Kırkpınar Haberleri - Son Dakika Kırkpınar Haber Güncel Gelişmeler

Kırkpınar’da yaprak dökümü

Edirne’de düzenlenen tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nde 1976, 1977 ve 1978 yıllarında başpehlivan olarak altın kemerin sahibi olan Başpehlivan Aydın Demir, 81 yaşında hayata gözlerini yumdu. Demir’in uzun süredir kanser tedavisi gördüğü öğrenildi. Başpehlivan Aydın Demir Karamürsel Yeni Mezarlık’ta toprağa verildi. ACAR DA ARAMIZDAN AYRILDI Kırkpınar’ın bir başka efsanesi, yağlı güreşin önemli isimlerinden olan Bandırmalı Sabri Acar geçtiğimiz ay önce hayata veda etti. 21 Ocak 2024 tarihinde 79 yaşındayken hayatını kaybeden Bandırmalı Sabri Acar, 1979 ve 1985 yıllarında Kırkpınar Başpehlivanı oldu. Kırkpınar’da 5 defa ikinci olan Sabri Acar, son zamanlarında gözlemci, teknik danışman görevlerinde bulunduğu öğrenildi. SÜLEYMAN KAPLAN PEHLİVANA VEDA Kırkpınar çayırında güreşmiş Trakya bölgesi başpehlivanı Süleyman Kaplan da uzun süredir tedavi gördüğü hastalığa yenik düştü. Kısa bir süre önce hayatını kaybeden Kaplan, Tekirdağ’ın Çanakçı köyünde defnedildi. HABER MERKEZİ

Kırkpınar’ı öğrencilere anlatacaklar

Edirneli Altın Kemerli Fotoğraf Sanatçısı İlyas Göçmen, Edirne’de Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nin müzesinin olması gerektiğini söyledi. Göçmen, Müze açılması için elinde yeterli materyalin olduğunu belirtti. Göçmen, birçok üniversiteye giderek Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nde çektiği fotoğraflarla güreşi sevdirmeye ve anlatmaya çalışıyor. Göçmen, Kırklareli Üniversitesi tarafından düzenlenecek olan bir programda fotoğraf sanatçısı, oyuncu, Türkiye Fotoğrafçılar ve Gezi Kulübü Kurucusu Barış Kerim Cesur ile 26-28 Aralık tarihlerinde bir araya gelerek şehri fotoğraflayacaklarını ve aynı zamanda bir dizi etkinlik gerçekleştireceklerini ifade etti. “ETKİNLİĞE HERKES KATILABİLECEK” Etkinlik hakkında bilgi veren fotoğraf sanatçısı, oyuncu, Türkiye Fotoğrafçılar ve Gezi Kulübü Kurucusu Barış Kerim Cesur, İlyas Göçmen, 26-28 Aralık tarihlerinde Kırklareli Üniversitesi’nin Fotoğraf Kulübü’ne konuk olacağız. Ve bizim duayen hocamız Fotoğraf Sanatçısı İlyas Göçmen ile birlikte Kırklareli’ne gideceğiz. 26 ve 28’inde söyleşi ve panel etkinliğimiz olacak. Ayın 28’inde ise bir foto saferi düzenleyeceğiz. Düzenleyeceğimiz safariyi gerçekleştirmek için Şevket Dingiloğlu Parkı’nda buluşacağız. Buna üniversite kulüpleri, gençlik merkezleri katılacak. Bizler Edirne’deki gençlik merkezlerini de davet ettik. Etkinliğimize fotoğraf makinesi olan veya olmayan herkes katılabilecek” dedi. “ASIL HEDEFİM KIRKPINAR’I ANLATMAK” Gençlere Kırkpınar’ı anlatmak için üniversitelere gittiğini belirten Edirneli Altın Kemerli fotoğraf sanatçısı İlyas Göçmen, “Gerçekleştirilecek olan programda klasiklerimi öğrenciler ile buluşturacağım. Ben 1971’den beri Kırkpınar’ın fotoğraflarını çekiyorum. Edirne’de yapılan yağlı güreşlerinde pehlivan olunduğu zaman bütün Türkiye’nin başpehlivanı oluyorsun. Orasının atmosferi çok güzel. Benim asıl hedefim gençlere Kırkpınar’ı anlatmak. Bu yüzden birçok üniversiteye gidiyorum. Neredeyse gitmediğim yer kalmadı. Türkiye’nin birçok yerinde yağlı güreşi tanıtıyorum. Söyleşiler, konuşmalar ve sergiler yapıyorum. Bizim kültürümüzü tanıtmak çok önemli. Çünkü gençler bunu bilmiyorlar. Gençlerimize bilgileri aktarmak, eski Kırkpınar fotoğraflarını göstermek çok güzel bir his” diye konuştu. “BAKMAKLA GÖRMEK ARASINDA FARK VAR” Etkinlikte fotoğraf çekmeyi aşılamak istediklerini belirten Göçmen, “Etkinliğe fotoğraf makinesi olan veya olmayan herkes katılabilecek. Fotoğrafa merakı bizi gördükten sonra olabilir. Şu anda herkesin elinde bir fotoğraf makinesi var. Cep telefonları müthiş bir olay. Önemli olan bunu aşılamak. Bakmakla görmek arasında bir fark var. Herkes bakıyor ama göremiyor. Fotoğrafla ilgilenildiği zaman bakmayı değil görmeyi öğreniyor insanlar” ifadelerine yer verdi. “MÜZE AÇMAK İSTEDİM” Edirne’ye yağlı güreş müzesi açmak istediğini söyleyen Göçmen, “Ben bir ara Edirne’ye ‘Yağlı Güreş’ müzesi açılması için yetkililer ile görüştüm, bana ‘oyuncak müzesi’ açacaklarını söylediler. Baktım ki bana Edirne’den bir fayda olmayacak ben de vazgeçtim. Edirne’de bir müze açmak isterdim ama maalesef nasip olmadı. Benim elimde müze açmak için her şey var ve aynı zamanda, bin 400’e yakın fotoğraf makinesi ile birlikte aksesuarlar da var” dedi. “BÜTÜN ANSİKLOPEDİLERDE BEN VARIM” Sanatla uğraşmanın güzel olduğunu belirten Göçmen şöyle konuştu: “Ben fotoğraf sanatıyla ilgilenmeseydim ne olurdu? Bütün ansiklopedilerde ben varım. Fotoğraf olmasaydı benim burada ne işim vardı? Orada olamazdım. Altın kemer benim için Oscar kadar önemlidir. Dünyada altın kemerli tek fotoğrafçı benim. Bu benim için çok gurur verici. Dünyada kitabına şiirler yazılan tek insanım. Benim kitabımda 40 fotoğraf var ve 40 fotoğrafıma da 41 şiir yazıldı. O şiirler de 20 ülkede 20 dile çevrildi.” MERT ERİŞKİN

84 YIL ÖNCE KAZANDIĞI "KEMER"İ ÖZENLE KORUYOR

Hüseyin Pehlivan'ın torunu Sinan Alkaya, dedesinin, Kırkpınar'da ilk defa 1939'da Kurt Dereli Mehmet adına düzenlenen bir güreşte aldığı kemerin manevi anlamda kendileri için paha biçilmez olduğunu söyledi. Dedesine verilen kemerin o dönemde altın olmasının mümkün olmadığını belirten Alkaya, "Kurt Dereli Mehmet adına düzenlenen bir güreşte altın kemer veriliyor. Tabii ki ülke harpten çıkmış, altın olması mümkün değil kemerin. Bu da tartışılıyor, tenekeydi değildi. Teneke ya da herhangi bir metal olması bizim ve ailemiz için hiçbir zaman sorun olmadı. Biz kemerin manevi değerinden Tekirdağlı Hüseyin Pehlivan'ın torunları olmaktan çok mutluyuz. Şeref duyuyoruz." dedi. 1982 yılında dedesinin vefatının ardından babaannesiyle birlikte oturdukları apartmanda kemeri özenle sakladıklarını anlatan Alkaya, bunun bir aile geleneği haline geldiğini kaydetti. Dedesinin 84 yıl önce aldığı kemerin, ailecek erkek çocukta kalması ve saklanması yönünde karar verildiğini vurgulayan Alkaya, "Kemer ve dedemden kalan diğer belgeler babaannemdeydi. Babaannemin vefatından sonra ise kemer ve belgeleri babam devraldı. Babam vefat edince tek Alkaya soy adını taşıyan erkek torun olarak kemerin bende kalması uygun görüldü. Ben de kemeri saklıyorum. Bir oğlum var. Benden sonra ona ondan sonrada ailesi kemeri saklayacak." diye konuştu. Sakladıkları kemeri gördükçe gururlandıklarını aktaran Alkaya, Tekirdağlı Hüseyin pehlivanın kemerinin kendilerinde olmasından dolayı mutlu olduklarını belirtti. Sinan Alkaya'nın eşi Funda Alkaya da Tekirdağlı pehlivan Hüseyin'in gelini olmaktan gurur duyduğunu belirtti. Tekirdağlı Hüseyin pehlivanı tanımanın çok güzel bir duygu olduğunu aktaran Alkaya, insanların kemeri merak ettiğini hatta bazı kişilerin kemeri gelip görmek istediğini de dile getirdi. - "Kurtdereli kemeri" Kırkpınar'da ilk kemer uygulaması, Kurtdereli Mehmet Pehlivan'ın vefatı üzerine, 1939 yılında Beden Terbiyesi Genel Müdürlüğü’nün başpehlivanlığı kazanacak olan güreşçiye bir sene kalmak üzere bir "Kurtdereli kemeri" verilmesi ile başladı. Kemeri 1939, 1940 ve 1941 yıllarında başpehlivan olan Tekirdağlı Pehlivan Hüseyin Alkaya aldı. - Hüseyin Pehlivan Hüseyin Alkaya, 1908 yılında Bulgaristan'ın Kırcaali kentine bağlı Alkaya köyünde doğdu, 14 yaşındayken ailesiyle Tekirdağ'a göç etti. Ailesi, köylerinin ismini soyadı olarak aldı. Ağabeylerinden özenerek başladığı güreşte kısa sürede adını duyurmaya başlayan Hüseyin Pehlivan, Kırkpınar'da namına nam kattı. 1935-1942 yıllarında Kırkpınar'da kesintisiz başpehlivan unvanı aldı. Yurdun dört bir yanında güreş müsabakalarında adını duyuran Hüseyin Alkaya, yurt dışında da güreşlerdeki başarısıyla nam yaptı. Alkaya, 74 yaşında Tekirdağ'da yaşamını yitirdi.

KIRKPINAR’IN UNUTULANLARINI ANLATTI

Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nde çektiği fotoğraflarla bilinen fotoğraf sanatçısı Sinan Alışkan, yerel tarih araştırmacısı Cengiz Bulut tarafından eski bir çeyiz sandığında bulunan 1966 yılına ait Kırkpınar Şenlikleri posteri ile ilgili açıklamalarda bulundu. Alışkan, 1966 yılında düzenlenen Tarihi Kırkpınar Şenlikleri’nin programına dikkat çekerek; şenliklerin günümüze göre programı kapsamının daha geniş olduğunu söyledi. Kırkpınar Şenlikleri’nin geçmişte defile, folklor gösterileri ve çeşitli yarışmalar ile düzenlendiğini belirten Alışkan, programda bulunan Yoğurt Bayramı ile ilgili de bilgi verdi. “YOĞURT BAYRAMI YARIŞMAYDI” Alışkan, 1966 yılında Tarihi Kırkpınar Şenlikleri programında bulunan Yoğurt Bayramı’nın, yoğurt yeme yarışması olduğunu açıkladı. Alışkan, 1958 yılından günümüze kadar Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri’ni takip ettiğini söyleyerek; “Kırkpınar’ı uzun yıllardır takip ediyorum ve arşivini tutuyorum. Kırkpınar’da yoğurt yarışması yapıldığını hatırlıyorum. O günlerde Erdoğan’ın parkı denilen, günümüzde Meydan Kafe olan işletmenin bulunduğu yerde yoğurt yarışmaları yapılırdı. Hatta Edirneli gazetecilerden Bülent Ayan ile İstanbul’dan Kırkpınar’a gelen bir arkadaşımın yoğurt yarışmasında fotoğraflarını çekmiştim. Yoğurt yarışmasında 2 kişiyi karşı karşıya getiriyorlardı. 2 yarışmacıya birer kaşık vererek gözlerini bağlıyorlardı. Yarışmacılar da masanın üzerinde bulunan yoğurdu birbirlerine yedirmeye çalışıyorlardı. Böylece ortaya eğlenceli görüntüler çıkıyordu. Yoğurt Bayramı, böyle bir yarışmaydı. Rakibinin ağzını bulup yoğurt yediren yarışmayı kazanıyordu. Ödül olarak da kazananın günlük ihtiyacı karşılanırdı” ifadelerini kullandı. “BİRÇOK YARIŞMA GÜNÜMÜZE ULAŞAMADI” Geçmişte Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nde düzenlenen birçok etkinliğin ve yarışmanın günümüze ulaşamadığını beliten Alışkan; “Yoğurt yeme yarışması da bunlardan oldu. Bu yarışmayı, Edirne Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı yönetiyordu. Böyle bir yoğurt yeme yarışması yapılıyordu. Günümüzde at yarışları, güzellik yarışması, gürbüz çocuk yarışması, yemek yarışması da yapılmıyor. O günlerde Ankara ve İstanbul’da defile düzenleyen dernekler, Kırkpınar’da da defile düzenliyordu” dedi. “HEPSİ TARİH OLDU” Hudut Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni, gazeteci Bülent Ayan da Alışkan’ın yoğurt yeme yarışması ile ilgili ifadelerini doğruladı. Ayan, Kırkpınar Şenlikleri’nde yoğurt yeme yarışmasına katıldığını belirterek; “Sinan Alışkan da yarışmada fotoğrafımı çekip bana iletmişti. O zamanlar Kırkpınar’da yoğurt yeme yarışması, güzellik yarışması, gürbüz çocuk yarışması gibi yarışmalar yapılıyordu. Fakat daha sonra hepsi tarih oldu” sözlerine yer verdi. UĞUR AKAGÜNDÜZ

SANDIKTAN ÇIKAN KIRKPINAR TARİHİ

Edirne’de yerel tarih araştırmacısı Cengiz Bulut, kent tarihine ait çeşitli belgeleri koleksiyonuna eklerken, geçtiğimiz günlerde yeni bir yakın tarih belgesi ile karşılaştı. Bulut, Edirne’de bir aileden aldığı eski çeyiz sandığının içinde 13-19 Haziran 1966 yılında düzenlenen Tarihi Kırkpınar Şenlikleri’ne ait poster ile karşılaştı. 57 yıldır eski bir çeyiz sandığının tabanında tutulan Tarihi Kırkpınar Şenlikleri posterde, şenliklerin 13-19 Haziran tarihleri arasındaki programı, Adalı Halil ile Kurtdereli Mehmet pehlivanların fotoğrafı, yağlı güreşlerin boylarına verilecek ödüller ile at yarışlarının ödüllerinin olması dikkat çekti. YOĞURT BAYRAMI VE CAZ KONSERİ VAR Posterdeki şenliklerin programına göre; ilk gün olan 13 Haziran Pazartesi saat 14.30’da açılış merasimi ve halk türküleri konseri, 14 Haziran Salı günü resim ve mahalli el işleri sergisi, folklor gösterileri ve at yarışları, 15 Haziran Çarşamba günü yoğurt bayramı, moda, defile ve caz, 16 Haziran Perşembe günü turizm kervanı, futbol maçı, folklor gösterileri, 17 Haziran Cuma günü yağlı güreşlerin açılışı, tarihi kına gecesi ve düğün, Bulgar ekibini folklor gösterisi, 18 Haziran Cumartesi günü yağlı güreşler, konser, balo, folklor, 19 Haziran Pazar günü de final güreşleri, başpehlivan güreşleri ve kapanış programına yer veriliyor. PEHLİVANLARIN ÖDÜLLERİ YER ALIYOR Edirne ve Kırkpınar tarihi için belge niteliğinde olan posterde derece alan her güreşçiye ve centilmen güreşçiye madalya verileceği belirtilirken; başpehlivanlık birincisine 2 bin TL, ikincisine bin TL, üçüncüsüne 800 TL, dördüncüsüne 600 TL, beşincisine 500 TL ve altıncısına 400 TL ödül verileceğinin yanı sıra başaltı, büyük orta, küçük orta, deste büyük boy, deste orta boy ve deste küçük boyda güreşen pehlivanların para ödüllerine de yer veriliyor. 5 AYRI AT YARIŞI PROGRAMI BULUNUYOR Posterde güreşlerin yanı sıra at yarışları ödülleri de açıklanıyor. Bin metre Dilaver Bey koşusu, 2 bin metre Mimar Sinan koşusu, 300 metre Murad-ı Hüdavendigar koşusu, bin 200 metre valilik koşusu ve 2 bin 400 metre Kırkpınar koşusunda dereceye girenlere verilecek ödülleri de posterde yer alıyor. Edirne Belediye tarafından hazırlanan posterde ayrıca Kırkpınar Yağlı Güreşleri’ne katılacak pehlivanlar ile at yarışlarına katılacak jokeyler için de uyarılar bulunuyor. UĞUR AKAGÜNDÜZ

ANKETTE TRİBÜN YETERSİZLİĞİ DİKKAT ÇEKTİ

Edirne Kent Kültürü ve Bilincini Geliştirme Merkezi Derneği tarafından güreşseverlerin memnuniyeti ölçmek ve değerlendirmek amacıyla "662. Kırkpınar Yağlı Güreşleri Festivali Değerlendirme Anketi" hazırlandı. Sosyal medya üzerinden duyurularak dijital ortamda katılımcılara açılan 20 soruluk ankete 37 şehirden 335 güreşsever katıldı. Anket sonuçları, derneğin web sitesinde yayınlandı. Dernek Başkanı Ender Bilar, güreşseverlerin memnuniyetlerini ölçmek amacıyla ulusal bir anket çalışması yaptıklarını söyledi. Bilar, katılım sonucundaki değerlendirmeleri incelediklerinde Kırkpınar Yağlı Güreşleri'nde güreşseverlerin yaşadığı sorunların en önemlisinin tribünlerden kaynaklandığını gördüklerini belirtti. Edirne Belediye Başkanlığı ile Gençlik ve Spor Bakanlığı arasında daha önce tribünlerin yenilenmesi için imzalanan protokolün hayata geçirilemediğini ifade eden Bilar, "Kırkpınar Yağlı Güreşlerine artan sayıda pehlivanın ve güreşseverin katılımı sonucu tribünlerin kapasitesi bu yoğun talebi karşılayamaz oluyor. Tabii ki güreşseverler de bu eksikliklerden dolayı sorunlar yaşıyor ve bu sorunları da düzenlemiş olduğumuz ankette açıkça belirtmişler." dedi. Bilar, katılımcıların ankette özellikle tribünlerin düzensizliği ve oturacakları yeri bulmada zorluk çektikleri iddialarına yer verdiğini dile getirdi. Türkiye'nin dört bir yanından güreşseverin geldiği Kırkpınar'ın sorunlarının çözümü konusunda Edirne'deki kurum ve kuruluşların gerekli çalışmaları yapması gerektiğini anlatan Bilar, şunları kaydetti: "Bu anket kapsamında gördüğümüz şu ki Türkiye Geleneksel Güreşler Federasyonunun kurulması güreşseverler arasında bir umut oluşturmuş. Güreşseverler bu federasyonun çalışmasından bayağı umutlu ve iyimser. Edirneli olarak Federasyon, Belediye Başkanlığı, Bakanlık, Kırkpınar ağamız ve siyasilerimizin desteğiyle en kısa zamanda bu tribünlerin iyileştirilerek projelendirilmiş şekliyle burada yerini almasını umut ediyorum çünkü 663. Kırkpınar Yağlı Güreşlerin Festivalinin daha başka bir anlamı var. Burada seneye 100. yılını kutlayacağız. Bu da Edirne için, Kırkpınar için ayrı bir anlam taşıyor. Yani 100 yıllık bir tarihi de Kırkpınar Yağlı Güreşleri'nin Er Meydanı olarak Sarayiçi'nde geride bırakmış olacağız. Belki hükümetimiz, devletimiz bu konuda desteğini vererek bu tribünlerin bir an önce yenilenmesini gerçekleştirebilir." Bilar, ankete katılanların yüzde 13,2'sinin "Nerede konakladınız?" sorusuna "çadırda" cevabını verdiğini, Sarayiçi'nde güreşseverler için çadır kurma alanları ve otoparkların olması gerektiğini söyledi. Kırkpınar'ın, Edirne Belediyesi ve Kırkpınar Ağası'nın maddi gücü yerine sponsorlar eliyle düzenlenmesinin, organizasyonun vizyonunu artıracağını belirten Bilar, "Sayın Belediye Başkanımızla da bu konuları görüştük ve kendisi de iyileştirme konularına açık. Edirne Valiliğine, Kırkpınar Ağa'mıza ve Federasyonumuza da bu raporlarımızı gönderdik. Umut ediyorum ki 663. Kırkpınar Yağlı Güreşleri, bu eksikliklerini gidererek, güreşseverleri mutlu edecek bir şekilde 100. yılını yine Sarayiçi'nde güreşseverlerle buluşarak gerçekleştirir." diye konuştu.

663. KIRKPINAR’IN TARİHİ BELLİ OLDU

Edirne Belediyesi, UNESCO Somut Olmayan Kültür Mirası Listesi'nde yer alan Kırkpınar Yağlı Güreşleri’ne bir kez daha ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. Yeni sistemle ilk kez güreşseverlerle buluşacak olan ve heyecanla beklenen 663. Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nin tarihi ise belli oldu. Edirne Belediye Encümeni’nin aldığı karar doğrultusunda 663. Kırkpınar Yağlı Güreşleri Festivali 1 Temmuz– 7 Temmuz 2024 tarihleri arasında düzenlenecek. EN İYİLER GÜREŞEBİLECEK Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nin ise 5-6-7 Temmuz tarihlerinde Sarayiçi Er Meydanı’nda gerçekleştirileceğini belirten Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan “Her pehlivanın en büyük hayali, en büyük hedefi Kırkpınar’da güreşmek, dualı çayırda mücadele etmek. Ancak 663. Kırkpınar itibariyle her zembilini kapan Kırkpınar’da güreşemeyecek. Bu yıl başlanan yağlı güreş liginde 13 boyda en iyi puanı alan 64 pehlivan, başpehlivanlık güreşlerinde ise 32 pehlivan katılabilecek. Önümüzdeki yıl 663. Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nde toplamda 864 pehlivan 14 boyda dualı çayıra çıkıp, güreşecek. İşte bu değişim güreşin seyir zevkini daha da artıracak. Özlenen kıran kırana güreşler, dualı çayırda yeniden bizlerle buluşacak” dedi. “ROTANIZ EDİRNE OLSUN” Daha nitelikli, kaliteli, seyir zevki yüksek ve gelenekselliğine daha yakın kıran kırana bir Kırkpınar izlemek isteyen herkesi 663. Kırkpınar Yağlı Güreşleri’ne davet eden Gürkan, “663. Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nin tarihlerini belirledik. Bizler, 1 Temmuz– 7 Temmuz 2024 tarihleri arasında şehir içi ve şehir dışında birçok misafire ev sahipliği yapmaya hazırlanırken sizler de o tarihlerde rotanızı Edirne olarak belirleyin. 663. Kırkpınar’a, bu tarihi anlara tanıklık etmek isteyen herkesi Edirne’mize bekliyoruz” diye konuştu. HABER MERKEZİ

PEHLİVANLARA ALTIN KEMER JESTİ

Kırkpınar başpehlivanları 662. Tarihî Kırkpınar Yağlı Güreşleri öncesinde Trakya Üniversitesine özel bir ziyaret gerçekleştirdi. Yavuz Sönmez eşliğinde Trakya Üniversitesi’nde öğrenim gören başpehlivanlardan Nedim Gürel, Semih Turgut ve Tanju Gemici, özel kontenjanlarla Türkiye’de pehlivanlara yükseköğretimin kapılarını açan Trakya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu’na tarihî miras Kırkpınar’a ve ömrünü ata sporuna adamış pehlivanlara verdiği desteklerden ötürü sembolik altın kemer takdim etti. Türkiye Üniversite Sporları Federasyonu Başkanı Prof. Dr. Mehmet Günay, Trakya Üniversitesi Genel Sekreter Yardımcısı Ahmet Sezgin, Güreş Federasyonu MHK Sekreteri Metin Şenel, kule hakemleri Ekrem Yavuz ve Sezgin Yüksel ile güreş eğitmeni Ali İmamoğlu’nun da bulunduğu ziyarette pehlivanlara teşekkür eden Rektör Tabakoğlu, yaptığı konuşmada şunları söyledi: “KIRKPINAR BÜYÜK BİR HAZİNE” “Türk’ün gücünün kaynağı ve içinde barındırdığı tüm değerlerle maddi ve manevi olarak büyük bir hazine olan Kırkpınar’ın sizin gibi üstün yeteneklere ve cesarete sahip olan sporcuları ile bir arada olmak, benim için büyük bir mutluluk. Sizlerin nazik hediyesi olan bu kemer, sadece bir sembol değil; aynı zamanda sizlerin güreş dünyasındaki başarılarınızı temsil eden bir eser niteliğinde. Her biriniz, güreş sahasında sergilediğiniz üstün performanslarla bizlere ilham verdiniz. Cesaretiniz, disiplininiz, mücadele ruhunuz ve Ata sporumuza bağlılığınızla gençlere rol model oldunuz. Türk’ün ata sporu yağlı güreşimizi yaşattığınız için hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Allah hepinizin yolunu açık etsin. ” Bünyesindeki Kırkpınar Değerleri Araştırma ve Uygulama Merkezi ile Tarihi Kırkpınar’a sportif ve kültürel desteğin yanı sıra bilimsel ve akademik anlamda da destek veren Trakya Üniversitesi adına 662’nci randevuda toplam 26 pehlivan güreşti. HABER MERKEZİ

TAŞ: ''PSİKOLOJİK OLARAK ZORLANDIM''

Edirne'de 2022 yılında 661'incisi düzenlenen tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri'nin başpehlivanı Mustafa Taş, 662'nci Kırkpınar Yağlı Güreşleri'nde güreşseverlerden gördüğü tepki ile ilgili açıklama yaptı. Taş, sosyal medya hesabından yaptığı yazılı açıklamada, Er Meydanı'nda hak etmediği tezahürata maruz kaldığını söyleyerek; "Öncelikle 662. Tarihi Kırkpınar Yağlı Pehlivan Güreşleri şampiyonu Yusuf Can Zeybek kardeşimi cani gönülden kutluyorum. Tüm sene büyük emek göstererek çalıştım. Tek hedefim ailemin ve tüm güreş severlerin önünde altın kemeri alabilmekti. Ama ne yazık ki sahaya adım attığım her an hak etmediğim tezahürata maruz kaldım. Dik durmaya çalışsam da psikolojik olarak çok zorlandım. Seyircimize kızmıyor, kırılmıyorum. Sadece; tek bir hatamın bile olmadığı bir konuda durumun bu raddeye gelmesine sebep olan herkesi elini vicdanına koymaya davet ediyorum. Ben yine daimi hedefim için çalışmaya devam ediyorum. Saygılarımla" ifadelerini kullandı. Taş, 2022 yılı Kırkpınar Başpehlivanı Cengizhan Şimşek'in derecesi, doping havuzunda olmasına rağmen istenilen sürelerde adres bildirimlerini yapmaması nedeniyle Türkiye Geleneksel Güreşler Federasyonu tarafından geri alınmasının ardından başpehlivan ilan edilmişti. Taş, 662'nci tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri'nde ise güreşseverlerin olumsuz tezahüratları ile karşı karşıya kalarak, ikinci tur müsabakalarında rakibi Yusuf Can Zeybek'e yenildi ve altın kemere veda etti. Uğur AKAGÜNDÜZ