Hava Durumu

#Ciğer

Batı Ekspres - Edirne'nin Haber Sitesi - Ciğer haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Ciğer haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

“Kakava’ya Olan İlginin Mimarı Bahri Dinar” Haber

“Kakava’ya Olan İlginin Mimarı Bahri Dinar”

Edirne’de her yıl geleneksel olarak kutlanan Kakava ve Hıdrellez Şenlikleri, bu yıl da büyük bir coşkuyla karşılandı. Şehre Türkiye’nin dört bir yanından ve yurt dışından binlerce ziyaretçinin akın ettiği şenliklerde, tava ciğer esnafı yoğunluktan memnuniyet duyarken, Edirne Tanıtma ve Tava Ciğer Kalite Koruma Derneği Başkanı Uğurcan İmrak, bu ilginin mimarlarından birinin rahmetli Bahri Dinar olduğunu vurguladı. İmrak, www.batiekspres.com internet haber sitesi muhabirine yaptığı açıklamada, Edirne’nin tanıtımında önemli rol oynayan Dinar’ın meşhur “Edirne’ye gel, ciğerimi ye” sloganının hala geçerliliğini koruduğunu ifade ederek, “Bahri Bey bu sloganla Edirne’yi sadece Türkiye’ye değil, dünyaya tanıttı. Bugün Kakava’daki yoğunlukta onun katkısı büyük” dedi. İmrak, şenlik boyunca yaşanan yoğunluğa rağmen hizmet kalitesini korumanın öncelikleri olduğunu belirterek, Edirne’deki tüm ciğerci esnafının da bu yoğunluğa günler öncesinden hazırlandığını söyledi. “BAHRİ BEY SADECE KENDİ DÜKKANININ DEĞİL, EDİRNE’NİN TANITIMINI YAPTI” Merhum Bahri Dinar’ın sadece kendi işletmesini değil, tüm Edirne’yi ve ciğer kültürünü tanıttığını dile getiren Uğurcan İmrak, Dinar’ın halkla ilişkiler konusundaki içten yaklaşımını şu sözlerle anlattı: “Bana bir anısını anlatmıştı. Bir gün dükkanı kapatıp Selimiye’ye doğru yürürken bir hanımefendi yolunu kesip ‘Nerede ciğer yiyebiliriz?’ diye sormuş. Bahri Bey, ‘Hanımefendi kendinizi aşağı doğru salın, hangi ciğerciye gitseniz memnun kalırsınız’ demiş. Kendi dükkanına yönlendirebilirdi ama öyle yapmadı. Çünkü onun derdi sadece kendi kazancı değil, Edirne’ydi.” İmrak, dernek olarak da bu anlayışı sürdürdüklerini vurgulayarak; “Biz Uğurcan Usta, Kemal Usta, Bahri Bey gibi isimler olarak bireysel değil, kolektif bir anlayışla hareket ediyoruz. Çünkü biz Edirne Ciğerini ve Edirne’yi yaşatmak için buradayız. Bahri beyin adını yaşatmak görevimiz” dedi. “YOĞUNLUĞA YETİŞMEKTE ZORLANIYORUZ” İmrak, ciğer satışlarında yoğunluğun yaşandığını belirterek; “Önceki günlerde basın aracılığıyla tüm dünyaya rahmetli Bahri Dinar’ın ‘Edirne’ye gel ciğerimi ye’ sloganı ile seslendik. Oldukça yoğunluk var, yoğunluğa yetişmekte zorlanıyoruz. Bunlar tabi güzel durumlar. İyi bir iş yapıyoruz. Biz bu kalabalığı çağırdık ama burada önemli olan onlara kaliteli hizmeti sunabilmek ve memnun ayrılmalarını sağlamak. Tabi ki para kazanmak hepimizin isteği ama önceliğimiz her zaman burada gelen misafirleri mutu bir şekilde göndermek. Biz bugün bunu başardığımıza inanıyoruz. Aynı zamanda Edirne’de tüm ciğerci esnafların da bu konuda gerekli hizmeti yaptıklarına inanıyorum. Birkaç gün öncesinde ciğerci esnaf arkadaşlarla görüştüğümde hepsi hazırlandıklarını gerek ciğer desteği gerek personel desteğini tamamladıklarını söyledi. İnşallah alnımızın akıyla bugünü de bitirmiş olacağız” diye konuştu. İmrak, şenlik sürecinde katkısı olan tüm kurumlara da teşekkür ederek sözlerini tamamladı. HİLAL PEKER

Edirne’de Ciğerciler Sezonu Erken Açtı Haber

Edirne’de Ciğerciler Sezonu Erken Açtı

Edirne’de ciğerciler geride bıraktığımız Ramazan Bayramı’nı oldukça hareketli geçirdiler. Ramazan Bayramı’nda Edirne’nin birçok turist aldığını ve ciğerciler olarak güzel bir bayram geçirdiklerini söyleyen Edirne Tanıtma ve Tava Ciğer Kalite Koruma Derneği Başkanı Uğurcan Imrak, bu vesileyle her yıl 5-6 Mayıs tarihindeki Kakava şenlikleriyle açılan yaz sezonunun da bir ay erken açılmış olduğunu belirtti. Imrak “Ramazan Bayramı oldukça hareketli geçti. Ramazan Bayramı’nın idari izinlerle dokuz güne çıkmasıyla, Edirne’ye gelen yerli turistlerin sayısında büyük artış oldu.  Pazar gününe kadar devam eden bir tatil daha var, yine piyasada bir hareketlilik var. Yağmura rağmen şehrimize turistler gelmeye devam ediyor. Şehrimizde kalan turistlerin de etkisi hala devam etmekte. Güzel ve hareketli bir bayram oldu. Bu, bizim yaza giriş bayramımız gibiydi. Sezon başlangıcımız genelde 5-6 Mayıs’tır ama bu bayram dolayısıyla bu başlangıcı daha öne çekmiş olduk. Artık sezonumuzu bekliyoruz. Ben yaz sezonundan umutluyum ve güzel geçeceğine inanıyorum. Çünkü Edirne’nin etkinlikleri sürekli arka arkaya. Ramazan Bayramıyla başlayan etkinliklerin ardından, 5-6 Mayıs’ta Kakava Hıdrellez Şenlikleri, Kurban Bayramı ve Kırkpınar ile Ciğer Festivali gibi etkinlikler olacak. İnşallah yaz boyunca bu şekilde devam ederse, Edirne’ye turist çekmek ve işlerin hareketli olmasını sağlamak bizim için önemli. Müşterileri memnun göndermek de en az bunun kadar önemli. Fiyat politikalarımızı ve hizmet standartlarımızı belirlerken bu davranışlara ekstra dikkat etmemiz gerekiyor. Önümüzdeki yaz sezonunun, en azından bu yaz sezonundan çok daha iyi geçeceğine inanıyorum” dedi. ŞENER ŞENTÜRK

“Tava Ciğer Keşke Butik Kalsaydı” Haber

“Tava Ciğer Keşke Butik Kalsaydı”

Edirne’de geçtiğimiz günlerde yapılan tava ciğer tarifesi zammı sonrası ciğer esnafı, ikiye bölündü. Kimi işletme sahipleri zamdan memnun kalırken, Edirne Tanıtma ve Tava Ciğer Kalite Koruma Derneği Başkanı Uğurcan Imrak, sık sık yapılan zammın tava ciğerde müşteri kaybına neden olduğunu belirtmişti. Aslında tava ciğerin en büyük sorununun butik kalamaması olduğunu belirten Imrak, “Keşke eskilere geri dönsek ve butik kalsaydık. Ciğerci dediğiniz butik olur, demir tabakta ciğerimiz ve cacığımız vardı. Sarfiyatımız daha azdı. Domatesimiz falan yoktu. Ben hep söylüyorum gelin kaldıralım domatesi diye. Bu parayı keselim müşteriden almayalım. İnsanlar diyor ki biz bedavaya yiyoruz domatesi, aslında hayır ciğerin içerisinde ödüyorsunuz bunu. Çok fazla domates ve soğan gidiyor. Bunların hepsi maliyet. Ciğerin hakkı yanında biberdir. Ciğerin yanında cacık ya da yoğurt yenirdi. Bunların dışında sadece ayran ya da kola verilirdi yanına. Şimdi sodasından soğuk çayına kadar bir sürü şey var. Bizim yaptığımız hata bu, butik kalamadık. Müşteri talep ediyor, şu an yok mu bir sonraki sefer o da konuluyor menüye” ifadelerini kullandı. Fiyat artışları ile birlikte yaşanan gramaj karmaşası hakkında aslında bir karmaşa olmadığını belirten Imrak, “Aslında fiyat karmaşası diye bir şey söz konusu değil. Bu iş bağlı olunan odalarla görüşülür. Bu kadar sık tarife çıkması bize kar ettirmiyor. Biz her zam tarifesini astığımızda müşteri kaybediyoruz” dedi. “İŞİN MANEVİ BOYUTUNU DA DÜŞÜNMEMİZ GEREK” Ticari kaygıların, Edirne’nin tarihi lezzetinin önüne geçmemesi gerektiğinin altını çizen Imrak, “Biz turizm kentiyiz. Turizm ile geçinen bir şehirde, turizm ile alakalı olarak bir iş yapıyoruz. Çıkan fiyatlar suistimal ediliyor. Ticaretin içeresinde olan insanlarız. Ben çocukluğumdan beri bu sektörün içerisindeyim. Biz babamla birlikte iki dükkan işletiyoruz ve bu iki dükkanda da biz tarifenin 100 lira altında satıyoruz. Yeni çıkan tarife, 360 lira ama zaten çoğu ciğerci zaten 300 liranın üzerinde satıyordu. Bizde ciğerin porsiyonu sabit 200 gramdır. Biz çok tartarak yapmayız, bizim ölçümüz gözdür ama şu konuda çok net söyleyebilirim 200 gramın üzerinde olur altında olmaz. Bazı gram oyunları yapılabiliyor ama bu işler bize göre değil. Edirne ciğeri tarihi bir lezzet, biz ciğerciler paramızı kazanalım, Edirne’yi tanıtalım istiyoruz. Biz tanıtmaya çalışıyoruz ancak fiyatları bu kadar yukarı çıkartarak sınıfta kalıyoruz. Biz para kazanalım istiyoruz ancak işin manevi boyutunu da düşünmemiz gerek. Eskiden Edirne’ye köyden vatandaşlarımız geliyordu. Biz en iyi günümüz pazartesi olmak üzere köylümüz haftanın her günü Edirne’ye gelerek ciğerini yiyordu. Artık vatandaşlar geliyor Edirne’yi geziyor ancak ciğer yiyemiyor” şeklinde konuştu. “200 GRAM MAKUL” Tava ciğer müşterisinin, ciğere ulaşılabilirliği açısından daha düşük porsiyonlarda da satış yapan işletmeler olduğunu belirten Imrak, olması gereken miktarın 200 gram olduğuna dikkat çekti. Imrak, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Şu anda verdiğimiz ciğer 200-210 gram arası geliyor. Bu porsiyon bir insanı rahatlıkla doyurmuş oluyor. 200 gram makul. 150 gram satsak benim müşterim beni taşlar, çünkü doymaz. Benim çocukluğumda az porsiyon diye bir şey yoktu. Bazı arkadaşların başlaması ile ortaya çıktı bu durum. Altına benzedi ciğer, gram, yarım gram gibi. Girdi maliyetlerinde bir değişiklik yok. Bu sebeple biraz yüksek. Trakya Birlik, yağa zam yapmama kararını açıkladı. Yağda zaten zam yoktu. Ciğerde şu an zam yok ancak yarın öbür gün geldiğinde tarifede yine bir değişiklik olur. Çünkü bu hep şu şekilde oldu; biz tarifeyi daha asmadan ciğere zam gelir ve bir zam daha gelir.“ MEHMET EFECAN HIDIROĞLU

İmrak: “Yeni Tarife Bize Zarar Veriyor” Haber

İmrak: “Yeni Tarife Bize Zarar Veriyor”

Edirne’nin simgesi tava ciğerinin 300 lira olan porsiyon fiyatı Edirne Ticaret ve Sanayi Odası (ETSO) tarafından geçtiğimiz günlerde yeniden belirlenerek 360 lira olmuştu. Belirlenen fiyatın çok yüksek olduğunu söyleyen Edirne Tanıtma ve Tava Ciğer Kalite Koruma Derneği Başkanı Uğurcan İmrak, yeni tarifenin ciğercilere zarar vereceğini belirtti. Bu zam ile birçok ciğercinin iş yapamayacağını ifade eden İmrak; “Yeni çıkan tariflerin 360 TL olduğunu öğrendik. Yani bu her çıkan tarifi aslında bize zarar veriyor. İşletmelere zarar veriyor. Bu işletmelere verilen zararları, yükselen bu fiyatları ben işletme olarak, şahsi olarak onaylamıyorum. Bence zam olması uygun değil. Sonuçta bizim aldığımız hiçbir ürüne daha zam gelmedi. Yani zam gelmeden neyin zammını istiyoruz? Neden bu kadar yüksek zam tutuyoruz? Önümüzde mübarek Ramazan ayı var. Kendimiz de müşteriyiz. Bir yere gittiğimiz zaman pahalı bir şey yemek içmek ister miyiz? Almak ister miyiz? İstemeyiz. Bize gelen müşteriyi aynı şekilde aynı ölçüde değerlendirmek lazım” dedi. “HER ZAMLI TARİFE MÜŞTERİ KAYBI DEMEK” Yapılan her zammın yüzlerce müşteri kaybına yol açtığını söyleyen İmrak; “Bu şekilde zam yapıldığında, her yeni tarifeyi duvara astığımızda bize yüzlerce müşteri kaybına yol açtığını artık idrak ediyor olmamız lazım. Ciğercilerin arasında belki de en genç ciğerci benim ve ben çocukluğumdan beri babamın yanında bu işi yapıyorum. Babamla birlikte öğrendim. Alipaşa Orta Kapı'da öğrendim ben bu işi. Biz her tarife astığımızda aslında gün geçtikçe müşteri kaybettik. Yani bugün bizim komşu illerimize gidiyorsunuz. Orada köfte yiyorsunuz, bir şey yiyorsunuz. Bizden fiyatları daha uygun. Bununla alakalı gittiğimiz yerlerde insanlar bizi tenkit ediyorlar. Bu hoş bir durum değil. Bir esnaf olarak hoş değil. Enflasyon yüksek diyoruz ama enflasyonun yüksek olması için elimizden gelen her türlü şeyi yapıyoruz” diye konuştu. “BİZ ESNAF OLARAK EDİRNE’NİN KIYMETİNİ BİLMİYORUZ” Edirne esnafının şehrin kıymetini bilmeyerek zarar verdiğini belirten İmrak; “Edirne büyük bir şehir, gelişmekte olan bir şehir, büyüyen bir şehir, göç alan bir şehir. Osmanlı'ya 93 yıl başkentlik yapan kıymetli Serhat şehri ama biz bu Edirne'nin kıymetini maalesef ilk önce esnaf olarak bilemiyoruz Yani biz kendi ayağımıza kendimizi sıkıyoruz. Her işletme kendine bir baksın kaç tane yerli müşterisi var. Ben kendime o konuda güveniyorum. Benim yerli müşterim oldukça güzel. Ben memnunum müşterimden. Ben o yüzden zaten zammı uygulamıyorum. Benim yerli müşterim çok. Önemli olan yerli müşteriyi kaçırmamak. Evet, biz elimizin altındaki olan müşteriyi kaçırıyoruz. Kendi insanımıza diyoruz ki “Ben Edirneliyim ama sen gelme.’ Olur mu öyle şey? Nerede görülmüş? Böyle bir şey yok. Benim kendi memleketim. Edirneli insan Edirne ciğeri yiyemiyor” ifadelerini kullandı. ŞENER ŞENTÜRK

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.