Hava Durumu

#Edirne Sarayı

Batı Ekspres - Edirne'nin Haber Sitesi - Edirne Sarayı haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Edirne Sarayı haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Topkapı Sarayı İçerisindeki Has Ahırlar Bölümünde "Saat Müzesi" Açıldı Haber

Topkapı Sarayı İçerisindeki Has Ahırlar Bölümünde "Saat Müzesi" Açıldı

Saat Müzesi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ve Milli Saraylar Başkanı Dr. Yasin Yıldız'ın yanı sıra kültür sanat dünyasından birçok ismin katılımıyla açıldı. Osmanlı saat ustalarından Ahmed Eflaki Dede ile Süleyman Leziz'in eserlerinden, Avrupa'nın zarif örneklerine kadar 300'ü aşkın parça, Saray'ın Has Ahırlar bölümünde oluşturulan Saat Müzesi'nde görülebilecek. Saat koleksiyonunun tamamı 380 parçadan oluşuyor Açılışta konuşan Milli Saraylar Başkanı Dr. Yasin Yıldız, Topkapı Sarayı'nın, Türkiye'nin en kıymetli tarihi miraslarından biri olduğuna işaret ederek, "Bu eserleri bizim için, dünya kültürel mirası için önemli kılan hem mimari yapıları hem de içinde bulundukları koleksiyonlar. Taşınır ve taşınmaz koleksiyonlarıyla bu hazinenin hizmetkarı olmaya gayret ediyoruz." dedi. Topkapı Sarayı saatlerinin dünya çapında bilinen ilk 3 koleksiyondan biri olduğuna dikkati çeken Yıldız, "Bu yüzden Topkapı Sarayı hazinesi, saat hazinesi olarak dile getirilir. Koleksiyonumuzun tamamı 380 parçadan oluşmaktadır. Bugün açacağımız müzedeki bölümlerde bunların elden geçmiş, restore edilmiş bir şekilde 300 tanesini huzurunuza çıkaracağız." diye konuştu. TOPKAPI SARAYI'NDA EŞSİZ KOLEKSİYONA SAHİP 4 MÜZE DAHA AÇILACAK Topkapı Sarayı'nda daha önce saat galerisinin yer aldığını fakat mekan olarak koleksiyona yeterli olmadığını aktaran Yıldız, "Hazinemizin çok küçük bir bölümünü ziyaretçilerimiz görüyordu. Bugün itibarıyla koleksiyonda bulunan eserlerin tamamı depolardan çıkıp ziyaretçiyle buluşmuş olacak. Saat koleksiyonu ile birlikte içinde bulunulan bu mekanlar da ilk defa kapsamlı bir şekilde ziyaretçilerin huzurunda olacak." ifadesini kullandı. Yasin Yıldız, Saat Müzesi'nin yer aldığı Topkapı Sarayı'nda daha önce depo olarak kullanılan İmrahor Odası'nda padişahların atlarından sorumlu kişilerin kaldığını söyleyerek, bu mekanların tek tek restore edildiğini dile getirdi. Saraydaki Darphane-i Amire bölgesinde de bilim kurulu öncülüğünde yapılan projelerle birkaç ay içerisinde dünya çapında 4 müze açacaklarını vurgulayan Yıldız, şunları kaydetti: "Topkapı Sarayı'nın eşsiz porselen koleksiyonu, silah koleksiyonu, hat müzesi ve sanayi araçları müzesinde hazine niteliğinde 10 binden fazla taşınabilir eseri ziyaretçilerle buluşturacağız. Bir önemli etkinliğimiz de 24-26 Kasım'da olacak. Milli Sarayların 100. yılı kapsamında dünyanın bütün önemli müzecilerini bir araya getireceğimiz, 30 ülkenin katılacağı bir sempozyumumuz olacak. Burada Milli Saraylar olarak geldiğimiz noktayı dünyadaki meslektaşlarımızla paylaşacağız. Bunun yanında Topkapı Sarayı'nın deniz tarafındaki Gülhane bahçeleri, yine içerisinde onlarca müzeyle birlikte gelecek yıl itibarıyla ziyarete hazır olacak." Yıldız, konuşmasında Edirne Sarayı'ndaki restorasyon sürecine de değinerek, sarayın Osmanlı döneminden bu yana birçok talihsizliğe uğradığını, bilim kurulunun katkısıyla da ihya çalışmalarının belli bir noktaya geldiğini aktardı. "DÜNYANIN ÖNEMLİ MERKEZLERİNİN HEPSİNDEN BU ÖZEL KOLEKSİYONA ESERLER GELMİŞ" Yıldız, müzede yer alan koleksiyonun saray için özel üretilen ve farklı ülkelerden hediye edilen saatlerden oluştuğunu söyleyerek, şu bilgileri verdi: "Döneminde, saat konusunda dünyanın önemli merkezlerinin hepsinden bu özel koleksiyona eserler gelmiş. 15, 16 ve 17. yüzyıllarda Osmanlı'nın dünyanın en önde gelen ülkelerinden biri olduğunu düşündüğümüzde bu hiç de sürpriz değil. Özellikle buradaki bazı saatlerin dünyada bir eşi daha yok. Türk saatçiliğinin önemli simalarının, Ahmed Eflaki Dede'nin, Süleyman Leziz gibi pek çok ismin çok özel, nadide, tek olan eserleri bizde bulunuyor. Bununla birlikte hediyeler babında özellikle Sultan 2. Mahmud için Fransa İmparatoru Napolyon'un yaptırdığı pendule olarak bilinen çok özel bir saat var. Bu saatten dünyada sadece 7 tane bulunuyor ve bir tanesi bu koleksiyonda. Özellikle de Osmanlı sarayı için imal edilmiş olması hasebiyle diğerlerinden farklı olarak İstanbul'un dört bir yanından manzaralarla süslenmiş, ayrıca yanında bir cep saatini de barındırıyor. Bununla beraber Sultan 2. Abdülhamid döneminde yine diplomatik ilişkilerin bir sonucu olarak bünyemize katılmış saatler var. Tabii Fransa'nın, İngiltere'nin ünlü saat ustalarının dünyaca bilinen nadide saatleri de burada." Açılışta yazar, Prof. Dr. Sadettin Ökten ile hattat Mehmed Özçay da yer aldı. Topkapı Sarayı Saat Müzesi’nde bir araya getirilen eserler, Türk Saatleri, Boy Saatleri, Duvar Saatleri, Cep Saatleri, Masa Saatleri, Oturtma Saatler, Dekoratif Formlu Saatler, Ölçüm Aletleri ile Atölye ve Tamir Aletleri gibi tematik başlıklar altında sınıflandırılıyor. Türk saatçiliğine adanmış özel bölümde, Osmanlı ustalarının tüm eserleri ilk kez ziyaretçilerin ilgisine sunuluyor. Yerli ziyaretçiler için Müzekart'ın geçerli olacağı müze, salı günleri hariç 09.00-17.00 saatlerinde gezilebilecek.

Edirne Sarayı'nı Çevreleyen Surların Restorasyon Çalışmalarında Sona Gelindi Haber

Edirne Sarayı'nı Çevreleyen Surların Restorasyon Çalışmalarında Sona Gelindi

Milli Saraylar Başkanı Yasin Yıldız, gazetecilere yaptığı açıklamada, Milli Saraylar Başkanlığının Edirne Sarayı'nın ihyasına yönelik önemli çalışmalar yaptığını ifade etti. Edirne Sarayı'nın yeniden ayağa kaldırılması için 5 yıllık Master Plan hazırladıklarını dile getiren Yıldız, "Bu kapsamda restore edilecek binalar, saraydaki alanlar ve bahçelerle ilgili bilim kurulu bir çalışma hazırladı." dedi. Yıldız, öncelikli olarak çalışmalara ikinci avluda başlandığını belirtti. Avludaki surların ihyasının yapıldığını anlatan Yıldız, şunları kaydetti: "Enderun Avlusu, yani ikinci avluda yürütülen kazı çalışmaları neticesinde ikinci avluyu çevreleyen yaklaşık 400 metre surun ortaya çıkarılması ve buna müteakiben bilim kurulu tarafından onaylanan projesiyle ihyası gerçekleştirildi. Biliyorsunuz Edirne Sarayı taşkın riski barındıran bir bölgede bulunuyor. 7 metre yüksekliği olan bu surların tarihi olarak inşası da bununla ilgiliydi. Bu surların ihyası bize özellikle taşkın riskine karşı öncelikli bir güvence sağlamış oldu, tarihin ihyasının yanında. Bununla birlikte DSİ ile birlikte taşkın önlemleriyle ilgili ilave çalışmalarımız devam ediyor." Yıldız, ikinci avluda yer alan Cihannüma Kasrı'nın ihyasında da önemli aşama kaydedildiğini ve yüzde 70 oranında tamamlandığını dile getirdi. Kum Kasrı'nın projelendirme çalışmalarının sürdüğünü anlatan Yıldız, çalışmalarla ilgili şu bilgileri verdi: "Padişahın kabul odası olan Arz Odası'yla ilgili çalışmalarda başlamış durumda. Statik raporların tamamlanmasının ardından Arz Odası'nın ihyasının yapıldığını göreceğiz. Birinci avludaki mutfaklar ve ikinci avludaki Kum Kasrı Hamamı geçmiş yıllarda farklı kurumlar tarafından restore edilmişti. Bu yapılarda da konservasyon, güçlendirme ve bazı restorasyon çalışmaları gerçekleştireceğiz. Edirne'de bize destek olan tüm paydaş kuruluşlara da teşekkür borçluyuz. Onların sağladığı bilgi ve kaynakların üzerinden oldukça önemli donelere ulaşıyoruz ve Edirne Sarayı gün geçtikçe ete kemiğe bürünüyor.” - EDİRNE SARAYI Edirne Sarayı'nın 1450'de başlayan inşası 1475'te tamamlandı. Saray, 18. yüzyılın ikinci yarısından itibaren daha az kullanıldığından tahribata uğradı, 1752'deki büyük deprem ve 1776'daki yangınla harap oldu. 1827'de kısmi tamir gören yapı, 1829'da Edirne'yi işgal eden Rus güçleri tarafından ordugah olarak kullanıldı, en büyük zararı bu dönemde aldı. Vali Hurşit Paşa ve Hacı İzzet Paşa zamanlarındaki tamirat döneminde birçok yapı kurtarıldı fakat 1876-1877 Rus Savaşı'nda işgal kuvvetlerinin şehre yaklaşması üzerine Babüssaade civarında yığılan cephane, düşman eline geçmemesi için patlatıldı. Edirne Sarayı'nın birçok yapısı da bu patlamayla yıkıldı. Yaklaşık 100 civarında yapıdan oluştuğu düşünülen Edirne Sarayı'ndan bugüne Babüssaade (Ak Ağalar Kapısı), Adalet Kasrı, Matbahı Amire (mutfak), su maksemi, Av Köşkü, Namazgahlı Çeşme ve Kum Kasrı hamamının da dahil olduğu 11 eser ulaşabildi. Pek çok üniversitenin uzun yıllar kurtarma kazıları yaptığı alan, ihya çalışmaları için 2022 yılında Milli Saraylar Başkanlığına devredilmişti.

“Cumhurbaşkanı Erdoğan, Edirne Sarayı’nı Yakından Takip Ediyor” Haber

“Cumhurbaşkanı Erdoğan, Edirne Sarayı’nı Yakından Takip Ediyor”

AK Parti Edirne Milletvekili Fatma Aksal, basın mensuplarıyla AK Parti İl Başkanlığı’nda bir araya geldi. Basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Aksal, Edirne Sarayı hakkında açıklamalarda bulundu. Edirne Sarayı’nın Milli Saraylar kapsamına alındıktan sonra çalışmalarının hızlandığını belirten Aksal, “Kültür ve Turizm Bakanlığı’mız eliyle bu kazılarda çok yol alamadığımızı Cumhurbaşkanı’mıza ilettik ve sarayı Milli Saraylar kapsamına aldık” ifadelerine yer verdi. “ÇOK BÜYÜK BİR PROJE” Edirne Sarayı hakkında konuşan Aksal, “Edirne Osmanlı’ya bir asır başkentlik yapmış bir şehir. Edirne’de çok güzel bir saray varmış ve yapımına Fatih Sultan Mehmet zamanında başlanan bir saray. Fakat Edirne Sarayı’ndan günümüze çok fazla bir şey kalmamış. Aslında biz sarayı kendi elimizle yakıyoruz. Rus işgali sırasında cephanelik olarak kullanılıyormuş, cephaneler Rusların eline geçmesin diye o günkü valinin talimatıyla saray yıkılıyor. Ruslar bile üzülüyor. Diyorlar ki; bu kadar muhteşem bir saray cephane için mi yakıldı diyorlar. Çok uzun yıllar kazı çalışmaları devam etti. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın eliyle devam etti. Trakya Üniversitesi’nden hocalarımız da vardı burada. Çok büyük bir proje. Kültür ve Turizm Bakanlığı’mız çok ciddi bir bütçe ayırıyor ama artık Kültür ve Turizm Bakanlığı’mız eliyle bu kazılarla çok yol alamadığımızı Cumhurbaşkanı’mıza ilettik ve sarayı Milli Saraylar kapsamına aldık” şeklinde konuştu. “İNSANLAR EDİRNE’YE GELDİĞİNDE SARAYDA 2 GÜN HARCAYACAKLAR” Aksal, “Kültür ve Turizm Bakanlığı, Milli Saraylar’a devir etti. Sarayın restorasyonunun ihyası çok hızlı bir şekilde devam ediyor. Sayın Cumhurbaşkanımız çok yakından tercih ediyor. Edirne’ye gelen ziyaretçilerimiz Osmanlı’ya 100 yıl başkentlik yapan Edirne’nin sarayını soruyor. Biz hep söylüyoruz. Edirne Balkanlar’ın başkenti. Sarayla birlikte bu başkentliğini daha da bir pekiştireceğiz. Biz 4 yıl içerisinde o alanı tamamlamayı hedefliyoruz. Bu senenin sonunda Cihannüma Kasrı ki, Adalet Kasrı’ndan daha yüksek bir bina olacak. Kapıkule Sınır Kapısı’ndan girildiğinde görülecek. Çalışmalar çok iyi gidiyor. Edirne için çok önemli projelerden bir tanesi. Edirne’ye gelen turistlerimiz genellikle günübirlik geliyor. İnsanlar Edirne’ye geldiğinde en az 2 günlerini Edirne Sarayı’nda harcayacaklardır. Biliyorsunuz ki Cumhurbaşkanı’mız hem Yıldız Sarayı’nın açılışında hem de geçtiğimiz hafta bakanlar kurulu toplantısından sonra Edirne Sarayı’na vurgu yaptı. Kendisi Edirne Sarayı’nı yakından takip ediyor” dedi. “HALKALI BAĞLANTISI 2025’DE” Hızlı tren projesine de değinen Aksal, “Ben her zaman söylüyorum. Edirne’nin bu dönemde en önemli projesi hızlı tren projesidir. Onun çalışmaları çok iyi gidiyor. İnşallah Çerkezköy-Kapıkule arasını 2025’in sonunda tamamlamayı planlıyoruz. Halkalı bağlantısı 2025’de bağlanmış olacak” diye konuştu. MERT ERİŞKİN

Sezer: “Kıyı kesimlerinde kaos hâkim” Haber

Sezer: “Kıyı kesimlerinde kaos hâkim”

Edirne Ticaret ve Sanayi Odası’nda gerçekleştirilen Edirne Turizm Sektör Temsilcileri Buluşma toplantısında konuşan Edirne Valisi Yunus Sezer, Edirne Sarayı ve Saros Körfezi hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Edirne Sarayı’nın Balkanların en önemli merkezlerinden biri olduğunu belirten Sezer, çalışmaların hızlı bir şekilde devam ettiğini aktardı. Saros Körfezi için hazırladıkları Master Planı hakkında bilgi veren Sezer, Saros Körfezi’nde tesis noksanlığı olduğunu belirterek, “Tesislerle ilgili kendi kötü reklamımızı yapıyoruz” ifadelerine yer verdi. “ÇALIŞMALAR DEVAM EDİYOR” Yapılan çalışmalar hakkında bilgi veren Edirne Valisi Yunus Sezer, “Önümüzde Edirne Sarayı'nın tamamlanması gibi belki Balkanların en önemli merkezlerinden birisi bugün hızlı bir şekilde devam ediyor. Bu çok önemli. İkinci önemli olan konu, merkez için söylüyorum. Kaleiçi ve Saraçlar'ın burada yatırım programına girmiş ve burada çalışmaların yakın zamanda başlayacak olması. Kaleiçi'yle ilgili olarak bugün konakların birçoğunun ya projesini hazırlıyoruz, projesi bitenlerin de hemen restorasyon ihalesine başlayıp yapıyoruz. Orada biz hem gastronomi yönünde hem de konaklama yönünde önemli, böyle sanat sokaklarıyla, bugün Avanos'a gittiğimiz zaman orada çömlek atölyeleri var, bizim burada el sanatlarımız ta 20 sene önce geldim. Çok burada bir revaçtaydı. Her yerde atölyelerimiz bitme noktasına gelmiş. Bu özellikle meyve sabunlarının yapımıyla ilgili atölyelerin oluşturulması, insanların orada bunları deneyimlemesi bunlar çok önemli. Bir diğer konu, nehir kullanımı. Nehrin Kızılırmak'ta olduğu gibi, Antalya'daki yerlerde olduğu gibi, buranın kullanılması lazım. Bunu örneklerini biz bu sene yapacağız. Yani nehir sporları da dahil olmak üzere burada bir saltanat kayıkları olsun, hız botları olsun, Antalya'daki ve diğer Avanos'ta olduğu gibi Diyarbakır'da olduğu gibi bir an önce tamamlamamız lazım” dedi. “SAROS KOMPLE ELE ALINMALI” Vali Sezer, “Kıyı kesiminde benim gördüğüm iç açıcı manzaralarla karşılaşmadık. Yani öyle bir kaos hali vardı. Çadırlar, karavanlar, bir taraftan at arabaları, bir taraftan çöpler. Bu kadar güzelliğin yanında bunlar da bu güzelliğe böyle gölge düşüren, böyle bir plansızlık, en azından bana öyle geldi. Ya da ben ilk kez karşılaştığım için bana farklı gelmiş olabilir. Fakat 6-7 aydır herkesi dinliyorum ben burada, Saros'la ilgili ne yapabiliriz? Nasıl hareket edebiliriz? diye. Saros Master Planını hazırlattık. Onunla ilgili burada bütün belediye başkanlarımızla, buradaki ilgili arkadaşlarla birkaç defa toplantı yaptık. Limanlarımız hakeza çok büyük değerlerimiz, çok atıl durumdalar. Onları nasıl değerlendirebiliriz? Bunların hepsinin böyle bir hem fikirsel olarak, bir değerlendirmesini yaptık. Bazılarında da ufak tefek başladık artık somut adımlar atmaya. Burada tabii önemli bir konu; tesis noksanlığı. Tesislerle ilgili kendi kötü reklamımızı yapıyoruz. Burada da çok güzel işletmelerde var ama gördüğüm kadarıyla yetersiz. Bunlarla ilgili olarak da bir adım atılması gerekiyor. Saros'un komple ele alınması, bununla ilgili olarak bir kurul oluşturduk biz valilikten. Belki şu anda mecliste bir kanun geçecek, bu alan başkanlığıyla ilgili. Bununla ilgili bir çerçeve kanunu çalışmasını herhalde yapılıyor. Zaman kaybetmemek için de bir kurul oluşturduk. Bunu da değerlendireceğiz” sözlerine yer verdi. “MARKA DEĞERİNİZİ DÜŞÜRECEK HER ŞEYDEN UZAK DURUN” İşletmelerin standartları yerine getirmesi gerektiğini vurgulayan Vali Sezer, “Saros'la ilgili olarak burada deniz turizmiyle ilgili olarak var olan limanların ve yerlerin iyileştirilmesini muhakkak bu sene yapacağız. Bununla ilgili olarak emin olun çok dikkatli tedbirler alacağız. Kültür ve Turizm Bakanlığı'mızın yayınlamış olduğu halk plajlarındaki usul ve esasların aynısını biz bütün plajlarımız kendimize aldık Özel İdare olarak, belediyelere şu anda belediye ve kaymakamlıklar olarak da devrediyoruz. Buradaki işletmelerden buradaki standartları yerine getirmeleri. Bunun dışında da çok bir beklentimiz yok. Yani kira istemeyeceğiz ya da başka bir şey istemeyeceğiz ama buraların marka değerini düşürecek her şeyden uzak durmalarını istiyoruz. Saros’ta çöp, kirlilik olmasın. İki, gelen insanlar huzur ve güven içerisinde burada tatillerini yapsın. Yani burada güvenliği son derece üst seviyeye çıkartacağız. Bu sene deniz polisimiz de orada olacak sahil güvenliğin yanında. Yine Jandarmamızla ilgili olarak da yine lokal güvenlik noktaları oluşturacağız” diye konuştu. “ENEZ-KEŞAN YOLUNA BU YIL İYİLEŞTİRME BAŞLAYACAK” Vali Sezer, “Yolların iyileştirilmesiyle ilgili yani Enez- Keşan arasındaki yolun inşallah yapımına önümüzdeki hafta başlanacak. Bu yol belki ana yol olacak ama aynı zamanda deniz bağlantı yollarının da geliştirilmesiyle ilgili de yine önümüzdeki hafta biz özel idarede hızlı bir şekilde çalışma. Başlayacağız.  Buradaki yerleşim yerleriyle ilgili olarak atık suyla ilgili sıkıntıları var. Bu da bizim bir eksiğimiz. Bunların da katı atıklarla ilgili ve yine aynı şekilde kanalizasyon sistemleriyle ilgili çalışmalarında bu sene eksik olan yerleri de başlatmamız lazım. Onunla ilgili de çalışmalarımız olduğunu da bilmenizi isterim. Yani o kadar insan değil. Ruhsat ve tesis işleriyle ilgili bizim üzerimize ne düşüyorsa nitelikli tesis yapacak olanlarla ilgili, ile katılma değeri oluşturacak, çok nitelikli tesislerle ilgili olarak da biz buradayız. Belediyemiz de burada. 24 saat sizinle beraber koşturmaya hazır olduğumuzu söyledik. Yani ama öyle bir nitelikli gerçekten örnek tesisler olsun. Gelenler de buna örnek olsun” ifadelerine yer verdi. MERT ERİŞKİN

Edirne Sarayı'nda restorasyon çalışmaları sürüyor Haber

Edirne Sarayı'nda restorasyon çalışmaları sürüyor

Milli Saraylar Başkanlığından alınan bilgiye göre, Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile Başkanlığa devredilen sarayda Ocak 2023'te başlanan çalışmalarda 1 yıl geride kaldı. Bu süreçte Milli Saraylar Başkanlığı Bilim ve Değerlendirme Kurulunun belirlediği 5 yıllık yol haritası çerçevesinde, kısmen bugüne ulaşan Cihannüma Kasrı ve sur duvarları ile ilgili arkeolojik kazılar tamamlandı. Kasrın restorasyon süreci başlatıldı. Cihannüma Kasrı restorasyon uygulamaları kapsamında, bugüne ulaşan özgün yapı kalıntılarının niteliğini yitirmiş ara harçları yapısal harç ile yenilendi, enjeksiyon ve temel güçlendirme teknikleri ile sağlamlaştırıldı. Duvarlardaki çimentolu ve özgüne uymayan muhdes (sonradan oluşturulan) eklentiler yapıdan uzaklaştırıldı. Beden duvarları ve mimari elemanların (kapı, pencere, mermer söve ve mermer giriş kapısı ve merdiven) onaylı proje ve tarihi belgeler ışığında tamamlanmasına devam ediliyor. Bu çalışmalar paralelinde Cihannüma Kasrı'nda ahşap konstrüksiyon üzeri kurşun kaplama çatının oluşturulması, kasrın özgün görünümüne kavuşması ve ziyaretçiler açısından işlevsel hale getirilmesi planlanıyor. - Diğer çalışmalar Edirne Sarayı alanı içerisinde bulunan Namazgahlı Çeşme'ye ait çimento harçlı kalıntılar temizlenerek onaylı proje kapsamında duvarları ve çevre düzenlemesi yapıldı. Namazgah sınırlarında bulunan süslemeli mermer çeşmede formunu kaybetmiş süsleme elemanlarının tamamlanması, sağlamlaştırması ve işlevsel hale getirilmesi hedefleniyor. Saray sınırları içerisindeki diğer yapıların gün yüzüne çıkarılması için arkeolojik kazılar da tamamlandı. Kum Meydanı'nı çevreleyen 310 metre uzunluğundaki Sur-u Sultani'ye (yapıyı çevreleyen surlar) ait temel kalıntıları kazılar neticesinde ortaya çıkarıldı. Alan içerisinde özgün temiz su ve atık su hatlarına ait güzergahların araştırılması bitti. Arz odası ve Kum Kasrı'na ait kalıntıların temizliği yapılarak açığa çıkarıldı. Bu çalışmalar ile Sur-u Sultani, arz odası ve Kum Kasrı'na ait rölöve, restitüsyon ve restorasyon projeleri oluşturularak Milli Saraylar Başkanlığı ve Bilim Değerlendirme Kurulu'na sunuldu. - Asker Hastanesi duvarına 58 ton çelikle koruma Ayrıca sarayın sınırları içerisinde bulunan tarihi Edirne Merkez Asker Hastanesi alanında bugüne ulaşan 11 metre yüksekliğinde duvar kalıntısı, yıkılma tehlikesine karşı 58 ton çelik malzeme kullanılarak koruma altına alındı. Edirne Sarayı'nda çalışmalar 10 bilim insanı, 15 teknik personel, 130 usta ve restoratörden oluşan 155 kişilik ekiple yürütülüyor. Çalışmaların sonucunda yapıların özgün kimliğine kavuşturulması, yerli ve yabancı ziyaretçilerin istifadesine sunulması amaçlanıyor. - "Ülkemiz için çok büyük kazanç olacaktır" Edirne Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, Edirne Sarayı'nın Topkapı Sarayı'nın referans yapısı olduğunu söyledi. Sarayın devletten imparatorluğa geçiş sürecinin önemli bir sembolü olduğunu belirten Soytürk, "Kültür ve Turizm Bakanlığı döneminde arkeolojik kazılar, saray mutfakları, Kum Kasrı, su maksemi ve yürüyüş yollarıyla beraber çalışmalarımızı bir noktaya getirmiştik. Edirne Sarayı'nın yeniden ihyası sadece şehrimiz için değil ülkemiz için çok büyük kazanç olacaktır. Bu kültürel mirasın yeniden ayağa kaldırılması çok ciddi bir turizm potansiyelini beraberinde getirecek." diye konuştu. - Edirne Sarayı Edirne Sarayı'nın 1450'de başlayan inşası 1475'te tamamlandı. Saray, 18. yüzyılın ikinci yarısından itibaren daha az kullanıldığından tahribata uğradı, 1752'deki büyük deprem ve 1776'daki yangınla harap oldu. 1827'de kısmi tamir gören yapı, 1829'da Edirne'yi işgal eden Rus güçleri tarafından ordugah olarak kullanıldı, en büyük zararı bu dönemde aldı. Vali Hurşit Paşa ve Hacı İzzet Paşa zamanlarındaki tamirat döneminde birçok yapı kurtarıldı fakat 1876-1877 Rus Savaşı'nda işgal kuvvetlerinin şehre yaklaşması üzerine Babüssaade civarında yığılan cephane, düşman eline geçmemesi için patlatıldı. Edirne Sarayı'nın birçok yapısı da bu patlamayla yıkıldı. Yaklaşık 100 civarında yapıdan oluştuğu düşünülen Edirne Sarayı'ndan bugüne Babüssaade (Ak Ağalar Kapısı), Adalet Kasrı, Matbahı Amire (mutfak), su maksemi, Av Köşkü, Namazgahlı Çeşme ve Kum Kasrı hamamının da dahil olduğu 11 eser ulaşabildi. Pek çok üniversitenin uzun yıllar kurtarma kazıları yaptığı alan, ihya çalışmaları için geçen yıl Milli Saraylar Başkanlığına devredilmişti.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.