Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Hayvan

Batı Ekspres - Edirne'nin Haber Sitesi - Hayvan haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Hayvan haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Veteriner hekimlerden ‘Sağlık Çalışanı’ vurgusu Haber

Veteriner hekimlerden ‘Sağlık Çalışanı’ vurgusu

Dünya Veteriner Hekimleri Günü Edirne’de, Atatürk anıtında düzenlenen törenle kutlandı. Trakya Bölge Veteriner Hekimleri Odası tarafından düzenlenen tören, anıta çelenk sunma ile başladı. Saygı duruşu ve İstiklal marşının okunması sonrası konuşan, Trakya Bölge Veteriner Hekimleri Odası Yönetim Kurulu Üyesi Caner Çakır; Dünya Veteriner Hekimler Günü her yıl farklı bir tema ile kutlandığını belirterek; “Dünya Veteriner Hekimleri Birliği (WVA) ile Dünya Hayvan Sağlığı Örgütü’nün (OIE) 2024 yılında belirlediği tema; ‘Veteriner hekimler temel sağlık çalışanlarıdır’ dedi.  Dünya Veteriner Hekimleri Birliğinin, 2000 yılından itibaren her yıl Nisan ayının son Cumartesi gününü ‘Dünya Veteriner Hekimler Günü’ olarak kutlanmasını kararlaştırdığını belirten Çakır; “Veteriner hekimlik hayvanların evcilleştirilmesi ile tarih sahnesine çıkmış dünyanın en saygın ve köklü mesleklerinden biridir. Veteriner hekimlik eğitiminin başlaması ile birlikte hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, beşeri hekimliğin gelişmesine büyük katkılar sağlamıştır. Veteriner hekimler, hayvan sağlığının ve aynı zamanda insan sağlığının korunması, hayvan refahının iyileştirilmesinin yanı sıra, gıda güvenliğinin sağlanması, küresel açlığın azaltılması, zoonoz hastalıkların önlenmesi, hayvan ıslahı, tıbbi araştırmalar ve biyolojik çeşitliliğin korunması alanında yaptıkları çalışmalarla insanlığa büyük katkılar sağlamışlardır. Veteriner, tıp uygulamalarını aldığı eğitim sonunda uzmanlıkla yapan ve insan harici hayvanların üreme, beslenme, hatalık ve yaralanma süreçlerine müdahale eden, öncelikle koruyucu hekimlik uygulamaları ile hastalıklar ortaya çıkmadan önleyen, hayvanlardan insanlara bulaşan yüzlerce hastalığın önlenmesi için insan sağlığına da hizmet eden bir tıp mensubudur. Yani sağlık çalışanıdır. Bugün insanımızın daha iyi beslenmesi, et, süt, yumurta ve diğer hayvansal gıda üreticilerinin yanında, ilaç sanayinin gelişmesine önemli katkılar sağlayan yetiştiricimizin daha kaliteli ve yüksek verim elde edebilmesi için ıslah çalışmalarını yürüten, en büyük sevinç kaynağı acılarını dilleri ile değil ancak sesleri ve bakışları ile anlatan hayvanların dertlerini dindirmek olan, sağlıklı hayvan, sağlıklı gıda neticede sağlıklı nesillerin yetişmesinde öncü ama bugüne kadar yaptıklarına oranla takdir edilmemiş, buna rağmen sorumluluklarının bilincinde olan Türk veteriner hekimlerinin gündeme gelmesi açısından çok önemlidir” diye konuştu. ŞENER ŞENTÜRK

Yüzüklerin değil, hayvanların efendisi Haber

Yüzüklerin değil, hayvanların efendisi

Edirne’de Meriç Köprüsü’nün hemen sol tarafında bulunan boş alanda haftanın her günü fırınlardan aldığı bayat ekmeklerle yabani hayvanları besleyen Coğrafya Öğretmeni Süleyman Ekiz, yabani hayvanları besleyerek doğaya dokunmaya çalıştığını söyledi. Hayvanların hisleri olduğunu vurgulayan Ekiz, hayvanların kendisini tanıdığını, onu gördüklerinde hayvanların yanına geldiklerini belirtti. Hayvanları korumanın önemine değinen Ekiz, “Bütün hayvanlara değer vermek gerekiyor. Onları korumalıyız. Onlar bize emanet” ifadelerine yer verdi. “EDİRNE’DE BÖYLE BİR KÜLTÜR OLUŞTURMAK İSTİYORUZ” Ekiz, “Haftanın hemen hemen her günü 16.00’dan sonra buraya gelerek yabani hayvanları karga, kedi, köpek. Bazen de atları besliyorum. Şurada bir fırın var. Oradan bayat ekmek alıyorum. Bazılarından da kedi ve köpek maması alıyorum. Geliyorum burada hem deşarj oluyorum hem de onlar mutlu oluyor. Böylelikle doğaya dokunmaya çalışıyoruz. Coğrafya öğretmeni olarak Edirne’de böyle bir kültür oluşturmaya çalışıyoruz. Ülkemizde ve dünyamızda canlıları korumak ve doğaya sahip çıkmak çok önemli. Biz de küçük bir dokunuşta bulunuyoruz” dedi. “ONLAR BİZE EMANET” Hayvanları korumanın önemine değinen Ekiz, “Hayvanların her biri özel. Her biri can taşıyor. O nedenle onların da hisleri var. Ben burada bir yıla yakındır kargaları, kedileri, köpekleri ve atları besliyorum. Hayvanların hepsi beni tanıyor. Buraya geldiğimde kargaların hepsi başıma üşüşüyor. Ama bütün hayvanlara değer vermek gerekiyor. Onları korumalıyız. Onlar bize emanet. Hayvanlar için gerek Havsa'da gerek Edirne’deki arkadaşlar sürekli çaba gösteriyorlar. Örneğin Havsa'da Nariye Avcıoğlu, Muharrem Çoban. Edirne’de Begona Rodriguez, Celal - Hale Enç, Hayri Yaşadur, Dr. Ertuğrul Tanrıkulu, Edirne Çevre Gönüllüleri Derneği de hayvanlara özel ilgi ve alaka göstermektedirler. Kendilerine çok teşekkür ediyorum” diye konuştu. MERT ERİŞKİN

“Koyun neredeyse kalmadı, büyükbaş müthiş azaldı” Haber

“Koyun neredeyse kalmadı, büyükbaş müthiş azaldı”

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Edirne İl Genel Meclisi aday adayı Erdal Akgün, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan 2023 yılı hayvansal üretim istatistikleri ile ilgili konuştu. TÜİK’ten bugün yapılan açıklamada, Türkiye’de büyükbaş hayvan sayısının bir önceki yıla göre yüzde 2,6 azalarak 16 milyon 583 bin baş, Küçükbaş hayvan sayısı bir önceki yıla göre yüzde 6,9 azalarak 52 milyon 363 bin baş olduğu belirtildi. Akgün, rakamların gerçeği yansıtmadığını söyleyerek, hayvancılık sektöründe yaşananları anlattı. “BU İŞİN SÜRDÜRÜLEBİLMESİ MÜMKÜN DEĞİL” TÜİK’in açıklamalarında gerçeği yansıtmadığını söyleyen Akgün; “Türkiye’deki büyükbaş hayvan sayısının 1 yılda yüzde 2,6 ve küçükbaş hayvan sayısının yüzde 6,9 azaldığını açıkladıysalar, bu aslında yüzde 20 ve 25’e tekabül eden bir rakamdır. Onların açıklaması önemli değil. Çünkü bu işin bizzat içerisindeyiz. Kendi köylerimizde bunu gözlemliyoruz. Bölgemizde neredeyse koyun kalmadı, sayısı çok az. Büyükbaşta da sütün para yapmamasından dolayı müthiş bir azalış var. Her şeye yüzde 200-300 zam gelirken süte 2,5 TL zam yapılarak bu işin sürdürülebilmesi mümkün değil. ‘Kendi yemini kendin üret’ diye söylüyorlar ama o da maliyetli” ifadelerini kullandı. “BULGARİSTAN YA DA YUNANİSTAN’DAN SÜT İSTERLERSE ŞAŞIRMAYIN” Akgün, İl Genel Meclisi Üyeliği görevinde bulunduğu dönemlerde konuyla ilgili defalarca uyarılarda bulunduğunu belirterek; “Mandıracılar bir gün devleti idare eden insanlardan Bulgaristan ya da Yunanistan’dan günübirlik süt toplama izni isterseler şaşırtıcı olmaz. Gidişat bu şekildedir. Süt bu fiyatlardayken bu işin yapılması mümkün değildir. Bölgemizde yıllar önce irili ufaklı birçok mandıra vardı. Ekonomik durum ve sosyal hayatın etkileriyle bölgemizde 5-6 tane mandıra kaldı. Bunlar, işletmelerine ciddi anlamda yatırım yapan iş insanlarının elindedir. 60-100 ton kapasiteli mandıraların bugün 8-10 tonlarda süt işlediğini biliyoruz” dedi. “ÇOCUKLARIMIZA SÜT BULAMAYACAĞIZ” Hayvancılık sektörünün Türkiye Cumhuriyeti’nin ekonomisine en kısa sürede büyük katkı sağlayabilecek bir sektör olduğunu söyleyen Akgün; “Ama devleti idare eden insanların bu işlere hiç eğilmemesi, yok sayılması, üreticinin desteklenmemesi neticesinde yürekler acısı bir duruma geldik. Süt özellikle çocuklarda olmazsa olmazdır. Böyle giderse, bu insanlar devleti idare edenler tarafından görmemezlikten gelinirse yarın çocuklarımıza içirmeye süt bulamayacağız. Bütün işletmelerde eski kaşar, eski peynir bulmak zorlaşıyor. Bu sektörün içinde olan biri olarak hayvancılık yapanlar için içim kan ağlıyor. Evlatlarımız sütsüz, yoğurtsuz kalmasın. Bu gidişatın sonucu budur” sözlerine yer verdi. “SÜT 25 TL’DEN AŞAĞIDA OLDUĞU SÜRECE HAYVAN SATACAKLAR” Akgün, Türkiye’de mevcut durumda üretenin kazanamadığını belirterek; “Bu iş, işi bilmeyen Tarım ve Orman Bakanları tarafından buraya getirildi. ‘Yaparsalar yapsınlar, ekerseler eksinler, mutlu değilseler ithat ederim’ diyen zihniyet, tarım ve hayvancılıkta Türkiye’yi bu hale getirmiştir. Bizim ülkemiz, 70, 80 ve 90’lı yılların büyük bir bölümünde Irak’ı, İran’ı, Suriye’yi, Suudi Arabistan’ı hayvancılıkla beslerdi. O ülkeler Türkiye’den hayvan ithal ederdi. Şimdi biz, Avrupa’ya muhtaç durumda kaldık. Şimdi kimse hayvan alıp hayvancılık yapamaz, elinde hayvanı olan da hayvanını koruması mümkün değildir. 1 litre süt 25 TL’den aşağıda olduğu sürece alın teriyle para kazanan insanlar hayvanlarını satmaya devam edecektir. İl Genel Meclisi Üyeliği görevim sırasında bu tehlike çanlarını defalarca söyledim ama süt konusunda kurulan Ulusal Süt Konseyi, rekabeti ortadan kaldırdı. Sattığımız şeylerin fiyatını biz belirleyemiyoruz. Maalesef alın terimiz alınıp harcanıyor” dedi. “HAYVANCILIĞIN TEMELİNE DİNAMİT KOYDULAR” Ulusal Süt Konseyi’nin hayvancılığın temeline dinamit koyduğunu söyleyen Akgün; “Bunlar yaşanırken tarım ve hayvancılık birbirinden ayrı değildir. Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı olan zatı uykudan uyanmaya davet ediyoruz. Ya uykuyu bıraksın ya da Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanlığı’nı bıraksın. Türkiye’deki bütün ziraat odaları, tarım ve hayvancılığa sahip çıkmalıdır. Kepeğin ne olduğunu bilmeyen Tarım Bakanının ülkemizi ne hale getirdiğinin en büyük göstergesi buradadır” ifadelerine yer verdi. UĞUR AKAGÜNDÜZ

19,7 milyon büyük ve küçükbaş hayvan sigortalandı Haber

19,7 milyon büyük ve küçükbaş hayvan sigortalandı

TARSİM'den aldığı bilgiye göre, kurum, üreticinin alın terini güvence altına almak ve Türkiye'de sürdürülebilir tarıma katkıda bulunmak üzere çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. TARSİM, 2023'te ülke genelinde tüm tarım sigortası branşlarında 638 milyar liralık tarımsal varlığı güvence altına aldı, 3,1 milyon adet poliçe düzenledi, 33 milyon dekar alanı, 19,7 milyon büyük ve küçükbaş hayvanı sigortaladı. Geçen yıl en fazla tarım sigortası sırasıyla Tekirdağ, Edirne, Konya, Kırklareli ve Yozgat'ta yapıldı. En fazla sigortalanan ürünler ise buğday, arpa, ayçiçeği, fındık ve üzüm oldu. Üretici ve yetiştiricilere geniş bir ürün yelpazesinde ve teminat kapsamında, 9 tarım sigortası branşında yüzde 67'ye varan devlet prim desteğiyle hizmet sunan TARSİM, çeşitli riskler nedeniyle bitkisel ürünleri, büyük ve küçükbaş hayvanları, seraları, kümes hayvanları, kovanları, su ürünleri zarar gören üretici ve yetiştiricilere, 312 bin adet hasar dosyası için toplam 8 milyar lira hasar ödemesi yaptı. - En çok hasar ihbarı fındık, buğday ve üzüm için geldi Devlet Destekli Tarım Sigortaları Sistemi kapsamında geçen yıl en çok fındık, buğday ve üzüm için hasar ihbarı alındı. En çok hasar ihbarının geldiği iller Manisa, Konya, Samsun ve Malatya oldu. Üreticilerden en çok dolu, don, yaban domuzu, sel-su baskını ve fırtına nedeniyle hasar ihbarı alındı. TARSİM, yürütülen hasar tespit işlemleri sonucunda üzüm üreticilerine 1 milyar 167 milyon lira, kayısı üreticilerine 1 milyar 77 milyon lira ve buğday üreticilerine 425 milyon lira hasar ödemesi yaptı. TARSİM sistemi çerçevesinde, sistemin başlangıcı olan 2006'dan 2023 sonuna kadar 23,7 milyon adet poliçe üretildi ve tarımsal varlıkları zarar gören üretici ve yetiştiricilere toplam 21 milyar lira hasar ödemesi yapıldı.

TÜRKİYE’DEN DÜNYAYA MEYDAN OKUYACAK YATIRIM Haber

TÜRKİYE’DEN DÜNYAYA MEYDAN OKUYACAK YATIRIM

Hem günlük beslenme hem de tedavi edici kedi ve köpek mama serileri üreten yerli ve milli fabrika, şu anda 26 noktada Türkiye dahil olmak üzere 20’den fazla ülkede satış yapıyor. Kırklareli Organize Sanayi Bölgesinde faaliyet gösteren Hasvet Medikal Fi Petfood Üretim Tesisinin lansmanı gerçekleştirildi. Hasvet Medikal Fi Petfood Yönetim Kurulu Başkanı Veteriner Hekim Hidayet Şimşek’in firmanın faaliyetleri ve uluslararası planlanan faaliyetler hakkında açıklamalarda bulunduğu açılış konuşmasında firma yönetim kurulu, personeli ve çok sayıda gazeteci yer aldı. Şimşek açıklamasında, Türkiye’nin 2023 yılı için yaklaşık 385 milyar dolar ihracat hedefi olan bir ülke olduğunu ve Fi Petfood ile yerli ve milli bir Türk markasının dünya evcil hayvan mama pazarında önemli bir pazar payı elde ederek ülkemizin ihracat hedefine ulaşması için tüm gücüyle çalışarak katkı sunacaklarını belirtti. Son yapılan araştırmalara göre dünyada evcil hayvan mama sektörünün ticaret hacmi 370 milyar dolar civarında. Üretim tesisinin insan gıdası standartlarında mama üretmeye en yakın mama tesisi olduğu açıklanırken; tesis, taze et girişi ve el değmeden paketleme sistemi ile Türkiye’de olmayan, Avrupa standartlarının da üzerinde üretim teknolojileri sayesinde saatte 10 ton kapasite ile üretim yapabilir durumdadır. Fi Petpood Yönetim Kurulu Başkanı Veteriner Hekim Hidayet Şimşek, “Hasvet 27 yıl önce hayvan sağlığı sektöründe kurulmuş köklü bir firmadır. 27 yıl boyunca veteriner hekimlerin ihtiyacı olan medikal, yazılım, cerrahi alet, ilaç, eğitim ve endüstriyel ekipman gibi birçok ürün üreterek veteriner hekimlerle buluşturmuş bir firmayız. Bugün artık yaptığımız üretimlerin her bir halkasının bir araya gelerek oluşturduğu sisteme Hasvet ekosistemi diyoruz. Ekosistemimize son halka olarak eklediğimiz, Petfood yani evcil hayvan maması üretimi için kurulmuş olan bir tesiste Fi Petfood markasının lansmanı için bir aradayız. Şu anda üzerinde bulunduğumuz tesis, Türkiye’de ve Avrupa’da evcil hayvan maması üretimindeki üst düzey standartların tamamını barındıran bir tesistir. Tesis içerisindeki teknolojik donanım sadece Türkiye’nin değil Avrupa’da da standartların üzerindedir. Tesisimizdeki makine donanımı, Türkiye’de ve Avrupa’da birçok tesisin sahip olmadığı üstün özeliklere sahiptir. Tesis yapısı ve teknolojik alt yapı itibariyle dünya standartlarında olan üretim tesisinde yapılan üretim; mamanın besleyici değeri, lezzeti ve güvenilirliği gibi birçok konuları yakından etkilemektedir. Dolayısıyla veteriner hekimler tarafından kurulmuş olan Hasvet A.Ş. ‘nin Türkiye’de ilk defa veteriner hekim şirketinin evcil hayvanlar için mama üretiyor olması, veteriner hekimlikten gelen bilimselliğinin alan uzmanı akademik kadroların deneyimleri ile birleştirerek böyle güçlü alt yapısı olan fabrikada üretime dönüştürmesi evcil hayvanlar, ülke ekonomisi ve hayvan sağlığı sektörü açısından oldukça anlamlı bir gelişme” diyerek açıklamalarına devam etti. “Fabrika, kendi markasıyla 26 noktada 20’den fazla ülkede satış yapar durumda” Türkiye’de hayvan sağlığı sektöründe sahip olduğumuz güçlü altyapımız ve tecrübemizle, hocalarımızın akademik bilgi birikimi, kabul görmüş firmalardan tedarik edilen zengin hammadde içeriğiyle birleştirerek oluşturduğumuz etkinliği kanıtlanmış kaliteli formüllerle yalnızca Türkiye’de değil Avrupa ve dünyada geleceğin mama markasını oluşturmak için yola çıkmış durumdayız. Mama çeşitlerimizin yalnızca Türkiye’de faaliyet gösteren petshop raflarında ve veteriner hekimlerde değil; dünyadaki veteriner hekimlerin ve dünyadaki evcil hayvan besleyen tüm hayvanseverlerin hizmetinde olacak bir marka olması hedefini taşıyoruz. Dolayısıyla ihracat hedefimiz ve dünyadaki veteriner klinik ve hastanelerinin raflarında olma hedefimiz vardır. Dolayısıyla dünyada hayvan besleyen tüm hayvanseverlerin evinde olma hedefimiz bulunmaktadır. Hedeflerimizi gerçekleştirmek için gereken akademik kadroya ve üretim tesisine sahibiz. Akademi ve tesis gücünün birleşmesiyle beraber artık tüm dünyada üretmiş olduğumuz mamalarımızı hayvanseverler ile buluşturmuş olacağız. Yapılacak üretimin ülkeye etkisine bakıldığında ciddi bir döviz girişi, ülke için ekonomik kalkınma ve istihdam artışı oluşturacağı, Fi Petfood gibi birçok Türk markasının dolayısıyla daha çok yerli ve milli markanın dünya pazarlarında yer alacağı kanaatindeyiz” diye cümlelerine devam etti. “Tesisimiz insan gıdası standartlarında evcil hayvan gıdası üretmeye en yakın mama tesisi diyebiliriz” “Üreteceğimiz mamaların içerisinde veteriner hekimlerimiz için diyet seri mamalarımız olacak. Türkiye’de, sahip olduğumuz üstün teknoloji ile ilk defa diyet seri üretilmiş olacak” diyen Şimşek, Türkiye’de üretilmiş olan diyet seri mamaların zaten öncesinde var olduğunu, bu üretmiş oldukları mama çeşitlerinin veteriner hekimlerin medikal tedavilerine destek sağlayacağını da ifade ederek, “Evcil dostlarımızın beslenmesinin yanında hastalıkların tedavi edilmesine ve hastalıklara karşı koruyucu olarak kullanılmasına olanak sağlayacak formülasyonlara sahibiz. Bu formülasyonlar üretim tesisimizdeki güç, son teknoloji altyapı ve akademik kadromuzun sahip olduğu bilimsel bilgi birikimiyle birleştiği zaman evcil hayvanlarımız için güvenilerek tüketilebilecek olan en sağlıklı mamayı üretme hedefimizi ortaya çıkmaktadır. Böylece güvenilir ve sağlıklı mama çeşitlerimiz sayesinde evcil hayvan dostlarımızın daha uzun ve konforlu yaşaması sağlanacaktır. “İlaç üretimindeki tecrübemizi artık mamaya da taşıyacağız” Mama dışında, ilaç üretiminin de çok zor bir üretim olduğunu vurgulayan Şimşek, “Ankara Başkent Organize Sanayi ve Konya Büyükkayacık Organize Sanayi’deki 2 tane GMP üretim tesisimizde uzun zamandır veteriner ilaç üretimi yapıyoruz. Veteriner ilaç üretimindeki tecrübemizi artık mamaya da taşıyacağız. Taşıdığımız tecrübe eminiz ki mama üretiminde fark oluşturacak ve bu farkla Fi Petfood’un ürettiği her mama tanesi; bilimselliği, sağlığı, uzun ve konforlu yaşamı, meslek sevgisini ve ülke sevgisini içererek tüm evcil can dostlarımız için vazgeçilmez bir marka haline gelecektir” dedi. Şimşek son olarak, “Bundan 27 yıl önce kurulan Hasvet’imize, 10 yıl önce katılan Evet Yazılım, 8 Yıl Önce katılan Safir Cerrahi ve Travmavet, 2 yıl önce katılan Vindino, Vettalks ve Pifarma İlaç, 1 yıl önce katılan FDN İlaç, Hasvet Ratem ve Hasvet Bakü firmaları ile oluşturduğumuz büyüyen ekosistemimizin, gücüne güç katacak son halkası olan Fi Petfood markamızın lansmanı için bir aradayız. Bu vesileyle, 11 Temmuz 2021’de Anıtkabir özel defterine yazdığımız “Ülkemiz hayvan sağlığı sektörünü dünya hayvan sağlığı standartlarının üzerine çıkararak, adımızı tüm dünyaya duyurmak gayesindeyiz” sözümüze bir adım daha yaklaştığımız bugüne hepiniz hoşgeldiniz. Veteriner hekim meslektaşlarımızın ve sektördeki tüm paydaşlarımızın katkılarıyla hayata geçirdiğimiz bu büyük ideal, artık uluslararası platformlarda adını duyurmak ve ekosistemimizin tohumlarını dünyanın dört bir yanında filizlendirmek için hazır” diyerek açıklamalarını noktaladı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.