Hava Durumu

#Diyarbakır

Batı Ekspres - Edirne'nin Haber Sitesi - Diyarbakır haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Diyarbakır haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Narin Güran Cinayeti Davasında Tanık Amca Erhan Güran Dinlendi Haber

Narin Güran Cinayeti Davasında Tanık Amca Erhan Güran Dinlendi

Merkez Bağlar ilçesine bağlı kırsal Tavşantepe Mahallesi’nde 21 Ağustos günü kaybolmasından 19 gün sonra 8 Eylül'de Eğertutmaz Deresi’nde cesedi bulunan 8 yaşındaki Narin Güran cinayetine ilişkin Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nca başlatılan soruşturma kapsamında açılan davanın ikinci duruşması sürüyor. Diyarbakır 8’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nce görülen duruşmada, ''iştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme'' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla yargılanacak olan Narin’in annesi Yüksel Güran, amcası Salim Güran ve ağabeyi Enes Güran ile Narin'in cansız bedeninin bulunduğu dereye taşıyan komşuları Nevzat Bahtiyar, yargılanıyor. Davanın ikinci duruşmasında tanıklar dinleniliyor. Duruşmada, Narin'in cansız bedeninin bulunduğu bir gün önce evinde aile toplantısı yapılan amca Erhan Güran, tanık olarak ifade verdi. Güran, çoban Ahmet Akgün ile yaşadığı olayı şu sözlerle aktardı: "Biz çocuğu kaybolan bir aileydik. Saat 18.00 gibi köye gelirken Ahmet'i çağırdım. ‘Sen bir şey gördün mü’ diye sordum. Bunun üzerine Ahmet kaçınca peşinden gittim. Kapıyı açamayınca duvardan atladı. Bu şüpheli hareketleri nedeniyle jandarmaya bilgi verdim. Bir gün sonra evime çağırdım. Ahmet'in şüpheli hareketleri nedeniyle eve çağırıp soru sorduk. Ahmet bir şey biliyor mu, bilmiyor mu diye sorduk." Enes'in bir kızla görüldüğü iddialarıyla ilgili amca Erhan Güran, "O söylenen kız benim kızım. Kızımın Enes ile ahırda olduğu söylendi. Ama benim kızımın çarşıda alışveriş yaparken görüntüsü var. Yeter artık namusumuzla uğraşmasınlar. Bizi kızımızla öldürmekle artık itham etmesinler" dedi. ‘Enes, neden toplantıda yoktu’ sorusuna ise Erhan Güran, "Bilinçli bir toplantı değildi, Enes'in ise nerede olduğunu bilmiyorum" diye yanıt verdi. Aile toplantısında çoban Ahmet Akgün'ün dövüldüğü iddialarıyla ilgili de Erhan Güran, şunları söyledi: "Arkaya gittim çobanla konuştum, bana ‘İsa'yı ve bir kadını gördüm’ dedi. Ama çoban yalan söyledi. Çok dövmedik. Bir iki tokat atıldı. Ben çobana vuranlara da kızdım. Biz bir senaryo kurmadık, Güran ailesi olarak bir senaryonun içindeyiz. Güran ailesine bir senaryo kuruldu." Bunun üzerine Mahkeme Başkanı, "Bir senaryo peşindesiniz gibi görünüyor" dedi. Erhan Güran ise "Yeter artık bu namus namus nedir ya. Benim kızımın ahırda olduğunu iddia ediyorlar. Biz şüpheli hareketleri için çobanı çağırdık" dedi. Mahkeme Başkanı, bu kez Erhan Güran'a "Geçen celse sordum, başka biri geldi mi diye. Niye söylemediniz bu çobanı" sorusunu yöneltti. Erhan Güran, "Aklıma gelmedi" diye yanıt verdi. Ardından Mahkeme Başkanı, "Bırak Allah'ını seversen hepinize sordum. Hiçbir şey söylemediniz. Siz bizden bir şey gizliyorsunuz" ifadelerini kullandı. Güran, çobanı şüpheli hareketlerinden dolayı sorguladıklarını belirterek bir art niyetlerinin olmadığını öne sürdü.

Yüksel Güran’ın İfadesi Tamamlandı Haber

Yüksel Güran’ın İfadesi Tamamlandı

Bağlar ilçesinin Tavşantepe Mahallesi'nde 21 Ağustos'ta kaybolan ve 8 Eylül'de Eğertutmaz Deresi'nde cansız bedenine ulaşılan 8 yaşındaki Narin Güran'ın öldürülmesine ilişkin tutuklu 4 sanık hakkında Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma tamamlanmıştı. Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesinde bugün ilk duruşması başlayan davada tutuklu sanıklar anne Yüksel, ağabey Enes ve amca Salim Güran ile komşuları Nevzat Bahtiyar ile tanıklar mahkemeye getirildi. Sanık ve tanık avukatlarının da hazır bulunduğu mahkemede yargılanma başlandı. Nevzat Bahtiyar ve Enes Güran’ın ardından Yüksel Güran ifade verdi. Mahkeme başkanının sorularını da yanıtlayan Güran, "Kahvaltı hazırladım. Çocuklarım gurbetten gelmişlerdi. Son soframız güzeldi. Çünkü sonradan bize zehir ettiler. Sabah elbiseleri eltime Hediye Güran’a götürdüm. Narin hala evde. Narin, elbiseler istedi. Alacağım dedim. Narin ile Muhammet telefon için kavga etti. Saate baktım 13.00 idi. Saatte baktı anne geç kaldım dedi. Muhammet ve Enes yatıyorlardı. Ben de yattım, uyandım. Evin içinde enesin elbiselerini aldım valizinden sonrada telefonu çaldı. Telefonla konuştu ne kadar konuştuğunu bilmiyorum. Hediye geldiğinde Enes yatıyordu. Biz bayağı oturduk. Daha sonra evi topladım. Akşam Salim’i Hüseyin Güran’ın evinin orada gördüm. Enes ile arkadaşlarını gördüm. Sigara içiyorlardı. Bende içmeyin dedim, yazık değil mi dedim" dedi. Mahkeme başkanının "Kızımı kim öldürdüyse getirsin demişsin?" sorusuna Yüksel Güran, "Hayır bunu hiç söylemedim. Ne söylediysem tersi söylenmiş. Hediye’ye, Yasemin’e Narin’i sordum. Gelmediğini söylediler. Korktum. Kafasını çarpmıştır diye düşündüm. Baktık, her yere bakıyoruz. Nevzat’ın karısı da gelip beni teselli etti. Bütün köy Narin’i arıyoruz. Sonra kimin jandarmayı aradığını bilmiyorum. Sonra bütün herkes Tavşantepe’ye geldi. Salim’in öldürdüğünü sanmıyorum. Kim öldürmüşse Allah’a havale ediyorum. Kadınların kavgasından haberim yok. O sırada ambulansın içindeydim. Karakoldaydım. Narin’i Enes öldürse kendi elimle teslim ederdim. 7 yaşında Tülin’i defnettim. Bana bir gün anne demedi. Her şeyimi Narin'e verdim. Hepimiz Narin için ölüyorduk. Ne Salim, ne de Nevzat kesinlikle evimize gelmemiş. Dışarda hiç ayakkabı sesi, araba sesi duymadım" diye cevap verdi. Mahkeme başkanının "Salimle ilişkiniz var mı?" sorusuna Yüksel Güran, "Salim’le hiçbir alakamız yoktur. Ahıra girdiğimde oğlumun hiçbir şeyle ilişkisini görmedim, kesinlikle öyle bir şey yoktur. Çocuklarım akıllıdır. Salim kendi evinin reisidir. Nevzat, Salim’e iftira atmasını Allah bilir. Nevzat, Allah’tan korkmuyor. Narin'in katilini istiyorum. Hayallerimizi yıktılar. Namusumu lekelediler. Kızıma gelinlik yerine kefen giydirdiler. Arif’in tırnağını değiştirmemiz Salim’le alakamız yok. Beni öldürün namusuma leke sürmeyin, Güran’lara leke sürmeyin. Salim evimize gelmemiştir. Çocuklarımızın psikolojisi bozulmuş. Hediye geldiği zaman saati bilmiyorum. Hediye geldiği zaman Muhammet uyanmıştı. Kapıyı Muhammet açtı ilk geldiğinde. Hediye ikinci geldiğinde kapı açıktı. Hanginiz kızımı götürdünüz diye bir şey söylemedim. Kızımın bir mezarı olsun söylemedim. Olaydan sonra evin içindeki halıları yıkamadım. Kızım, olaydan bir kaç gün önce elinde para vardı. Dedim kim verdi dedi Nevzat amca verdi. Niye aldın, ayıp dedim. Bu adam yalan konuşuyor. Bu şerefsiz evimize gelmemiş. Narin, Muhammet 14 Temmuz’da Salim’im arabasına bindik. Nevzat, evimize hiç gelmedi. Nevzat’ın eşi Gazal evimize geliyordu" diye cevapladı. Mahkeme başkanının "Nevzat’ın biriyle ilişkiye girdiğini duydun mu?" sorusuna Yüksel Güran, "Hayır. Yemin ederim ikisi de (Salim ve Nevzat) evimizi gelmedi. Narin’in katilini istiyorum, çıkarın bana. Telefonu kimse kapatmamış, mesajlar silinmedi" dedi. Duruşma, Salim Güran’ın ifadesi ile devam ediyor.

Nevzat Bahtiyar İfade Verirken Baba Arif Güran Gözyaşlarına Boğuldu Haber

Nevzat Bahtiyar İfade Verirken Baba Arif Güran Gözyaşlarına Boğuldu

Bağlar ilçesinin Tavşantepe Mahallesi'nde 21 Ağustos'ta kaybolan ve 8 Eylül'de Eğertutmaz Deresi'nde cansız bedenine ulaşılan 8 yaşındaki Narin Güran'ın öldürülmesine ilişkin tutuklu 4 sanık hakkında Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma tamamlanmıştı. Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesinde bugün ilk duruşması başlayan davada tutuklu sanıklar anne Yüksel, ağabey Enes ve amca Salim Güran ile komşuları Nevzat Bahtiyar ile tanıklar mahkemeye getirildi. Sanık ve tanık avukatlarının da hazır bulunduğu mahkemede yargılanma başlandı. Mahkemede ifade veren sanık Nevzat Bahtiyar, ''Arabam aşağıdaydı yaya olarak Arif Güran’ın evinin etrafındaydık. Ahırın orada Salih Güran ile buluştuk. Salim dışında kimse yoktu. Salim Güran bana gel seninle işim var dedi. Salim bana arabaya bin ve beni takip et demedi. Araç içerisinde herhangi bir battaniye görmedim. Savcılık beyanımda korkmuştum. Beni ailemle tehdit ettikleri için savcılıkta o şekilde ifade verdim. Cezaevindeyken kimse bana para teklifinde bulunmadı. Arif Güran’ın evinin içerisine girdiğimizde Salih Güran ile birlikte evin içerisinde kimseyi görmedim. Sadece Narin’in cansız bedeni vardı. Ben herhangi bir bağrışma duymadım. Salim Güran’ın beni eve neden çağırdığını ilk başta bilmiyordum. Narin’in cesedini görünce anladım. Salim Güran bana Yüksel ile birlikte olduğumuzu Narin gördüğü için onu öldürdüm dedi. Salim beni arayıp gel seninle işim var diyene kadar ben Salim'i görmedim. Salim ben bahçeyi sularken geldi o zaman gördüm. Evde Narin’in cesedini görünce bana bu cesedi kaybedeceksin dedi. Götürüp bir yere at dedi. Cesedi dere kenarasın götürmemi Salim söyledi. Cesedi parçalamamı söyledi. Ben hayatımda ilk defa ceset gördüm. Beni silahla, seni oğlun Muhammet’i alıp götürüp önce onun kafasına sonra senin kafana sıkarım deyince cesedi alıp götürdüm. Ben Narin'i gördüğümde battaniyeye sarılı değildi. Salim dışarı çıkıp battaniye getirdi. O sırada Narin evde cansız bir şekilde yatıyordu. Battaniyeye sardıktan sonra kendi aracıma götürdüm. Yüksel, Narin'i araca götürdüğümde yukarıda ağlıyordu’’ dedi. İfade sırasında Narin’in babası Arif Güran gözyaşlarına boğuldu.

Narin Cinayetinde Tutuklu Amca Salim Güran’ın İfadesindeki Yeni Detaylar Haber

Narin Cinayetinde Tutuklu Amca Salim Güran’ın İfadesindeki Yeni Detaylar

Merkez Bağlar ilçesinin Tavşantepe Mahallesi'nde 21 Ağustos'ta kaybolan ve 8 Eylül'de Eğertutmaz Deresi'nde cansız bedenine ulaşılan Narin Güran'ın öldürülmesine ilişkin Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma sürüyor. Soruşturma kapsamında, 2 Eylül'de tutuklanan amca Salim Güran'ın cezaevinden getirildiği Diyarbakır Adliyesi'nde soruşturmayı yürüten 3 savcı tarafından ifadesi alındı. İşlemlerinin tamamlanmasının ardından Salim Güran, cezaevine götürüldü. Güran, savcılıkta, olay günü yaptıklarına ilişkin daha önce jandarma ve savcılıkta verdiği ifadeleri tekrarladı, kendisine yöneltilen suçlamaları reddetti. Aracına farklı çocukların bindiğini savunan Güran, "Sadece Narin'in DNA'sının çıktığına ilişkin herhangi bir diyeceğim yoktur" dedi. Soruşturma kapsamında tutuklanan Mehmet Selim Atasoy'un olay günü tarlada kızlarının olmadığını, sadece oğlu ve kendisinin olduğunu belirttiğinin aktarılması ve "olaydan 2 gün önce Salim'in kızlarını köydeki evine götürdüğü" yönündeki beyanlarının sorulması üzerine Güran, şunları ifade etti: "Bu beyanı kabul etmiyorum. Olay günü kızları da tarladaydı. Kızlarını ben olay günü eve götürdüm. 20.00 sıralarında bana telefon geldi ve 'Narin kayıp' dediler. Beni arayan kızım Gizem'di. Köyün içine arabayla gittiğimde bütün köy kapıdaydı. Ben telefonla jandarma komutanını arayıp 'Kardeşimin kızı kayıptır' dedim. Yürüyerek aramaya katıldım. Sabaha kadar arama yaptık." Güran, "18.59'da okulun önünden geçtiğinin kamera kayıtlarından tespit edildiği"nin belirtilmesi üzerine, o yolu kullandığını dile getirdi. "Mehmet Selim Atasoy telefonla arayıp, 'Yolda ileri geri giden şüpheli bir araç var' demesinin üzerine hemen M'yi Hüseyin amcasının evinin önünde bırakıp hızlıca şüpheli aracın olduğu yere doğru gittim. Söz konusu kameranın önünden geçme nedenim de budur." diyen Güran, olay günü, tutuklu Nevzat Bahtiyar ile saat 15.08'de yaptığı görüşmenin içeriğinin içme suyu olduğunu iddia etti. Savcılığın, "Sizden ele geçirilen cep telefonuna ilişkin yapılan Dijital Materyal İnceleme Raporu'nda 23 Ağustos gününden önceki tüm normal arama ve whatsApp arama kayıtlarını sildiğiniz anlaşılmıştır. Neden arama kayıtlarını silme ihtiyacı duydunuz?" sorusu üzerine Güran, "Sürekli telefonumda bulunan dijital verileri siliyorum. Narin'in ölümüne ilişkin herhangi bir delili yok etme amacı taşımıyorum" ifadelerini kullandı. “Sizin ailenin birçok üyesinin 21 Ağustos gününe ilişkin telefonunda bulunan arama, mesajlaşma, whatsApp kayıtlarını sildikleri tespit edilmiştir. Neden böyle bir şey yapma ihtiyacı hissetmişlerdir?" sorusu üzerine Güran, aile üyelerinin neden bu verileri sildiklerini bilmediğini ileri sürdü. Soruşturma kapsamında tutuklanan Nevzat Bahtiyar'ı tanıdığını aktaran Güran, ifadesine şöyle devam etti: "Nevzat Bahtiyar'ın aleyhime söylemiş olduğu tüm hususlar yalandır. Kesinlikle olay günü Nevzat'a seslenmedim. Onu 15.00-16.00 saatleri arasında kesinlikle görmedim. Sadece saat 20.00'den sonra köyün içine evime doğru ilerlerken bir kalabalığın içerisinde gördüm. Bu beyanlarını kabul etmiyorum. Yeğenim Narin'i öldürerek cesedini arabama yükledikten sonra kendisine teslim etmedim." "Olay günü Nevzat Bahtiyar'ın sizi aradığında tarlada olduğunuzu ve devamındaki süreçte saat 20.00'ye kadar Nevzat Bahtiyar ile hiç görüşmediğinizi söylemenize karşın alınan HTS analizlerinde olay günü saat 15.21 ile 15.46 saatleri arasında Nevzat Bahtiyar'ın beyanı ile uyumlu birlikte olduğunuz anlaşılmıştır. Bu çelişkiye ilişkin beyanınız nedir?" sorusunu Güran, "Kesinlikle olay günü Nevzat Bahtiyar ile görüşmedim. Baz analizleri yanlıştır. Bu hususu da kabul etmiyorum" şeklinde yanıtladı. Olay günü, tutuklu Mehmet Selim Atasoy'un oğlu R.A. ile farklı saatlerde yaptığı telefon görüşmeleri de sorulan Salim Güran, tarla ile ilgili konular konuşmuş olabileceklerini, konuşmaların içeriğini hatırlamadığını söyledi. R.A. ile saat 18.37, 18.42, 18.51 ve 18.54'te yaptığı görüşmenin içeriği de sorulan Salim Güran, konuşmaların "şüpheli" olarak değerlendirdikleri beyaz araçla ilgili olduğunu iddia etti. "Mehmet Selim Atasoy'un sizi araması üzerine okulun önünden geçerek beyaz renkli arabayı kontrol etmeye gittiğinizi beyan ettiniz. HTS incelemelerinde Mehmet Selim Atasoy'un sizi 18.27’de aradığı, ancak 18.59'da okulun önünden geçtiğiniz kamera görüntüleri ile sabit olduğu, ayrıca R.A. ile 18.37-18.54 arasında yapmış olduğunuz 4 görüşmenin araba ve tarlaya ilişkin olduğunu ve arabayı kontrol ettiğiniz noktada gerçekleştiğini, sonrasında tarlaya ve sondajın olduğu yere gittiğinizi beyan ettiniz. Bu durum okul kamerası önünden 18.59’da geçtiğiniz sabit olduğu hususu ile çelişmektedir" denilerek, söyleyeceklerinin sorulması üzerine Salim Güran, bu hususta söyleyeceği bir şey olmadığını savundu.

Yenigün'den Narin Güran'ın Ölümüne İlişkin Açıklama Haber

Yenigün'den Narin Güran'ın Ölümüne İlişkin Açıklama

Narin Güran'ın cenaze törenine katılan Bakan Yardımcısı Yenigün, ardından Diyarbakır Valiliği'ni ziyaret etti. Vali Murat Zorluoğlu ile görüşen Yenigün, burada Narin Güran'ın ölümüne ilişkin gazetecilere yaptığı açıklamada, sözlerine ebediyete dualarla uğurlanan Narin'e Allah'tan rahmet dileyerek başlamak istediğini söyledi. "Narin yavrumuzun mekanı cennet olsun, başımız sağ olsun. Narin'imizin acısı hepimizi derinden yaraladı. Yaşadığımız acının tarifi yok." diyen Yenigün, kaybolduğu haberi alınır alınmaz Narin'i bulmak için devletin tüm kurumlarının seferber olduğunu belirtti. Yenigün, güvenlik güçlerinin Narin'e sağ salim ulaşmak için çok yoğun bir arama ve inceleme yaptığını ifade ederek, günlerdir süren bu çalışmalar neticesinde ne yazık ki beklenen haberi alamadıklarını kaydetti. "Cumhurbaşkanı'mız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın bizzat takipçisi olduğu ve hepimizi sarsan bu elim olayda Narin evladımızın acı haberiyle derin bir üzüntü içerisindeyiz." ifadesini kullanan Yenigün, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş'ın da süreci en başından itibaren büyük bir hassasiyetle takip ettiğini belirtti. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı olarak, İl Müdürlüğü kanalıyla olaydan etkilenen çocuklar için sürecin en başından itibaren psikososyal destek hizmeti sağladıklarını dile getiren Yenigün, şunları söyledi: "Evlatlarımızın fiziksel ve psikolojik iyilik hallerini sağlamak, onların güvenli bir şekilde büyümelerini sağlamak en hassas olduğumuz konudur. Onları güvenli yarınlara taşımak, sevgi ve şefkatle büyümeleri için ne gerekiyorsa yapma sorumluluğu toplum olarak hepimizin temel insanlık görevidir. Bu anlamda göz bebeğimiz masum yavrularımızın maruz kaldığı her türlü kötülüğün, her zaman karşısındayız. Bir çocuğa zarar vermek yalnızca hukuki değil, aynı zamanda ahlaki ve toplumsal bir suçtur. Toplumun vicdanında derin yaralar açar ve asla kabul edilemez. Konuyla ilgili adli soruşturma devam ediyor. Bakanlık olarak davaya müdahil olup hukuki süreci biz de titizlikle takip edeceğiz. Narin kızımızı hayattan koparan kişi veya kişiler en ağır şekilde cezalandırılacaklardır. Bu süreçte olayın yaşandığı mahallede psikososyal destek çalışmalarına devam edeceğimizi de ayrıca belirtmek isterim." Ziyarette, AK Parti Diyarbakır milletvekilleri Suna Kepolu Ataman ve Mehmet Sait Yaz, AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Cevahir Asuman Yazmacı, AK Parti Mardin Milletvekili Faruk Kılıç, Aile Sosyal Hizmetler İl Müdürü Aydın Polat, AK Parti İl Başkanı Mehmet Raşit Ocak da yer aldı.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.