Hava Durumu

#Öğretmen

Batı Ekspres - Edirne'nin Haber Sitesi - Öğretmen haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Öğretmen haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Trakya’nın Yıldızları Bu Kitapta Haber

Trakya’nın Yıldızları Bu Kitapta

Trakya’nın kültürel mirasına kalıcı bir katkı sunmayı amaçlayan “Trakya’nın Yıldızları” adlı eser, Dr. Türkolog Sibel Çelikel’in editörlüğünde okurla buluştu. Hem akademik, hem de duygusal içerikleri bir araya getiren kitap, Trakya temalı anılar, göç hikâyeleri, efsaneler, araştırmalar ve edebi metinleri aynı çatı altında topluyor. Kitapta, Trakya üzerine çalışmalarıyla bilinen araştırmacı, tarihçi, öğretmen ve akademisyenlerin yanı sıra genç kalemler de ilk eserlerini yayınlama fırsatı buldu. Böylece bölgenin hafızasına dair çok sesli bir seçki ortaya çıktı. İŞTE TRAKYALI YAZAR KADROSU Eserin ikinci baskıya ulaşmasında katkı sunan geniş yazar kadrosu ise şu isimlerden oluşuyor: “Alaeddin İkican, Ali Arslan, Ali Yurtseven, Çağla Demirbilek, Dr. Dilek Bayraktar, Elif İpek Bilek, Hale Aşkın, Hayri Varol, Işık Sındırgılı, İbrahim Koser, Levent Duran, Maksut Dönmez, Melisa Özbek Kor, Mustafa Aydınlı, Mustafa Kurtçu, Oya Çetin, Dr. Oya Gönen, Salah Ünsaler, Dr. Sevcan Mutlu Berker, Sevdiye Yeşil Dezcan, Dr. Sibel Çelikel, Sibel Kocaman, Şevval Şengil, Uğur Yavuz, Umut Çetinbaş, Dr. Umut Soysal, Umut Süzgen, Yasemen Altay Görür, Yaşar Avcı, Zekeriya Öztemur, Zeki Açıș ve Züleyha Ekici” Kitabın tanıtımı, Toplumsal Araştırmalar, Kültür ve Sanat İçin Vakıf (TAKSAV) Edirne İl Temsilciliği salonunda düzenlenen etkinlikle gerçekleşti. Programa eserin yazarlarından şair Umut Süzgen, yazar Züleyha Ekici ve eserin editörü Dr. Türkolog Sibel Çelikel katıldı. HİLAL PEKER

Sınıf Duvarlarını Aşan Öğretmen: “Metin Serrin” Haber

Sınıf Duvarlarını Aşan Öğretmen: “Metin Serrin”

Süleymanpaşa ilçesindeki Ertuğrul İlkokulu’nda görev yapan 1-A sınıf öğretmeni Metin Serrin, eğitimi sınıf duvarlarının ötesine taşıyor. Öğrenci merkezli ve etkinlik temelli yaklaşımıyla çocuklara öğrenmeyi sevdiren Serrin, 24 Kasım Öğretmenler Günü kutladığımız bu günlerde eğitime adanmış yüreğiyle hem öğrencilerine hem de velilere ilham kaynağı oluyor. Okulda sadece akademik başarıya değil, öğrencilerin fiziksel, sosyal ve kültürel gelişimine de odaklanan Metin Öğretmen, eğitim anlayışıyla hem miniklerden hem velilerden tam not alıyor. Öğretmenin girişimleriyle tamamen ücretsiz olarak yürütülen yüzme, tenis, halk oyunları ve kültürel ve sosyal geziler, öğrencilere çok yönlü bir öğrenme ortamı sunuyor. Böylece öğrenciler yalnızca öğrenmekle kalmıyor, hayatı da deneyimliyor. Öğrencilerini Çarşamba günleri tenis kortuna, Cuma günleri yüzme havuzuna götüren Metin Öğretmen, halk oyunları kurslarını okul bahçesinde kendi girişimleriyle yürütüyor. Ayrıca öğrencilerine tarih ve kültür bilinci kazandırmak amacıyla düzenlediği kültürel geziler de büyük ilgi görüyor. Bu kapsamda sınıf, bu yıl ilk kez Çanakkale Gelibolu Şehitliği’ni ziyaret ederek hem anlamlı hem de duygusal bir deneyim yaşattı. Zonguldak’ta 20 yıl öğretmenlik yaptıktan sonra Tekirdağ’a tayin olan sınıf öğretmeni Metin Serrin, sınıf duvarlarını aşan eğitim anlayışı ile herkesin takdirini topluyor. Her öğrencisiyle yakından ilgilendiğini ifade eden Serrin Eğitim anlayışını şöyle anlattı: “Her öğrencimin gelişimini yakından takip edebiliyorum. Akademik derslerin yanında sosyal etkinliklerle özgüven ve sorumluluk bilinci kazandırmayı amaçlıyorum. Çocuklarımız sadece ders değil, hayat öğreniyor. Amacımız bilgiyle birlikte deneyim kazandırmak. Spor, sanat ve gezi etkinlikleriyle öğrencilerimizin ufkunu açıyoruz. Tüm projeler gönüllülük ve dayanışma içinde yürütülüyor. Eğitim her yerde yapılır. En iyi öğretmen anne ve babadır. Çünkü onlar her gün bir şey öğretiyor. Onun için eğitimi bir yere sıkıştırmak doğru olmaz” Rıfat Ilgaz’ın ölümsüz eseri Hababam Sınıfı, 1977 yılında Hababam Sınıfı Tatilde adıyla beyazperdeye uyarlandığında, Mahmut Hoca’nın (Münir Özkul) “Eğitim, yalnızca dört duvar arasında yapılan bir iş değildir” sözü hafızalara kazınmıştı. O sahnede Mahmut Hoca, eğitimin sadece sınıfta değil, hayatın her alanında devam ettiğini vurguladı. Bugün, Süleymanpaşa ilçesindeki Ertuğrul İlkokulu’nda görev yapan sınıf öğretmeni Metin Serrin de aynı inançla hareket ediyor. Tıpkı Mahmut Hoca gibi, öğrencilerine gerçek eğitimin sadece okulda, sırada ya da kitapta değil; hayatta, davranışlarda, insan ilişkilerinde ve sorumluluk bilincinde olduğunu anlatıyor. Metin Hoca şöyle diyor: “Okul, sadece ders öğrenme yeri değil; insan olmayı öğrenme yeridir. Eğitim, sadece kitapla, defterle olmaz. Eğitim, insanın kendini tanımasıyla başlar. Saygıyı, sevgiyi, dürüstlüğü öğrenmeden hiçbiriniz gerçek anlamda ‘okumuş insan’ olamayız. Hayat, okulun dışında da devam ediyor.” Veliler de Metin Serrin’in duvarları aşan eğitim modelinden oldukça memnun. İki çocuğu Ertuğrul İlkokulunda öğrenim gören Filiz Soput, duygularını şu sözlerle ifade ediyor: “Oğlum sabah erkenden kalkıyor, ‘Bugün hangi etkinlik var?’ diye soruyor. Devlet okulunda böyle bir heyecan görmek çok güzel. Öğretmenimizin sıradan bir eğitim anlayışı yok; bunu hem biz hem çocuklarımız hissediyor.” Sınıf velilerinden, sınıf annesi Gülsüm Allahkurtardı ise şunları söylüyor: “Veliler ile öğretmen arasında güçlü bir iletişim var. Küçük sınıflar sayesinde her çocuk daha görünür. Kurslar ve kültürel etkinliklerle desteklenen bir eğitim anlayışıyla devlet okulunda özel okul kalitesinde eğitim alıyoruz. Bunu öğretmenimizin özverili yaklaşımına borçluyuz.” Metin Öğretmen’in çok yönlü eğitim anlayışını değerlendiren yabancı uyruklu velilerden Ukrayna vatandaşı Viktorya Glebova, oğlu Vlad’ın öğretmenini çok sevdiğini belirtiyor. Glebova, “Oğlum yabancı kökenli olmasına rağmen okulda kendini hiç yabancı hissetmiyor. Her harfte sabır, her cümlede emek, her başarıda öğretmenin izi vardır. Vlad’ın gözlerindeki merak kıvılcımını fark edip onu bilgiyle beslendiğini görmek harika bir duygu. Metin hocam, her öğrencisinde bir cevher gören gerçek bir eğitimci” şeklinde konuşuyor. HABER MERKEZİ

Öğretmenler Olası Afetlerde Hayat Kurtarmaya Hazırlanıyor Haber

Öğretmenler Olası Afetlerde Hayat Kurtarmaya Hazırlanıyor

Edirne'de AKUB üyesi 117 öğretmen, derslerin ardından olası afetlerde arama kurtarma faaliyetlerinde yer almak için tatbikat ve çeşitli eğitimlere katılıyor. Edirne MEB AKUB ekibi lideri Serhat Üretmen, ekibin afetlere hazırlıklı olması için tatbikat ve eğitimlerin sürdürüldüğünü söyledi. Okullarda veli, öğrenci ve öğretmenlere afet farkındalığı eğitimi de verdiklerini belirten Üretmen, "Özellikle öğrencilerimize bölgesel afetlerin çeşitlerini, afet öncesi, afet sırası ve afet sonrası neler yapılması gerektiğini de anlatıyoruz. Afetlere karşı hazır hale gelmelerini sağlıyoruz." dedi. Kahramanmaraş ve Hatay'da deprem bölgelerinde de görev yapan öğretmenlerin, sadece sınıfta olmadığını, sahada aktif yer aldığını vurgulayan Üretmen, şöyle konuştu: "MEB AKUB ekibi, yaptıklarıyla öğretmenlerin insanlara her türlü konuda yardımcı olabileceğini gösteriyor. 81 ilimizde meslektaşlarımızdan oluşan ekipler, yaptığı çalışmalarla sahada, alanda, sınıflarda milli eğitim alanında olduğu gibi diğer alanlarda da başarılı şekilde faaliyetlerini sürdürüyor. Ayrıca 26 Kasım'da da olası İstanbul depremine hazırlık kapsamında Adalar Merkezli Büyük İstanbul Tatbikatı'na katılacağız. Hepimiz AFAD gönüllüsüyüz ve AFAD ile işbirliği içerisinde çalışarak insanların hayatına dokunmaya devam ediyoruz." - "Bu görevi yerine getirmek gurur verici" Selimiye Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi coğrafya öğretmeni Tülay Yıldız da deprem bölgelerinde arama kurtarma çalışmalarına katıldığını ve ekipte lojistik uzmanı olarak görev yaptığını belirtti. Coğrafya öğretmeni olarak müfredat kapsamında derslerde deprem konusunu da işlediğini bildiren Yıldız, "Bu konu öyle bir konu ki insana temasla başlıyor. Öğretmenlik zaten insana dokunmak anlamı taşıyor. Arama kurtarma ekibinde bu görevi yerine getirmek gurur verici. Öğretmen olmanın yanı sıra dersler dışında deprem farkındalığı yaratmak, duyarlılıkları uyandırmak ve bilinç oluşturmak adına deneyimlerimi aktarıyorum." dedi. Edirne 2. Bayezid Özel Eğitim ve Uygulama Okulu Müdürü Gökhan Eren ise deprem bölgesinde çok sayıda insanı enkazdan sağ çıkardıklarını anlattı. Arama kurtarma faaliyetinde unutamadıkları ve etkilendikleri olayların olduğunu belirten Eren, şunları kaydetti: "Edirne Ticaret Borsası İlkokulu Müdür Yardımcısı merhum Gülen Ceripoğlu da Kahramanmaraş merkezli depreme Hatay'ın İskenderun ilçesinde ailesinin yanında yakalanmıştı. Depremin ardından görev yerimiz İskenderun'du, kendisini tanıyorduk, meslektaşımızı ailesinin yıkılan evinin enkazından çıkardık. Bu bizi çok etkilemişti. Aynı gün başka bir vatandaşımızı da enkazdan sağ çıkardık. Aynı gün içerisinde hem üzüntüyü hem de sevinci yaşadık. Bir öğretmen olarak bu alanda da insanların hayatlarına dokunmak gurur verici bir duygu." - "Birilerinin hayatına dokunmak istedik" Serhat Borsa İstanbul Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi tarih öğretmeni Nihan Akın Filiz, hem öğretmen hem de MEB AKUB üyesi olmaktan gurur duyduğunu dile getirdi. İnsanlara yardım etmenin "dünyanın en güzel hissi" olduğunu belirten Filiz, şöyle devam etti: "Öğretmen olarak eğitim öğretim faaliyeti sürdürüyoruz ama bu ekipte insanlara dokunmanın, onlara yardımcı olmanın ve onları kurtarmanın mutluluğunu yaşadık. Arama kurtarmanın yanı sıra vatandaşlarımızı iyileştirme faaliyetlerine katıldık. Öğrencilere çadırlarda eğitim öğretim, psikolojik destek faaliyeti sağladık. Şu anda da faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Tatbikatlar ve eğitimler yapıyoruz." Edirne Kırkpınar Ağası Alper Yazoğlu Ortaokulu bilişim öğretmeni Hatice Acar da deprem bölgesinde yardım ettikleri vatandaşlarla görüşmeyi sürdürdüklerini söyledi. Mutlu anların yanı sıra üzücü olaylara şahitlik ettiklerini anlatan Acar, "Deprem bölgesinde bir şeyin ucundan tutmak istedik, birilerinin hayatına dokunmak istedik. AFAD gönüllüsüydük, 6 Şubat vesilesiyle MEB AKUB üyesi de olduk. Öğretmenliğin verdiği vazifeyle insanların hayatına dokunmaya devam ediyoruz." ifadelerini kullandı.

Edirne Çocuk Hakları Derneği’nden Tepki: “Öğretmenime Dokunma” Haber

Edirne Çocuk Hakları Derneği’nden Tepki: “Öğretmenime Dokunma”

Edirne Çocuk Hakları Derneği, 8 Nisan 2025 tarihinde proje okullarına yapılan öğretmen görevlendirmelerine yönelik yazılı bir açıklama yayımlayarak karara sert tepki gösterdi. Dernek, alınan kararla birçok öğretmenin mevcut görev yerlerinden uzaklaştırıldığını, bunun yalnızca öğretmenleri değil, öğrencileri de derinden etkilediğini vurguladı. Açıklamada, proje okullarındaki mevcut öğretmenlerin büyük çoğunluğunun görev yerlerinin değiştirildiği ve öğretmenlerin ya başka okullara gönderileceği ya da İl emrinde havuzda bekletileceği belirtildi. Bu durumun, yıllardır görev yaptığı okullarda kurumsal kültürü oluşturan ve sürdüren öğretmenleri sistem dışına ittiği ifade edildi. Edirne Çocuk Hakları Derneği Başkanı Av. Nebahat Çavuş yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi: “8 Nisan 2025'te proje okullarına yapılan görevlendirmelerle mevcut öğretmenlerin büyük çoğunluğunun okullarla ilişkisi kesildi. Öğretmenler başka okullara gitmek zorunda kalacak ya da İl emrinde havuzda olacaklar. Ülkemizde demokrasi ve adaletin yara aldığı bir dönemde, bu kararla bir darbe de eğitim sistemimize, ülkemizin köklü liselerine indirilmeye çalışılıyor. Okullarımızda yıllarca görev yapmış, kurum kültürüne hâkim, o kültürü kuran ve yaşatan emektar öğretmenlerimiz, sistematik biçimde kurumlardan uzaklaştırılıyor.  Liyakatin, kıdemin dikkate alınmadığı, okullarda yıllar boyunca geliştirilen kurumsal kültürü yok etmeye yönelik bu işlemler sadece öğretmenleri etkilemiyor; dönem sonuna, hayatlarını etkileyecek sınavlara birkaç ay kala aniden öğretmenlerinden koparılan çocuklarımızı da etkiliyor. Çocuklarımızın okullarına, eğitim yuvalarına aidiyet hissini ve güven duygularını zedeleyen bu uygulamanın her alanda olduğu gibi eğitimde de bir ters yüz etme çabasına yönelik olduğunu düşünmeden edemiyoruz. Objektif ve adil olmayan yönetmeliklerle yapılan hiçbir işlem hukuk ilkelerine uygun olamaz. Çocuklarımızın öğretmenlerine reva görülen bu haksız uygulamayı kabul etmiyoruz. Eğitimde adaletin, şeffaflığın ve liyakatin esas alınması gerektiğini düşünüyor; alınan kararların yeniden değerlendirilerek iptal edilmesini talep ediyoruz.” HABER MERKEZİ

Öğretmenlik Mesleği Kanunu Teklifi TBMM Genel Kurulunda Kabul Edildi Haber

Öğretmenlik Mesleği Kanunu Teklifi TBMM Genel Kurulunda Kabul Edildi

TBMM Genel Kurulunda kabul edilen Öğretmenlik Mesleği Kanunu'na göre, Milli Eğitim Bakanlığı, Milli Eğitim Akademisi hizmet birimlerinde görevlendirmek ve Akademinin eğitim faaliyetlerini yürütmek üzere Devlet Memurları Kanunu'nun ilgili maddesi çerçevesinde eğitim personeli istihdam edebilecek. Kamu kurum ve kuruluşlarının kadrolarında söz konusu kanuna tabi kadrolar ile Yükseköğretim Personel Kanunu'na tabi öğretim elemanı kadrolarında bulunanların bu düzenleme kapsamında sözleşmeli personel pozisyonlarında istihdam edilmesi halinde kadrolarıyla ilişikleri kesilecek. Önceki kurumlarına dönen kişilerin Akademide geçen hizmetleri kazanılmış hak aylık derece ve kademelerinde değerlendirilecek ve bunların Akademide geçen süreleri diğer özlük işlemleri bakımından kendi kurumlarında geçmiş sayılacak. Bu personele sözleşmenin feshi durumunda iş sonu tazminatı ödenmeyecek ve bunların Akademide sözleşmeli personel pozisyonunda geçen süreleri emeklilik ikramiyesinin hesabında dikkate alınacak. Bu kapsamda istihdam edilenlerden, sözleşmeli personel pozisyonunda iken emekliye ayrılanların veya vefat edenlerin sözleşmeli personel pozisyonuna atanmadan önceki kadrolarında ilgili düzenleme kapsamında geçen sürelerine emekli ikramiyesi ödenmeyecek ve bu süreler ödenecek iş sonu tazminatının hesabında dikkate alınacak. Düzenleme kapsamında sözleşmeli personel olarak istihdam edilecek kişi ile Bakan veya yetkili kılması halinde Akademi Başkanı arasında hizmet sözleşmesi imzalanacak. Sözleşmeli personelin; görev yeri, görevi dahilinde yapacağı işlerin tanımları, uyacakları mesleki ve etik kurallar, ödev, yetki ve sorumlulukları ile diğer hususlar hizmet sözleşmesinde belirtilecek. Hizmet sözleşmesi yazılı olarak bir yıllık yapılacak. Bu süre sonunda tekrar sözleşme imzalanabilecek. Sözleşme süresinin sona ermesi halinde yeni sözleşme yapılıncaya kadar sözleşme süresi 3 aya kadar uzatılabilecek. - AKADEMİDE ÖDENECEK DERS ÜCRETLERİ Milli Eğitim Akademisinde eğitim personeli olarak istihdam edilenlerden profesör, doçent ve doktor öğretim üyesi ünvanına sahip olanların haftada asgari 10 saat ders verme yükümlülüğü olacak. Bunlara, haftada 10 saati aşan ders görevleri için bu ders görevlerinin fiilen yapılması şartıyla haftada en çok 20 saate kadar ek ders ücreti ödenecek. Bu kapsamda bulunmayanlar haftada asgari 15 saat ders vermekle yükümlü olacak ve bu süreyi aşan ders görevleri için bunların fiilen yapılması şartıyla haftada en çok 15 saate kadar ek ders ücreti ödemesi yapılacak. Fiilen yapmış oldukları ders görevleri karşılığında eğitim personelinden profesör ünvanına sahip olanlara ders saati başına 320, doçent ünvanına sahip olanlara ders saati başına 270, doktor öğretim üyesi ünvanına sahip olanlara ders saati başına 220, bu kapsamda bulunmayanlara ise ders saati başına 160 gösterge rakamının memur aylık katsayısıyla çarpımı sonucu bulunacak tutarda ek ders ücreti ödenecek. Sözleşmeli personelden, araştırma, proje, yayın ve benzeri bilimsel çalışmalarda görevlendirilenlere haftada 5 saati geçmemek kaydıyla ayrıca ders ücreti ödemesi yapılacak. - GEÇİCİ ÖĞRETİM ELEMANI GÖREVLENDİRİLMESİ Sözleşmeli personel kazanç getirici başka bir iş yapamayacak, resmi veya özel herhangi bir müessesede maaşlı, ücretli veya sözleşmeli olarak görev alamayacak, Devlet Memurları Kanunu'nda devlet memurları için yasaklanan fiil ve eylemlerde bulunamayacak ve siyasi partilere üye olamayacak. Sözleşmeli personel, istihdam edildiği hizmet biriminde, yönetici olarak görevlendirilebilecek. Bu görevleri yürüttükleri sürece kendilerine, bu görevlerinden dolayı ilave ücret ödenmeyecek. Akademide, yükseköğretim kurumlarıyla işbirliği yapılarak geçici olarak öğretim elemanı görevlendirilebilecek. Bu şekilde istihdam edilen personelin Akademideki çalışma süresi yükseköğretim kurumlarında geçmiş sayılacak. Eğitim personeli dışında, yüksek öğrenimli olmak koşuluyla Akademide ders vermek üzere görevlendirilenlere, haftada 30 saate kadar ek ders görevi verilebilecek. Bu personele, fiilen yapmış oldukları ders görevleri karşılığında ders saati başına ünvanları dikkate alınarak düzenlemede belirlenmiş gösterge rakamları üzerinden ek ders ücreti ödenecek. Akademinin hizmet birimlerinin görev dağılımı, Akademik Kurul ve Akademi İzleme ve Yönlendirme Kurulunun çalışma usul ve esasları ile bu bölümde düzenlenen diğer hususlara ilişkin usul ve esaslar Bakanlıkça çıkarılacak yönetmeliklerle belirlenecek. - EĞİTİM ÇALIŞANLARININ ŞİDDETTEN KORUNMASI Kanunla eğitim çalışanlarının şiddetten korunması da amaçlanıyor. Buna göre, Milli Eğitim Bakanlığına bağlı resmi eğitim kurumlarında yönetici, öğretmen, usta öğretici, yabancı uyruklu öğrencilerin eğitimine yönelik Bakanlık tarafından yürütülen projelerde öğretici/öğretmen veya rehber danışman; özel öğretim kurumlarında yönetici, öğretmen, uzman öğretici ve usta öğretici olarak görev yapanlar ile Bakanlığa bağlı resmi eğitim kurumları ve özel öğretim kurumlarında ders ücreti karşılığı ders okutanlara ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarında görev yapan öğretmenlere karşı görevleri sebebiyle işlenen Türk Ceza Kanunu kapsamındaki kasten yaralama, tehdit, hakaret ve görevi yaptırmamak için direnme suçlarında tayin edilecek cezalar yarı oranında artırılacak. Bu suçların işlenmesi halinde hapis cezasının ertelenmesi hükümleri uygulanmayacak. Düzenlemede hüküm bulunmayan hallerde hazırlık eğitimi alan öğretmen adayları hariç bu kanun kapsamındaki personel bakımından Devlet Memurları Kanunu ile ilgili diğer mevzuat hükümleri uygulanacak. Ceza Muhakemesi Kanunu'nda yer alan "tutuklama nedenleri"ne "Milli Eğitim Bakanlığına bağlı resmi eğitim kurumlarında yönetici, öğretmen, usta öğretici, yabancı uyruklu öğrencilerin eğitimine yönelik Millî Eğitim Bakanlığı tarafından yürütülen projelerde öğretici/öğretmen veya rehber danışman; özel öğretim kurumlarında yönetici, öğretmen, uzman öğretici ve usta öğretici olarak görev yapanlar ile Bakanlığa bağlı resmi eğitim kurumları ve özel öğretim kurumlarında ders ücreti karşılığı ders okutanlara ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarında görev yapan öğretmenlere karşı görevleri sırasında veya görevleri sebebiyle işlenen kasten yaralama suçu" ekleniyor. Düzenlemeyle Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nda değişikliğe gidiliyor. Buna göre, Öğretmenlik Mesleği Kanunu kapsamında Milli Eğitim Bakanlığı tarafından Milli Eğitim Akademisinde hazırlık eğitimine alınan öğretmen adayları, eğitim gördükleri süre içinde genel sağlık sigortalısı sayılacak. Bu kişilerin genel sağlık sigortası primleri, prime esas günlük kazanç alt sınırının 30 günlük tutarı üzerinden Bakanlık bütçesinden ödenecek. Bu kişilerin tespit edilecek eş ve çocukları ile ana ve babaları da bakmakla yükümlü olunan kişi sıfatıyla genel sağlık sigortasından yararlandırılacak. Askeralma Kanunu'nda yapılan değişikliğe göre ise Öğretmenlik Mesleği Kanunu kapsamında Milli Eğitim Bakanlığı tarafından Milli Eğitim Akademisinde hazırlık eğitimine alınan öğretmen adaylarından askerlik yükümlülüğü bulunanların askerlik hizmetleri, Bakanlığın teklifi üzerine Akademi'deki eğitimleri süresince ertelenecek. Öte yandan kanunla 3 Şubat 2022 tarihli Öğretmenlik Meslek Kanunu yürürlükten kaldırılıyor. 1 Eylül 2025 tarihine kadar yapılacak sözleşmeli öğretmen istihdamında, kadrolu öğretmen atamalarında ve yönetici görevlendirilmelerinde, düzenlemeyle yürürlükten kaldırılan mevzuat hükümleri uygulanacak. Bu hükmün yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla Bakanlık Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen ve kanunla Akademiye verilen görevler 1 Ocak 2025'e söz konusu Genel Müdürlükçe ilgili mevzuat hükümleri kapsamında yürütülmeye devam edilecek. - ADAY ÖĞRETMEN YETİŞTİRME PROGRAMI Kanuna göre, düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihte aday öğretmen olarak görev yapanlar ile yürürlüğe girdiği tarihten 1 Eylül 2025'e kadar aday öğretmen olarak istihdam edilecek olanlar, mesleğe, memuriyete, görev yaptığı kuruma ve içinde bulunduğu sosyal çevreye en iyi şekilde hazırlanmaları amacıyla; kişisel ve mesleki gelişimlerine katkı sağlayan, memuriyete ve mesleğe hazırlığı içeren ve en az 240 ders saati olacak şekilde planlanan hizmet içi eğitimden, görev alacağı kurumun faaliyet alanları esas alınarak belirlenecek temel görevleri gözlemleyeceği ve bir danışman nezaretinde kendisinin de tatbik edeceği uygulamalardan oluşan Aday Öğretmen Yetiştirme Programı'na tabi tutulacak. Adaylık süreci bir yıldan az 2 yıldan çok olamayacak. Programı tamamlayan ve bir yıllık görev süresini dolduran aday öğretmenlerin adaylıkları, adaylık süreci sonunda kaldırılarak öğretmenliğe atamaları yapılacak. Düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihte sözleşmeli öğretmen olarak görev yapanlardan adaylık sürecini tamamlamayanlar, aday öğretmenler için öngörülen adaylık sürecine tabi tutulacak. Adaylık sürecini tamamlayan sözleşmeli öğretmenlerden sözleşme gereği 3 yıllık çalışma süresini tamamlayarak öğretmen kadrosuna atananlar hakkında adaylık hükümleri uygulanmayacak. Aday öğretmenlikte geçen süreler, uzman öğretmen ve başöğretmen ünvanlarının verilmesinde öğretmenlikte geçmiş sayılacak. Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte görevde olan öğretmen ve uzman öğretmenler, öğretmenlikte ve/veya uzman öğretmenlikte 20 yıllık çalışma süresini tamamlamaları ve belirlenen şartlardan uzman öğretmenlikte en az 10 yıl hizmeti olma şartı hariç diğer şartları sağlamaları kaydıyla başöğretmen ünvanı için başvuruda bulunabilecek. - GÖRÜŞMELERDEN DEM Parti Iğdır Milletvekili Yılmaz Hun, öğretmenlere akademiden mezun olma şartı getirilmesiyle eğitim fakültelerinin yok sayılacağını savundu. İYİ Parti Aksaray Milletvekili Turan Yaldır ise kanun teklifinin öğretmenlerin beklentilerini karşılamadığı ve onları zor durumda bırakacağını söyledi. CHP İstanbul Milletvekili Suat Özçağdaş da kanun teklifinin görüşmeleri sırasında kürsüye ders zili ile çıktı. Yasa teklifinin öğretmenlerin sorununu çözemeyeceğini ve Anayasa Mahkemesinden döneceğini öne süren Özçağdaş, Öğretmenlik Mesleği Kanunu yerine Milli Eğitim Personel Kanunu hazırlanması gerektiğini belirtti. Görüşmelerin tamamlanmasının ardından, yapılan oylamada Öğretmenlik Mesleği Kanunu Teklifi kabul edildi. Verilen aranın ardından TBMM Başkanvekili Gülizar Biçer Karaca, birleşimi 15 Ekim Salı günü saat 15.00'te toplanmak üzere kapattı.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.