Hava Durumu

#Sağlık

Batı Ekspres - Edirne'nin Haber Sitesi - Sağlık haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Sağlık haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

EYBAL Velileri: “Okul Binasını Bağımsız Teknik Odalar Denetlesin” Haber

EYBAL Velileri: “Okul Binasını Bağımsız Teknik Odalar Denetlesin”

‎Edirne Yıldırım Beyazıt Anadolu Lisesi (EYBAL) velileri, okulun fiziki koşullarına ilişkin yaşadıkları endişeleri dile getirmek amacıyla basın açıklaması yaptı. ‎Veliler adına konuşan Aziz Avukatoğlu, okulun sağlık ve güvenlik açısından ciddi eksikleri bulunduğunu belirterek, bağımsız teknik kurumlar tarafından denetlenmesi için yetkililere çağrı yaptı. ‎Avukatoğlu, Makine Mühendisleri Odası, Mimarlar Odası, İnşaat Mühendisleri Odası ve Elektrik Mühendisleri Odası gibi Edirne’deki meslek odalarının yerinde inceleme yapmasını talep ettiklerini söyleyerek, “Sayın Valimiz ve İl Milli Eğitim Müdürümüzün de katılımıyla okulun teknik birimlerle beraber denetlenmesini istiyoruz. Daha önce bir denetim yapıldıysa, raporun kamuoyuyla paylaşılmasını talep ediyoruz” dedi. “BİZİM DERDİMİZ BAĞCIYI DÖVMEK DEĞİL, ÜZÜM YEMEK” ‎Konuşmasında 1. Murat Lisesi Müdürü Yakup Öz'ün açıklamalarına da yanıt veren Avukatoğlu, velilerin hiçbir şekilde okuldaki öğrenci ve öğretmenlere yönelik olumsuz bir ifadede bulunmadığını vurguladı. Veliler tarafından müdüre hitaben yazılan mesajda, “Biz okulunuza misafir olarak geldik. Açıklamanızın ardından bazı eksiklerin giderilmeye çalışıldığını görüyoruz. Ancak bizim eleştirilerimiz hiçbir zaman okulun kimliği, öğrencileri veya öğretmenlerine yönelik olmamıştır" dedi. ‎"27 ÖĞRENCİ KAYDINI ALDIRDI" ‎Avukatoğlu, e-Okul sisteminden alınan bilgiler doğrultusunda yaşanan süreç boyunca 9. sınıf 12, 10. ve 11. sınıflarda 4, 12. sınıftan 7 olmak üzere toplam 27 öğrencinin kaydını başka okullara aldırdığını söyledi. ‎MEHMET EFECAN HIDIROĞLU

TÜ’de Balkan Eczacılık Kongresi Haber

TÜ’de Balkan Eczacılık Kongresi

Trakya Üniversitesi, Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığı ve Edirne Trakya Üniversitesi Eczacılık Öğrencileri Birliği Topluluğu (ETUPSA) tarafından Balkan Kongre Merkezi’nde düzenlenen BEKON’25- Balkan Eczacılık Kongresi Başladı. Programa; Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Elvan Bakar, Edirne Eczacı Odası Başkanı Dr. Doğukan Cem Cepçi, Osmaniye Eczacı Odası Başkanı Ecz. Çağatay Karaman, Tekirdağ Eczacı Odası Başkanı Ecz. Adem Tunç, Türk Eczacılar Birliği (TEB) Merkez Heyeti Üyesi Ecz. Gürkan Kılıççıgil, akademisyenler ve öğrenciler katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan program, üniversite tanıtım filminin izletilmesiyle devam etti. Tanıtım filminin ardından açılış konuşmaları gerçekleştirildi. “HER İŞTE BİR ECZA VAR” Kongre hakkında konuşan ETUPSA Başkanı Emir Can Tekin, “Bu sene kongremizin ana temasını, mesleğimizin geniş yelpazesini vurgulayan güçlü bir ifadeyle ‘Her işte bir ecza var’ olarak belirledik. Sağlık alanının her disiplininden katılımcıların kendinde bir şey bulabileceği, ufuk açıcı ve etkileşim dolu bir kongre yaratmayı hedefledik” dedi. “ECZACILIK STRATEJİK BİR SAĞLIK DİSİPLİNİDİR” Eczacılığın stratejik bir sağlık disiplini olduğunu vurgulayan ETUPSA Akademik Danışmanı Araştırma Görevlisi Dr. Alparslan Semih Salan, “Eczacılık, yalnızca ilaç biliminin sınırları içerisinde değerlendirilen bir meslek olmanın ötesinde; toplum sağlığının korunması, geliştirilmesi ve sürdürülebilir kılınması noktasında çok yönlü sorumluluklar üstlenen stratejik bir sağlık disiplinidir” ifadelerine yer verdi. “BU KONGRELER MESLEĞİMİZİ İLERİYE TAŞIMAK İÇİN ÖNEMLİ” Gerçekleştirilen kongrelerin önemine değinen Edirne Eczacı Odası Başkanı Dr. Doğukan Cem Cepçi, “Bu kongreler, özellikle biz sağlık meslek mensupları için birlikte dinamik olan eczacılık mesleğimizi ileri taşımak ve etkileşimimizi artırabilmek açısından çok önemli. Bu güç, bizim çatı örgütümüzün ve oda yönetimlerimizin temel ruhunu oluşturan güçtür” diye konuştu. “ÜRETKEN OLMAK ZORUNDAYIZ” Eczacıların kendilerini geliştirmelerinin önemine değinen TEB Merkez Heyeti Üyesi Ecz. Gürkan Kılıçcıgil, “Köklü tarihi ve kültürel dokusuyla modern Türkiye’nin Avrupa’ya açılan kapısı Edirne’mizde böylesine güzel bir kongrenin dördüncüsünün düzenlenmesinin önemini ifade etmek istiyorum. Çok güzel bir tema bulmuş genç arkadaşlar: ‘Her işte bir ecza var.’ Özellikle genç meslektaşlarımız arasındaki bağı kuvvetlendirmesi açısından da önemli buluyorum. Kongreler, çalıştaylar, sempozyumlar, konferanslar bizim için çok önemli ve olmazsa olmaz faaliyetler. Çünkü bilimsel bilginin üretilmesi ve paylaşılması, mesleğimizin gelişmesi açısından çok önemli. Yeni fikirleri edinmek ve kendimizi geliştirmek için bu toplantılara katılmak ve her zaman üretken olmak zorundayız” sözlerine yer verdi. “ECZACILIK İNSAN SAĞLIĞINI KORUMA VE TEDAVİ SÜRECİNİ DESTEKLEMEDİR” Eczacılık mesleğinin misyonunu anlatan Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Elvan Bakar, “Bugün burada eczacılık bilimlerinin geleceğini şekillendirecek genç dimağları bir araya getiren, ülkeler arası birlikteliği güçlendiren, bilimsel paylaşımları teşvik eden önemli bir etkinlikle bir kez daha bir aradayız. Eczacılık mesleği, insan sağlığını koruma ve tedavi süreçlerini destekleme gibi bir misyona sahiptir. Bu misyon, hızla değişen bilimsel gelişmelerle birlikte her geçen gün biraz daha genişlemekte ve büyümektedir. Eğitiminiz boyunca paylaşılacak bilgi ve deneyimlerin, bu dönüşüme yön veren en önemli adımlardan biri olacağına inanıyorum. Kongremiz yalnızca bilimsel sunumların yapıldığı bir etkinlik değil; aynı zamanda kültürel ve sosyal dayanışmanın, iş birliklerinin de sağlandığı bir misyona sahiptir. Dostluğun ve profesyonel dayanışmanın pekiştirildiği bir platformdur. Balkan ülkeleri arasında köklü bir ortak tarih ve güçlü bir akademik iş birliği potansiyeli taşımaktayız. Her geçen gün biraz daha güçlenerek bu coğrafyaya da hizmet verdiğimizin bilinciyle bu görevimizi yerine getiriyoruz” dedi. Açılış konuşmalarının ardından program, sunumlarla devam etti. Kongre, 7 Aralık Pazar günü Edirne gezisi ile sona erecek. MERT ERİŞKİN

TÜ’de Dünya Engelliler Günü Programı Haber

TÜ’de Dünya Engelliler Günü Programı

Trakya Üniversitesi (TÜ) Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığı Özel Eğitim Topluluğu tarafından 3 Aralık Dünya Engelliler Günü programı olan “Biz De Varız 11” isimli program Balkan Kongre Merkezi’nde yoğun katılımla gerçekleştirildi. Programa; TÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Eylem Bayır, Lalapaşa Belediye Başkanı Zafer Sezgin Geldi, akademisyenler, öğrenciler, engelli bireyler ve vatandaşlar katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan programın aynı zamanda işaret diliyle çevrilmesi salon tarafından büyük beğeni topladı. Program açılış konuşmalarıyla devam etti. “ENGELLERİ ÇÖZMENİN İLK ADIMI FARK ETMEKTİR” Engelleri çözmenin yolunun fark etmek olduğunu vurgulayan Özel Eğitim Topluluk Başkanı Mehmet Burak Horunlu, “3 Aralık Dünya Engelliler Günü, kutlanacak veya bayram yapılacak bir gün değil; karşılaşılan sorunların gündeme getirileceği ve bunların çözümü için yapılabileceklerin ele alınacağı önemli bir tarihtir. Hem ülkemizde hem de dünyada engelin artık çevreden kaynaklı sorunlar olduğu kabul görmüştür. Sizler bir yerden bir yere rampa veya asansör olmadığı için gidemiyorsanız, sokakta kaldırımlar erişilebilir olmadığı için hareket edemiyorsanız, toplu taşıma araçları size uygun olmadığı için kullanamıyorsanız, işe girmek istediğinizde reddediliyorsanız, insanların ‘Sen bunu yapamazsın’ cümlelerine maruz kalıyorsanız asıl engel burada demektir. Yani engellilik bireyin kalbinde değil, toplumdaki engellerdedir. Özel Eğitim Topluluğu olarak bu etkinliği yapma amacımız, toplumda var olan engel ve sorunlara farkındalık oluşturmaktır. Çünkü engelleri çözmenin ilk adımı fark etmektir” dedi. “BİZLERE DÜŞEN GÖREV, HER BİREYİN EŞİT HAKLARA SAHİP OLMASI” Özel Eğitim Topluluğu Danışmanı Dr. Öğr. Üyesi Feyza Nazan Gündüz, “3 Aralık sadece bir tarih değil, gerçek engelin zihinde başladığını hatırlatan farkındalık ayıdır. Bizlere düşen görev, her bireyin eşit haklara sahip olduğu ortamı yaratmaktır; hep birlikte çalışmaktır” ifadelerine yer verdi. “ENGELLERİ ORTADAN KALDIRMAK HEPİMİZİN GÖREVİDİR” TÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Eylem Bayır ise, “Unutmamalıyız ki engelli bireylerin yaşadığı sorunlar kendilerinden değil, toplumun yarattığı fiziksel ve sosyal engellerden kaynaklanmaktadır. Bu engelleri ortadan kaldırmak ise hepimizin görevidir. Değerli katılımcılar; engelli bireylerin eğitim, sağlık, istihdam ve sosyal hayata katılım hakları tartışmasızdır. Bu hakları güvence altına almak, geliştirmek ve sürdürülebilir hale getirmek için tüm kurumlar olduğu gibi üniversiteler de kritik bir rol üstlenmektedir. Bu bilinçle Trakya Üniversitesi olarak kapsayıcı yaklaşımları güçlendirmek, erişilebilirliği artırmak ve farkındalığı sürekli kılmak için çalışmalarımıza devam edeceğiz. Bugün burada emeği geçen tüm akademik personelimize, öğrenci topluluklarımıza, etkinliğe katkı sağlayan değerli kurum ve kuruluşlara teşekkür ediyorum” diye konuştu. SALAR’DAN ENGEL AVI SUNUMU TÜ’de bulunan faaliyetler hakkında bilgi veren Engelsiz Üniversite Birim Koordinatörü Doç. Dr. Sinem Salar, “Engel avında engeli olan bireyler ya da engeli olmasa da herhangi bir kişi, buradan aslında bir nevi dedektiflik yaparak bize sorunları ifade edebiliyor; fotoğrafını gönderebiliyor, videosunu gönderebiliyor. Örneğin bir rampanın uygun olmadığını fark ettiniz, kaldırımda engelli birey için tehlikeli bir yer gördünüz ya da bir yakınınız sizinle aynı binaya girdi ancak üst katlara çıkamadı ve hedeflediği yere ulaşamadı. Bu tür erişilebilirlik zorluklarını engel avına bildirdiğinizde tüm birimlerimiz bunu titizlikle değerlendirip düzeltilmesi yönünde çalışmalar yapıyor” dedi. BANDO VE DANSLA EĞLENDİLER Konuşmaların ardından TÜ Armağan Dönertaş Engelli Çocuklar Rehabilitasyon Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin Trakya-Armağan Bando Takımı gösterisi ve müzikli dans etkinliği sahnelendi. Engelli bireyler ellerindeki bandolarla çalan müziklere eşlik etti. Ardından müzikli dans etkinliği ile doyasıya eğlendi. Program, daha sonra engelli bireylerin kendilerini tanıtması ve yaşadıkları zorlukları anlatmasıyla devam etti. “BİZLER GÖRÜLMEK VE FARK EDİLMEK İSTİYORUZ” Programda konuşan Kimya Mühendisi Mehmet Abdu, “Toplum bizi ikiye ayırmış durumda: sağlam olanlar ve engelliler. Biz engelli bireyler, ayrıştırılmak istemeden, sağlam dediğimiz kişilerle bir arada yaşayabilmek için elimizden geleni yapıyoruz. Ancak sağlam bireyler bizi neden bir kenara itiyor? Neden aralarında kabul etmek istemiyorlar? Başıma gelen bir olayı paylaşmak istiyorum: Tıp fakültesine kontrole geldiğim bir gün, hastaneden çıktıktan sonra minibüs durağında iki saatten fazla bekledim. Çünkü öğrenci arkadaşlarımız gelen her minibüse hücum ederken beni kenara itip hatta üzerimden atlayarak minibüse binmeye çalıştılar. Aralarından bazı kişiler ‘Ya zavallı amcaya yer verin de binsin’ dedi. Ama biz zavallı değiliz; biz sadece görülmek, fark edilmek istiyoruz. Acınmak istemiyoruz” ifadelerine yer verdi. SPORDA ENGEL OLMAZ VURGUSU Abdu’nun konuşmalarının ardından Tekirdağ’dan gelen boccia takımını temsil eden Ramazan Köseoğlu, Kadir Gülsoy ve Yücel Coşkun kendileri hakkında bilgi vererek boccia hakkında bilgilendirme yaptı ve sporda engel olmadığını vurguladı. Program, toplu fotoğraf çekimi ve topluluk stantlarının gezilmesiyle sona erdi. MERT ERİŞKİN

Eczacı Birkan: “Kronik İlaçlarda Tedarik Sorunu Yıllardır Var” Haber

Eczacı Birkan: “Kronik İlaçlarda Tedarik Sorunu Yıllardır Var”

Edirne’de eczacılık yapan Gizem Birkan, son dönemde sıkça gündeme gelen ilaç tedariği sorunlarına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Özellikle kronik hastaların kullandığı, muadili bulunmayan ilaçlarda yıllardır süregelen sıkıntının devam ettiğini söyleyen Birkan, yeni uygulamaya geçen “Türkiye Reçetesi Sistemi” ile birlikte bazı olumlu gelişmeler yaşanabileceğini belirtti. Birkan, kronik hastaların ilaç temininde zaman zaman ciddi zorluklar yaşadığını ifade ederek, “Vatandaşların ilaç tedariği konusunda tedirgin olacağı bazı noktalar olabilir. Muadillerle sorunu çözmeye çalışıyoruz ancak bazı kronik hastalıklarda mutlaka kullanılması gereken, eşdeğeri olmayan ilaçlar var. Özellikle bu tür ilaçların tedariğinde yıllardır problem yaşıyoruz. Sadece zam dönemlerinde değil, yılın diğer zamanlarında da sayı hep az ve yetersizdi” dedi. “TÜRKİYE REÇETESİ SİSTEMİ ECZANELERİN ELİNİ RAHATLATABİLİR” Yeni uygulamaya geçen Türkiye Reçetesi Sistemi’nin ilaçların yurt dışına çıkışını zorlaştıracağını belirten Birkan, bunun iç piyasadaki ilaç miktarını artırabileceğini söyleyerek; “Türkiye’de bulunan bazı ilaçlar yurt dışına gidiyordu veya elden satışla başka ülkelere ulaştırılabiliyordu. Bu da stokları azaltıyordu. Şimdi bu ilaçlar reçeteye tabi tutulduğu için artık yurt dışına çıkışları zorlaşacak. Bu durum, vatandaşlarımız için elimizi bir nebze rahatlatacak gibi görünüyor” dedi. “İLAÇ FİRMALARI KÖŞEYE ÇEKİLİYOR, VATANDAŞLA KARŞI KARŞIYA KALIYORUZ” Eczacı Birkan, her yıl özellikle zam dönemlerinde ilaç yokluğunun arttığını belirterek; “Maalesef bazı noktalarda ticari kaygılar devreye giriyor. Bunu bir sağlıkçı olarak söylemek zor ama gerçek bu. Bizim işimiz ticaret değil, bizim işimiz sağlık. Ancak ilaç firmalarında durum daha farklı olabiliyor. İlacı vermedikleri zaman köşeye çekiliyorlar. Vatandaş ise muhatap olarak bizi görüyor” diye konuştu. “ECZACILIKTA TİCARİ DÜŞÜNCE ÖN PLANDA OLAMAZ” Bazı vatandaşların artık bu konuda daha bilinçli olduğuna dikkat çeken Birkan, buna rağmen hala eczanelerin ilaç sakladığına inanan bir kesimin olduğunu ifade ederek şöyle konuştu: “Böyle bir şey kesinlikle söz konusu değil. Biz hastamızın ilacını karşılamak isteriz, bunun için varız. Eczacılıkta ticari düşünce ön planda olamaz.” “AYAKTAN TEDAVİLERDE DURUM DAHA İYİ” Kronik ilaçların dışında, ayakta tedavi gerektiren durumlarda ilaç sıkıntısının önceki yıllara göre daha az yaşandığını da ekleyen Birkan; “Muadillerle ve eşdeğer ilaçlarla çoğu problemi çözebiliyoruz. Önceki yıllara kıyasla bu alanda daha iyiyiz” dedi. HİLAL PEKER

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.