişiz” ifadelerini kullandı. “TALEPLERİ NASIL TOPLADIK” Yatırım programının yapıldığı sırada tüm meclis üyelerinin tartıştığını söyleyen Üstün; “Bu talepleri nasıl topladık? Muhtarlarımız kaymakamlıklara talep dilekçelerini ilettiler, biz de o talep dilekçeleri doğrultusunda en elzem bunlardır diye işlem yaptık” dedi. “MUHTARIN TALEBİ YOKTU” Üstün, konuşmasında Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Grup Başkanvekili Mutlu Kırman’a konuyla ilgili soru yöneltirken; “Uzunköprü Kaymakamlığı’ndan gelen talep dilekçesinde Kırkkavak Köyü Muhtarı Tamer Akkuş’un talep dilekçesinde ‘Kırkkavak yolu yapılsın’ diye bir talebi var mıydı? Yoktu. Peki toplantıda, Kırkkavak’a sıcak asfalt yapılacaktı da ‘Biz bunu yapmayalım’ dedik mi? Mutlu bey cevap versin. Muhtar direkt beni aradı, bunları bana söyledi” sözlerine yer verdi. “BUNU SÖYLEYEN VARSA NAMERTTİR” Üstün’e cevap veren Kırman; “Bunları muhtara ben mi söylemişim? ‘Sıcak asfalt olacaktı da CHP meclis üyeleri engelledi’ mi demişim? Bunu söyleyen varsa namerttir” diyerek tepki gösterdi. Üstün ise Kırman’a cevap vererek, aynı sözlerin Kırkkavak muhtarı tarafından meclis üyesi Ahmet Sarıgül’e de söylendiğini belirtti. Kırman, Kırkkavak muhtarı ile bir kez bile görüşmediğini söylerken; “Aç telefonu ispatlasın” dedi. “BU SÖYLEMLER DOĞRU DEĞİL” Üstün, Kırkkavak köyü muhtarlığının resmi bir talebi olmadığı halde meclis üyelerinin Kırkkavak köyü yolunu yatırım programına koyduğunu belirterek; “Bu söylemler doğru söylemler mi? Bunun üzerinden muhtarın, ‘CHP’liler bizim köye yapılacak olan sıcak asfaltı engelledi’ diye söylemleri doğru değildir” ifadelerine yer verdi. TARTIŞMA İLE SONA ERDİ Konuyla ilgili CHP ve AK Parti sıraları tartışma yaşarken; tartışmanın bitmesinin ardından meclis toplantısı sona erdi. UĞUR AKAGÜNDÜZ

Mecliste Çığla’dan Necatiye Merası İsyanı Haber

Mecliste Çığla’dan Necatiye Merası İsyanı

Edirne İl Genel Meclisi’nin bugün düzenlenen toplantısında, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Havsa İl Genel Meclisi Üyesi Serdar Çığla, gündem dışı söz alarak konuşma yaptı. Çığla, konuşmasında Havsa’nın Necatiye köyünün merasına TOKİ tarafından konut yapılmasına tepki gösterdi. Necatiye köyünde yaşayan vatandaşlar için meranın çok değerli olduğunu belirten Çığla, köylülerin de projeye karşı olduklarını ve imza topladıklarını ifade etti. “MERALARA AĞAÇ BİLE EKİLEMİYOR” Çığla, Necatiye köyünde yaklaşık 223 dönümlük meranın sosyal konuta çevrilmemesi için 110 vatandaşın imza topladığını açıklarken; “4342 nolu kanunun 14 ve 20’nci maddelerine göre meralara ağaç bile ekilemiyor. Meralara konut yapılması hiç uygun görülmemesine rağmen böyle bir uygulama yapmak istiyorlar” ifadelerini kullandı. “HAVSA’DA ATIL OLAN BİRÇOK YER VAR” Meranın oluşması için yüzlerce yılın geçmesi gerektiğini söyleyen Çığla; “Korumak zorundayız. Toplu konut yapılacak yer de Havsa’ya 7 kilometre uzaklıkta bir yer. O bölgede sanayi de yok, hiçbir şey yok. Bugün Havsa’da atıl olan birçok yer var, oraya yapılsın” dedi. “YAPILMASIN DEMİYORUZ” Çığla, Necatiye köylüsünün bu projeye karşı olduğunu belirterek; “Meraya mutlaka sahip çıkılması, ilgililerin bu konudan vazgeçmesi lazım. Bu durum, geriye dönüşü olmayan bir kayıptır. Sosyal konut, TOKİ yapılsın ama şehir merkezinde, belediye imar planı içinde olan yerlere yapılsın. Yapılmasın demiyoruz. Meralar talan edilmesin” sözlerine yer verdi. UĞUR AKAGÜNDÜZ

Meclisten Bütçeye Onay: 1 Milyar 500 Milyon TL Haber

Meclisten Bütçeye Onay: 1 Milyar 500 Milyon TL

Edirne İl Genel Meclisi’nin bugün düzenlenen toplantısında, Edirne İl Özel İdaresi’nin 2026 mali yılı bütçe taslağı görüşüldü. Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Şenol Kılıç tarafından sunulan taslakta, Edirne İl Özel İdaresi 2026 mali yılı bütçe tasarısının bir milyar 500 milyon TL olarak revize edildiği belirtildi. Kılıç, bütçe tasarısında müdürlüklere verilecek bütçe miktarlarını tek tek açıkladı. Açıklanan tasarıya göre; Özel Kalem toplam 7 milyon TL, Mali Hizmetler Müdürlüğü toplam 359 milyon 495 bin 922 TL, İnsan Kaynakları ve Eğitim Müdürlüğü toplam 260 bin TL, Devlet Hizmetleri Müdürlüğü toplam 432 milyon 56 bin 553 TL, Yazı İşleri Müdürlüğü toplam 1 milyon TL, Plan ve Proje Müdürlüğü toplam 28 milyon 797 bin 525 TL, Yol ve Ulaşım Hizmetleri Müdürlüğü toplam 432 milyon TL, Ruhsat ve Denetim Müdürlüğü toplam 2 milyon 450 bin TL, Hukuk Müşavirliği toplam 2 milyon TL, İmar ve Kentsel İyileştirme Müdürlüğü toplam 10 milyon TL, Tarımsal Hizmetler Müdürlüğü toplam 206 milyon 100 bin TL, Genel Sekreterlik toplam 50 bin TL, Sağlık İşleri Müdürlüğü toplam 17 milyon 750 bin TL, Enez İlçe Özel İdare Müdürlüğü toplam 130 bin TL, Havsa İlçe Özel İdare Müdürlüğü toplam 130 bin TL, İpsala İlçe Özel İdare Müdürlüğü toplam 130 bin TL, Keşan İlçe Özel İdare Müdürlüğü toplam 130 bin TL, Lalapaşa İlçe Özel İdare Müdürlüğü toplam 130 bin TL, Meriç İlçe Özel İdare Müdürlüğü toplam 130 bin TL, Süloğlu İlçe Özel İdare Müdürlüğü toplam 130 bin TL ve Uzunköprü İlçe Özel İdare Müdürlüğü toplam 130 bin TL olmak üzere genel bütçe toplamı bir milyar 500 milyon TL oldu. Meclis üyeleri, bütçedeki kalemleri tek tek oy birliğiyle kabul etti. Bütçenin kabul edilmesinin ardından İl Özel İdaresi 2026 mali yılı gelir bütçesi tahmini 1. Düzeyinin onaylanmasına geçildi. Taslağa göre; vergi gelirleri 4 milyon 400 bin TL, teşebbüs ve mülkiyet gelirleri 23 milyon 275 bin TL, diğer gelirler bir milyar 248 milyon 325 bin TL ve sermaye gelirleri 200 milyon TL olarak onaylandı. Toplantıda finansmanın ekonomik sınıflandırması 1. düzeyde borçlanma ise 24 milyon TL olarak açıklanırken; toplan gelir bir milyar 500 milyon TL olarak belirtildi. Meclisin taslak raporu onaylamasının ardından İl Genel Meclisi Başkanı Çiğdem Gegeoğlu, Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) İl Genel Meclisi Başkanvekili Mutlu Kırman ve Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İl Genel Meclisi Başkanvekili Mustafa Üstün konuşma yaparak, meclisi 1 aylık çalışmaları nedeniyle tebrik etti. UĞUR AKAGÜNDÜZ

CHP’li Kadınlar: “Şiddete Mecbur Değiliz” Haber

CHP’li Kadınlar: “Şiddete Mecbur Değiliz”

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Edirne Kadın Kolları İl Başkanlığı, 25 Kasım Kadına Karşı Şiddetle Mücadele Günü kapsamında Saraçlar Caddesinde basın açıklaması yaptı. 81 ile eş zamanlı olarak Edirne’de de yapılan açıklamayı Cumhuriyet Halk Partisi Kadın Kolları Edirne İl Başkanı Çiğdem Gegeoğlu okudu. “Şiddete Mecbur Değiliz” vurgusu yapılan açıklamaya Edirne Belediye Başkanı Filiz Gencan’da katıldı. Gegeoğlu açıklamada şu ifadelere yer verdi: “Bugün burada sadece bir günü değil, bir dünya düzenine karşı kadınların yüzyıllardır süren isyanını konuşuyoruz. 25 Kasım, Mirabel Kardeşlerden bugüne uzanan o dev kadın mücadelesinin adıdır. Ve biz biliyoruz ki: Bu ülkenin karanlığına rağmen, kadınların dayanışması hâlâ en büyük ışık, en büyük cesarettir. OECD verilerine göre, kadına şiddette yüzde 38 ile OECD ülkeleri arasında birinci olan ülkemizde kadınlar sadece öldürülmüyor, yok sayılıyor, susturuluyor, yalnız bırakılıyor. Tecavüzler örtbas ediliyor, cinayetlere intihar süsü veriliyor, failler korunuyor. Neden? Çünkü bu düzenin sahipleri kadınları hâlâ güçsüz, hâlâ itaatkâr, hâlâ kontrol edebilecekleri bir varlık sanıyor. Bu ülkede kadınları öldüren, bireysel bahaneler değil; erkek egemen zihniyetin bizzat kendisidir. Ekonomik krizmiş, kıskançlıkmış, psikolojik sorunmuş. Aynı sözleri her dosyada duyuyoruz. Peki bu ‘cinnet geçiren’ erkekler neden komutanlarını, patronlarını, babalarını öldürmüyor da kadınlara yöneliyor? Çünkü kadını kendilerinden güçsüz zannediyorlar. İşte vahşetin kaynağı tam olarak budur. Ama şunu herkes duysun. Biz kadınlar o güçsüzlük masalını paramparça ettik. Sokakta, evde, işte, Meclis’te. Geri adım atmadık, atmayacağız. Bir kez daha söz veriyoruz. Katledilen tüm kadınlar için adalet sağlanana kadar durmayacağız.” ŞENER ŞENTÜRK

CHP Havsa Kadın Kollarından 25 Kasım Açıklaması Haber

CHP Havsa Kadın Kollarından 25 Kasım Açıklaması

‘25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslarası Mücadele Günü’ kapsamında Cumhuriyet Halk Partisi Havsa Kadın Kolları Başkanı Gülhan Memiş, kadına yönelik şiddete karşı dayanışma mesajı verdi. CHP Havsa Kadın Kolları Başkanı Gülhan Memiş tarafından yapılan açıklamada şunlara yer verildi: “Değerli yol arkadaşlarımız, sevgili kadınlar, kıymetli basın mensupları, Bugün burada sadece bir günü değil, bir dünya düzenine karşı kadınların yüzyıllardır süren isyanını konuşuyoruz. 25 Kasım, Mirabel Kardeşlerden bugüne uzanan o dev kadın mücadelesinin adıdır. Ve biz biliyoruz ki: Bu ülkenin karanlığına rağmen, kadınların dayanışması hâlâ en büyük ışık, en büyük cesarettir. OECD verilerine göre, kadına şiddette yüzde 38 ile OECD ülkeleri arasında birinci olan ülkemizde kadınlar sadece öldürülmüyor; yok sayılıyor, susturuluyor, yalnız bırakılıyor. Tecavüzler örtbas ediliyor, cinayetlere intihar süsü veriliyor, failler korunuyor. Neden? Çünkü bu düzenin sahipleri kadınları hâlâ güçsüz, hâlâ itaatkâr, hâlâ kontrol edebilecekleri bir varlık sanıyor. Ama biz biliyoruz: Bu ülkede kadınları öldüren, bireysel bahaneler değil; erkek egemen zihniyetin bizzat kendisidir. Ekonomik krizmiş, kıskançlıkmış, psikolojik sorunmuş. Aynı sözleri her dosyada duyuyoruz. Peki bu “cinnet geçiren” erkekler neden komutanlarını, patronlarını, babalarını öldürmüyor da kadınlara yöneliyor? Çünkü kadını kendilerinden güçsüz zannediyorlar. İşte vahşetin kaynağı tam olarak budur! Ama şunu herkes duysun: Biz kadınlar o güçsüzlük masalını paramparça ettik. Sokakta, evde, işte, Meclis’te… Geri adım atmadık, atmayacağız. Bir kez daha söz veriyoruz: Katledilen tüm kadınlar için adalet sağlanana kadar durmayacağız! Çünkü bu ülkede kadın cinayetlerinin sebebi çok açık: İstanbul Sözleşmesi’ni bir gecede fesih ettiler. 6284’ü etkin uygulamıyorlar. Devlet mekanizmalarını her geçen gün daha da çürüttürüyorlar. Ve en önemlisi: Bu iktidarın dili kadın düşmanı. Hatırlayalım: ‘’Anası tecavüze uğruyorsa neden çocuk ölsün, anası ölsün.” “Kadın dediğin iffetli olacak, herkesin içinde kahkaha atmayacak.” “Tecavüze uğrayan doğursun, gerekirse devlet bakar.” “Bir kereden bir şey olmaz.” “Boş bırakılan… ya davulcuya ya zurnacıya.” İktidar temsilcileri tarafından söylenen bu sözler sadece cehalet değil; bu ülkenin kadın katillerine verilen cesaret sözleridir! Cumhuriyet Halk Partisi Kadın Kolları olarak Siyah Mektuplar çalışmamızda binlerce kadın yaşadıklarını anlattı. Bir kadının değil, bir halkın çığlığı var o mektuplarda. Siyah Mektuplar bu iktidarın yüzüne tutulmuş aynadır. Ya o aynaya bakıp gerçekleri görecekler, ya da kadınların dayanışmasının altında ezilecekler. Ve herkes şunu bilsin: Hiçbir kadın çığlığı artık bir erkeğin iki dudağı arasında kaybolmayacak! Biz duyuyoruz. Duymayanlara da duyuracağız. Onlar kaçacak, biz konuşacağız. Onlar saklayacak, biz ortaya çıkaracağız. Onlar susacak, biz bağıracağız! İktidarın sonu yaklaşıyor. Ve biz, kadınların özgür olduğu bir Türkiye için hazırız: Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel’in de söz verdiği gibi İstanbul Sözleşmesi yürürlüğe girecek! 6284 etkin ve eksiksiz uygulanacak! Cezasızlık bitecek! Gerçek adalet gelecek! Kadınlar omuz omuza, örgütlü bir şekilde kazanacak. Ve bugün burada bir kez daha haykırıyoruz: Kadınlar susmuyor! Kadınlar direniyor! Kadınlar kazanacak! Katledilen tüm kadınların hesabı sorulana kadar da bu mücadele bitmeyecek! Son sözümüz şudur; Biz kadınlar: Şiddete Mecbur Değiliz!” ERGİN SÖZER

Hata; “İmamoğlu’nun Davası TRT’de Canlı Yayınlansın” Haber

Hata; “İmamoğlu’nun Davası TRT’de Canlı Yayınlansın”

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Edirne İl Gençlik Kolları Başkanlığı, CHP Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nun yargılandığı dava süreciyle ilgili basın açıklaması yaptı. Saraçlar Caddesi’nde düzenlenen basın açıklamasına; CHP Edirne İl Başkanı Yücel Balkanlı, CHP Edirne İl Gençlik Kolları Başkanı Özgür Hata, CHP Edirne Merkez İlçe Gençlik Kolları Başkanı Emircan Taylan, Türkiye İşçi Partisi (TİP) Edirne İl Başkanı Betül Okuyan, SOL Parti Edirne İl Sözcüsü Nazım Türkoğlu, Edirne Emekliler Derneği Başkanı Ahmet Ziya Yaz ve partililer katıldı. 81 ilde eş zamanlı düzenlenen basın açıklamasını okuyan CHP Edirne İl Gençlik Kolları Başkanı Özgür Hata, İmamoğlu ile ilgili hazırlanan iddianamenin geçtiğimiz günlerde sunulduğunu hatırlatırken; “Geçtiğimiz haftalarda nihayet sunulan, Cumhurbaşkanı adayımız Ekrem İmamoğlu için 23 asırdan fazla ceza öngören iftiraname, yandaş medya tarafından her gün suç unsurları aradıkları bir malzeme haline getirilmiş durumdadır. Her geçen gün medya manipülasyonlarıyla doğrular eğilmeye, gerçekler gizlenmeye çalışılmaktadır. İktidar elinde bulundurduğu medya gücüyle hakikati yalana boğdurmaya çalışmaktadır” ifadelerini kullandı. Bazı medya organlarında çıkan ifadelere tepki gösteren Hata; “Nedir yalan? Nedir hakikat? ‘Valizlerde para var’ dediler, Jammer olduğu ortaya çıktı. ‘560 milyar yolsuzluk var’ dediler, iftiranamede 160 milyara düşürdüler. Aradaki 400 milyar unutuldu, 160 milyar ispatlanamadı. Farklı tarihlerde, farklı kişiler noktasından virgülüne bire bir aynı ifadeyi verdi. Seçim çalışması suç sayıldı. Kreş bağışları rüşvet sayıldı. Kurultayımızdaki sloganlar, pankartlar, tezahüratlar suç sayıldı. ‘Yolsuzluk soruşturması’ dediler CHP’ye kapatma istemi çıktı. Tek kare fotoğraftan casusluk çıkardılar, örgüt şemasına koydular. ‘KİPTAŞ’tan delegelere daire verildi’ dediler, tek bir kayda rastlanmadı. ‘Delegelere Iphone dağıtıldı’ dediler, bahsedilen telefon modelinin o tarihte henüz piyasaya sürülmediği ortaya çıktı. İddianamede yer almadı. ‘Parkelerin altından 2 milyon dolar çıktı’ dediler iddianamede yer almadı. ‘İmamoğlu dükkanımı gasp etti’ dediler, yapısı kaçak çıktı. Neydi hakikat? ‘Örgüt’ dediler, örgüt çıkmadı. ‘Suç’ dediler, suç çıkmadı” dedi. Hata, İmamoğlu’nun peşinen suçlu ilan ettirildiğini söyleyerek; “Geçmişte Cumhurbaşkanı Erdoğan’a çeşitli suçlardan dolayı 18 dosyadan dava açıldı. Fakat polis kapısını çalmadı, nezarete konmadı, tutuklu yargılanmadı. Kesin hüküm giymeden cezaevi nedir bilmedi. Bugün ise aynı kişi, en güçlü siyasi rakibine yönelik iddianame henüz mahkemece kabul edilmeden elinde bulundurduğu medya gücüyle Cumhurbaşkanı Adayımız Sayın Ekrem İmamoğlu’nu peşinen suçlu ilan ettiriyor. Hakikatten bahsettik. Peki neydi yalan? Neydi kötülük? Bazı kanallar ve yayınlar maşa haline gelmiş, masumiyet karinesi ayaklar altına alınmış durumda. Utanarak izliyoruz ve görüyoruz ki asılsız, delilsiz bu kopyala-yapıştır iddianame üzerinden yorumlar yapılıyor, bol keseden hükümler dağıtılıyor” sözlerine yer verdi. TRT’nin ise muhalefetin söylemlerine yer vermediğini belirten Hata; “Bugün karşımızda öyle bir tablo var ki, 86 milyonun vergisiyle ayakta duran TRT, muhalefetin söylemlerine yer vermeye tenezzül dahi etmiyor bu da yetmezmiş gibi bir de muhalefete yönelik bir karşı propaganda yürütüyor. Halkın haber alma hakkını koruyan bir kurumun böyle çalışması asla ve asla kabul edilemez. 19 Mart’tan sonra yaşanan süreçte, siyasi operasyonların ekran ayağı haline gelen ve sözde dezenformasyonla mücadele içinde olduğunu söyleyen iktidarın dezenformasyon makinası TRT, her gün yaptığı haberler ve yayınlarıyla iftirayı besliyor. Bu ülkenin milyonlarca yurttaşının vergisiyle çalışan bir kurumun görevi bu mudur? Ellerindeki resmi belgede 772 bin TL yazıyor, TRT, ekranlarında bunu 772 milyon TL diye halka sunuyor” dedi. Hata, İmamoğlu’nun dava duruşmalarının TRT’den canlı yayınlanmasını talep ederken; “Bugün CHP Gençlik Örgütleri olarak Türkiye’nin dört bir yanından duyulacak bir çağrı yapıyoruz. Mecliste yasal düzenlemeler yapılsın. Duruşmalar, TRT’den canlı yayınlansın. Bu halkın vicdanından, milletin adalet duygusundan korkmayın. Bilinsin ki karşımızda her ne kadar siyasi güçlerini öfke ve korku üzerine kuran bir iktidar olsa da bizler haklı, erdemli ve güçlü bir mücadelenin sahipleriyiz. Biz kendimize güveniyoruz. Karanlık yolları aydınlatacak adalet meşalesini her daim yanımızda taşıyoruz. 86 milyonun vicdanına, halkın adaletine güveniyoruz. Çiğ yemedik ki karnımız ağrısın; dezenformasyon son bulsun, masumiyet karinesi korunsun. Onlar her gün, her saat konuşuyor bir de Ekrem başkan konuşsun. Dava TRT'de canlı yayınlansın” dedi. UĞUR AKAGÜNDÜZ

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.