Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Süt

Batı Ekspres - Edirne'nin Haber Sitesi - Süt haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Süt haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Suiçmez’den süt zammı tepkisi; “Zam demek espri oluyor” Haber

Suiçmez’den süt zammı tepkisi; “Zam demek espri oluyor”

Edirne Merkez İlçe ve Süloğlu Süt Üreticileri Birliği (SÜTÜB) Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Suiçmez, Ulusal Süt Konseyi’nin çiğ süt fiyatına açıkladığı zam kararı ile ilgili konuştu. Suiçmez, çiğ süt fiyatını 14,65 TL olarak açıklayan Ulusal Süt Konseyi’nin kararına tepki gösterirken; süt üreticilerinin yaşadığı sorunlara dikkat çekti. “BİZE VERİLEN BU ZAM, ZAM DEĞİL” Ulusal Süt Konseyi, çiğ süte zam fiyatını açıkladığını belirten Suiçmez; “Komik tabii, zam demek sanki biraz espri oluyor. Apar topar, akşamüzeri saat 17.30 gibi bize mesaj geldi. ‘1 Mayıs'tan geçerli olmak üzere süte 1 lira 5 kuruş zam geldi’ dediler. Bu bize verilen zam, zam değil. İsmine zam demek mümkün değil. Bunun geri planında market raflarına iyi bir zam yapmak için bize önden verilen bir mazeret diyelim” ifadelerini kullandı. “ÖDEDİĞİMİZ SÜT BEDELİNİN ALTINDA” Suiçmez, Türkiye’de son 2-3 ayda çiğ süte zam yapılmadığını söyleyerek; “Ama geçtiğimiz Ramazan ayını da içerisine alan Mart ayında market raflarında en az 2-3 defa süt ve süt türevleri değişkenlik gösterdi. 14 lira 65 kuruş gibi rakam zaten komik. Bu açıklanan rakam, bizim şu anda ödediğimiz süt bedelinin altında. Şu anda bu rakamı bile baz almış olsanız, şu anda market rafında 50 liradan aşağı paketlenmiş süt bulamazsınız. Biz şimdi bunu sanayicilerle görüşüyoruz ve diyoruz ki ‘Bizim sütümüz neden buraya geliyor? Bu sütü siz belirliyorsunuz. Hadi bizde bu 15 lira. Bunun 2 lira da nakliye maliyeti soğutma giderleri olur. 17 lira diyelim. Orada 50 lira’. Sanayicinin bize dedikleri cevap, ‘Bu market raflarını biz belirlemiyoruz. Marketçiler belirliyor’. O konseyde masada pazarlığa otururken marketçiler yok. Sanayiciler var. Bir de STK’lar ve bürokratlar var. O zaman buraya dâhil etmemiz gereken birileri var; bir yemciler, iki marketçiler. Eğer bize fiyat vermiyorlarsa bu tüketiciye yazık günah değil mi? Şu anda değişkenlik göstersek. Yazıktır, günahtır” dedi. “PAZARTESİ GÜNÜ 27 DİŞİ HAYVAN KESİLDİ” Süt üreticilerinin hayvanlarını kestirdiğini açıklayan Suiçmez; “Hayvanlar kesiliyor. İnekler, anaçlar gidiyor. Geçtiğimiz Pazartesi günü, Edirne Ticaret Canlı Hayvan Borsası'nda kesilen hayvan sayısı; 27 tane erkek dana, 27 tane dişi. Bu süt fiyatlarıyla, bu dişi hayvanların kesilmesini önleyemezsiniz. Bu rakam az olması lazım, erkek çok olması lazım. Bizim esas kırmızı et ihtiyacımızı erkek hayvanların karşılaması lazım. Ama et fiyatları yukarıda, süt fiyatları böyle yerde süründüğü sürece olmaz. Yukarıdakiler bunu ister değerlendirir, ister değerlendirmez ama sorunumuz hüsran. Adam, ‘10 tane satarım, 1 milyon lira para toplarım. Bankaya faize yatırırım, her ay 50 bin lira para alırım’ diyor. Doğru yaklaşım mı? Değil ama ne yapsın adam? Bu son çare. Yemin torbası 600 lira olmuş. Tüketici ona keza 50 liradan aşağı süt yok. ‘Biz daha hala 1 lira zam yaptık’. Bu çözüm değil. 2 yıldan beri sırf bu kırmızı eti karşılamak için yurt dışından yaklaşık 3 milyar dolarlık hayvan getirmişiz. Dişi hayvanların kesimine biz şimdi önlem alırsak, bunun bize geri dönüşünü en az 2,5-3 yıl sonra görmeye başlayacağız. Her geçen süre bizim aleyhimize işliyor” sözlerine yer verdi. “MERAYA OTLATMAYA GİDECEK HAYVAN YOK” Suiçmez, köylerde hayvan kalmadığını vurgularken; “Daha önce sığırtmaçlar tutuluyordu. Benim kendi köyüm de dahil Sırpsındığı bölgesinde 3 tane köyde de sığırtmaçlar tutulmuyor. Meraya otlatmaya gidecek hayvan yok. Önlem alalım, yapmayın, etmeyin. Çıkıyor orada, ‘Hayvan sayısı bilmem kaç milyon düşmüş ama diyor süt üretimimiz bu kadar artmış’ diyor. Bu bir defa matematik kurallarına aykırı, fizik kurallarına aykırı. Bu rakamlarla oynadığında bunu böyle gösterebilirsin. Ama gerçek böyle değil. Gelin gidelim, köyleri gezelim” dedi. “EN AZ 18,5 LİRA OLMASI LAZIM” Üreticinin bir litre süt ile 1,5 kilo yem alması gerektiğini belirten Suiçmez; “O mümkün değil. Ama hayvancılıktaki girdi maliyetleri sadece yemle sınırlı bir şey değil. Benim kendi çiftliğimde de insan çalışıyor. Daha 10 gün önce 20 bin liraya çalışıyordular, ‘Bırakacağız’ dediler. 25 bin lira yapmak zorunda kaldım. Yemesi, içmesi, kalması o diğer masraflar haricinden bahsediyorum. Bu sadece benim derdim değil, herkesin derdi. Bu hayvanın sadece yem maliyeti değil ki başka bir sürü maliyetleri var. Bunların artışları var. Kıstas değil ama o kıstası koyarsak 1 litre süt ile 1,5 kilo yem almam lazım. O mümkün değil. 1,5 kilo alabilmem için şu anda sütte üreticinin eline geçecek rakam 18,5 lira olması lazım. Bunun üzerinden bütün kesintiler ayrıştırılmış, en az 18,5 lira olması lazım” ifadelerine yer verdi. “ET KRİZİ BEKLENİYOR” Türkiye’yi süt üretimi konusunda bekleyen sorunlara dikkat çeken Suiçmez; “Bu yarın öbür gün ne olacak? Büyük, profesyonel çiftlikler var. Bunlar hiçbir ülkenin hayvancılığının geleceğinin garantisi değil. Derhal sektörden çıkabilirler. Ama bizim çıkacak bir yanımız yok. Nereye çıkacağız? Avarız köyündeki adam mücadele ediyor. Bu da bırakıp gittikten sonra ne yapacak bu insan? Önümüzdeki süreçte daha büyük bir et krizi bekleniyor. Bunu hiç kimse kurtaramaz. İthalat ile iş dönmez. Et ve Süt Kurumu akşam açıkladı, ‘Et kısmında zam yaptık’ dedi. Daha da artacak. Bunun önüne geçemezsin. Bunu geçebilmen sabır istiyor. Bir an önce başlanması lazım. Süt fiyatlarının dediğimiz rakamlara gelmesi lazım. Bu gebe hayvanlara, gebe düvelere anaç hayvan desteği vermemiz vermemiz lazım. Balkanlar'daki uygulamaları biliyoruz. Hayvana böyle bir para veriyorlar. Onlar, Türkiye Cumhuriyeti ile kıyaslayamayacağımız devlet. Biz niye bunu veremiyoruz?” dedi. “KAZAN KAPATILMIŞ KÖYLER VAR” Kurban Bayramı’nın da yaklaştığına dikkat çeken Suiçmez; “Önümüzde gelen Kurban Bayramı var. İnsanlar elindekileri birikimiyle kurban ibadetlerini yerine getirme uğraşıyor ve ciddi anlamda küçükbaş ve büyükbaş hayvan kesiliyor. Bunların yerine biz bunu seneye tamamlamamız lazım. Bunun tedbirleri çok açık. Bu iş siyaset üstü bir olay. Bir an önce bu işlerin değişmesi lazım. Benim de torunlarım var, bu işle ilgilenmiyorlar. Neden ilgilensin? Bunları nasıl tutacağız? Kazan kapatılmış köyler var. Kazanımız çalışmıyor. Köyde 5-6 sene önce bir, 1,5 ton süt vardı. Şu anda 70-75 kiloya inmiş. Kazan çalışmıyor. Sütü soğutamıyoruz. Komşu köye götürmeye gayret ediyor. Komşu köye de ne kadar götürecek? Adam ‘Tamam’ diyecek. Et de zaten güzel para yapıyor. Hayvanını satacak. Bu bağıra bağıra geliyor. Son 4-5 yıldan beri bu böyle ve artarak gidiyor. Şimdilik üreticinin memnun olabileceği fiyat 18,5 lira. 1-2 ay tahmin edemem. Kimse tahmin edemiyor zaten” sözlerine yer verdi. UĞUR AKAGÜNDÜZ

Kırklareli süt ve süt ürünleri ihracatını katlamak istiyor Haber

Kırklareli süt ve süt ürünleri ihracatını katlamak istiyor

İhracat onaylı 30 işletmenin bulunduğu Kırklareli'nde, AB standartlarında yıllık ortalama 350 bin ton süt üretiliyor. Istranca Dağları'nın eteklerindeki zengin bitki örtüsünden beslenen hayvanlardan elde edilen sütün 10 bin tonu işlenerek AB ve Orta Doğu ülkelerine ihraç ediliyor. Üretimi gerçekleştirilen süt, peynir, peynir altı suyu, yoğurt ve içecekler en çok Amerika Birleşik Devletleri, Almanya, Azerbaycan, Birleşik Arap Emirlikleri, Bahreyn, Belçika, Bulgaristan, Fildişi Sahili, Fransa, Gana, Hindistan, Irak, Japonya, Katar, Kazakistan, Kuveyt, Lübnan, Mısır, Nijerya ve Suudi Arabistan gibi ülkelerden ilgi görüyor. -"Hastalıktan ari 100'e yakın işletme var" İl Tarım ve Orman Müdürü Gökhan Karaca, kentte 150 bin büyükbaş, 450 bin küçükbaş hayvanın bulunduğunu söyledi. Özellikle süt sığırcılığında kentte profesyonel düzeyde üretim yapıldığının altını çizen Karaca, süt verimi ve kalitesi bakımından Kırklareli'nin örnek il olduğunu söyledi. Kentte AB standartların süt üretimi yapıldığına işaret eden Karaca, bu nedenle süt ve süt ürünlerine olan talebin arttığını bildirdi. İhracatın artması için çalıştıklarını aktaran Karaca, "İlimizde üretilen süt ve süt ürünlerinden yıllık ortalama 10 bin tona yakın bir ihracatımız söz konusu, birkaç yıl içerisinde bu rakamı 2 kata çıkarmak istiyoruz. Önümüzdeki yıllarda pazar payımızın daha fazla artacağını düşünüyorum. Bizim daha çok Orta Doğu ülkeleri ile AB ülkelerine olan ihracatımız hızla artıyor. Süt ve süt üretimi ihracatının artmasını hedefliyoruz." şeklinde konuştu. Karaca, 2023'te hastalıktan ari olan işletmelere 33 milyon 366 bin liralık ari işletme desteği ödemesi yapıldığını belirtti. İhracatın artırılması için çalışmalarını sürdürdüklerini ifade eden Karaca, şunları kaydetti: "İlimizde yaklaşık 100'e yakın hastalıktan ari işletme bulunuyor. Özellikle süt sığırcılığında verimi etkileyen faktörlerin başında hayvan hastalıkları geliyor. Hayvan hastalıkları içerisinde de tüberküloz ve sığır brusellası hem verimi etkilemesi yönünden hem de insanlara bulaşabildiğinden önemli hastalıklar. Hastalıktan ari işletmelerde biz bu her iki hastalıktan da ari olarak hayvancılık faaliyetlerini sürdürmeye devam ediyoruz. Ari işletme sayımızın arttırılması için aşılama çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Hayvan genetiğini ileri seviyeye çıkartmayı istiyoruz. Ülke genelinde günlük süt üretimi 10,4 litre. Biz bunu arttırmayı hedefliyoruz. Süt işletmelerine desteklerimiz oluyor, yeni yatırımların bölgeye gelmesi için çalışıyoruz. Üreticilerimize yüzde 50 hibe destekleri veriyoruz. Yem destekleri ile süt üretimimizi arttırmayı istiyoruz."

Edirne Süt Üreticileri Birliği'nde seçim heyecanı Haber

Edirne Süt Üreticileri Birliği'nde seçim heyecanı

Edirne Süt Üreticileri Birliği tarafından Edirne İl tarım ve Orman Müdürlüğü’nde Olağan Genel Kurul gerçekleştirildi. Gerçekleştirilen Olağan Genel Kurul’dan sonra seçim yapılacak seçimde ise mevcut Başkab Mustafa Suiçmez ve İzzet Baybura yarışacak. Mevcut Başkan Mustafa Suiçmez kendisine söz verilmesi üzerine yaptığı konuşmasında kimseye vaat vermediğini belirterek, “Sadece bu kurduğumuz, sizlerin alın teri, emeğinizle getirdiğiniz bu birliği riske etmemeye uğraşıyoruz” ifadelerine yer verdi. Diğer Başkan Adayı İzzet Baybura ise, Edirne Süt Üreticileri Birliği’ne neden aday olduğunu açıkladı. “KİMSEYE VAAT VERMİYORUM Suiçmez, “Ben size şunu yapacağız bunu yapacağız diye bir vaat vermeyeceğim. Sadece bu kurduğumuz, sizlerin alın teri, emeğinizle getirdiğiniz bu birliği riske etmemeye uğraşıyoruz. Birazdan bize yetki vereceksiniz. Bu yetkiler her yerde verilmek zorunda. Bu yetkiler verilmediği zaman buraya kim seçilirse seçilsin hiçbir şey yapamaz. Bize vermiş olduğunuz bu yetkilerle sizi riske edecek hiçbir şeyin altına imza atmadık. Birliğimizin kapısı her zaman açık. Kim geldiyse kimseyi geri çevirmedik. Katıldığınız için hepinize çok teşekkür ediyorum. Seçimde tercihlerinizi yapacaksınız. Bize bugüne kadar destek verdiniz, Allah razı olsun. Yine desteğinize talip olacağız. Verirseniz, Allah razı olsun vermezseniz de başımızın üzerinde yeriniz var” dedi. “MEVCUT YÖNETİM 10 YILDIR ÜYELERİNDEN UZAK” Edirne Süt Üreticileri Birliği’ne neden talip olduğunu açıklayan Babura, “Mevcut yönetim son 10 yıldır üyelerinden uzak olduğundan dolayı, uygulamaya koydukları projelerin planlama hatası ve denetim açıklarından dolayı projelerden birlik üyelerinin tam ve adil olarak faydalanamamasından dolayı, birliğe ait araçların amacı dışında kullanılmasından dolayı, birliğin merkezle birlik ve planlı ve uyum içerisinde çalışmaktan yoksun olmasından dolayı, köy ve mahalle süt toplama merkezlerinin denetimsiz ve takip edilmemesinden dolayı, birlik gelir ve giderlerin net açıklanamamasından dolayı aday oldum” ifadelerine yer verdi. MERT ERİŞKİN

Süt üreticisi, yem fiyatlarındaki artışa tepkili Haber

Süt üreticisi, yem fiyatlarındaki artışa tepkili

Edirne Merkez İlçe ve Süloğlu Süt Üreticileri Birliği Başkanı Mustafa Suiçmez, süt üreticilerinin maliyetlerinde önemli bir kalem olan yem fiyatlarındaki artışlarla ilgili tepki gösterdi. Süt üreticileri fiyat artışı istediği zaman Ulusal Süt Konseyi’nin toplanarak fiyat belirlediğini söyleyen Suiçmez, yem üreticilerinin istedikleri zaman zam yaptıklarını, yem fiyatlarındaki artışın da Ulusal Süt Konseyi’nde tartışılarak karar verilmesi önerisinde bulundu. Süt üreticisinin zam istediğinde tüm ulusal haberlerde yer verildiğini, buna karşılık yem üreticisinin yaptığı zamların ulusal kanal ve gazetelerde yer bulmadığına da değinen Suiçmez; “Özellikle Geçtiğimiz 2-2,5 ay içerisinde yem fiyatlarına mütemadiyen, döviz kurundan ve borsadaki buğday ve arpa fiyatlarından bağımsız, canları istediği zaman zam yapılıyor. Geçtiğimiz günlerde Ulusal Süt Konseyi, süt için bir fiyat açıkladı. Bu ayın 21’inden itibaren yeni fiyatlar üzerinden üreticilerimiz süt paralarını alacaklar. Bu fiyatlar açıklanırken birçok hesaplamalar yapıyorlar. Bu yemciler fiyat belirlerken Ulusal Süt Konseyi neden toplanmıyor. Yemcilere de birileri bir dur desin. Yemciler zam yapmasın, sütün girdi maliyetleri de artmasın. Son 2 buçuk aydan beri yeme gelen zam en az yüzde 30. Yani yemin çuvalına 120 lira- 130 lira zam geldi. Bugün piyasada 550 liradan aşağı yem yok ve bu da yemin peşin fiyatı. Eskiden peşin fiyatına 1-2 ay vade yapılıyordu. Onlar artık hayal. Bir ay geciktirdiğinde 50-60 lira fark alıyorlar. Bunu ben Süt Üreticileri Birlik Başkanı olarak rica ediyorum. Süt fiyatları fiyatı belirlemek için ne zaman Ulusal Süt Konseyi toplanacak, ne zaman gıda komitesi toplanacak, yem fiyatları da o zaman gözden geçirilsin. Ya da yem fiyatlarına zam geldiğinde bizim fiyatlarımız da revize edilsin. Onlara da birileri desin ki siz neden bu yeme zam yapıyorsunuz. Ne arttı ki yeme zam yapıyorsunuz. Hiçbir bahane göstermeden zam yapıyorlar. Bizim et fiyatları, süt fiyatları, peynir fiyatları gündeme gelir ama yem fiyatları ulusal basında gündeme gelmiyor her nedense. Maliyet fiyatları gündeme gelmeden, market rafındaki bir peynirin artışı gündemde tutuluyor. Bir kere de ulusal basın yem fiyatlarını gündeme getirsin. Lütfen ulusal ölçekte yeme gelen zamları gündeme getirsinler ki üretici neden sütüne zam istiyor daha güzel anlaşılacak. Biz durduk yere süte zam istemiyoruz” dedi. “BİRİLERİ YEMCİLERE DUR DESİN” Market rafındaki peynirin, sütün, tereyağının, yoğurdun fiyatının süt üreticisine yansımadığını belirten Suiçmez; “İneğin memesinden çıkan süte bu fiyat yansımıyor. Bizim girdilerimizde herkes sessiz sedasız zammını yapıyor, bunları hiç kimse görmüyor, duymuyor ama biz ne zaman ki Ulusal Süt Konseyinden değerlendirme istediğimizde Türkiye’de kıyamet kopuyor. Günlerce tartışılıyor sonra bize yüzde 7-17 gibi bir zam veriliyor ama yemci öbür taraftan zammını yapıyor, fiyatlar alıp başını gidiyor. Birileri de bu yemcilere bir dur desin” şeklinde konuştu. ŞENER ŞENTÜRK

Özcan; “Bu gidişle hayvan kesimleri artar” Haber

Özcan; “Bu gidişle hayvan kesimleri artar”

Uzunköprü Ziraat Odası Başkanı Özcan Kayalı, Ulusal Süt Konseyi tarafından açıklanan çiğ süt fiyatının yetersiz olduğunu söyledi. Kayalı, süt üreticisinin açıklanmasını beklediği zammın 5 TL olduğunu dile getirdi. Kaya, yapılan fiyat güncellemelerinin sadece hayvancılıkta değil, tarımda da olması gerektiğini ifade etti. Kaya, güncellemelerin bir yılda değil, 3 ayda bir olması gerektiğini savundu. “SÜT FİYATLARI YERİNDE SAYIYOR” Kayalı, “Açıklanan fiyattan süt üreticileri hiç memnun değiller. Girdi maaliyetleri artıyor fakat süt fiyatları yerinde saymaya devam ediyor. Bu gidişle hayvan kesimleri artar ve bu sefer de et problemi ortaya çıkar. Bu fiyatlar nedeniyle toplu bir kesim yapılır ve ileride kesilecek hayvan da kalmaz. Üreticinin beklediği 2 TL bir fark değil 5 TL’lik bir farktı. Yapılan güncellemelerin bir yılda değil, 3 ayda bir olması gerekiyor. Güncellemeler sadece sütte değil bütün tarım ürünlerinde böyle olması gerekiyor. Devlet ayçiçeği, buğdaya bir fiyat veriyor ve o fiyat bir yıl sonra masaya yatıyor. Girdi fiyatları bir yıl içerisinde sürekli artmaya devam ediyor. O zamanki girdilerle hesaplandığından dolayı açıklanan fiyatlar düşük kalıyor. Devlet artık maaşları bile 6 ayda bir güncellemeye başladı. Bunun nedeni enflasyon ve artan fiyatlar. Bu fiyatlar nedeniyle tarım ve hayvancılık ile uğraşanlar eziliyor” dedi. MERT ERİŞKİN

“Herkes hayvanlarını satacak!” Haber

“Herkes hayvanlarını satacak!”

Edirne’de Kadın Emek Pazarı’nda Tayakadın Köyü’nde ürettiği ürünleri satan Necip Gürgel, Ulusal Süt Konseyi’nin açıkladığı çiğ süt fiyatı hakkında konuştu. Gürgel, 13,50 TL olarak açıklanan fiyatın yetersiz olduğunu söyleyerek, fiyatın 16-17 TL olması gerektiğini belirtti. Gürgel, hayvancılık politikasının şu anki haliyle devam etmesi durumunda köylerde 2-3 yıl içerisinde hayvancılığın biteceğini ifade etti. “KAR DİYE BİR ŞEY KALMADI” Hayvancılığın bitme noktasında olduğunu belirten Necip Gürgel; “Açıklanan bu fiyatı ben zam olarak görmüyorum. Bunun girdilerini düşündüğümüzde, bir çuval yem zaten 500 TL. Bu açıklanan fiyat bizi kurtarmıyor. Bize 1 TL zam yapıyor, yem fiyatına ise 5 TL zam yapıyor. O yüzden köylerdeki bütün hayvanlar satılmak zorunda kalıyor. Ben, Tayakadın Köyü’nde oturuyorum ve benim köyümde de hayvancılık bitecek gibi duruyor. Böyle giderse 2 sene içerisinde köyümüzde hayvan kalmaz. Köyümüzde kooperatif var. Onlar da toplamda 40 kişiden süt alıyor. Maalesef daha fazlası yok. Eskiden her ailede hayvan vardı ama şu anda köyde hayvancılık bitmek üzere. Hayvancılık önceden kâr bırakıyordu ama şimdilerde kâr diye bir şey kalmadı” dedi. “HAYVANLARIMI AZALTMAK ZORUNDA KALACAĞIM” Fiyatı yetersiz bulduğunu belirten Gürgel, “Her hafta yeme zam geliyor. Açıklanan 1 TL ile maalesef hiçbir şey olmaz. Benim 10 baş hayvanım var. Ben de hepsini azaltmak zorunda kalacağım. Belki de seneye kadar elimde hayvan kalmayacak. Ben bu şartlarda 2-3 sene içinde kimsenin elinde hayvan kalmayacağını düşünüyorum. Çiftçi çok mağdur durumda, herkes hayvanlarını satacak. Açıklanan fiyatı yetersiz buluyoruz. Bizim beklediğimiz fiyat 16-17 TL arasındaydı” ifadelerine yer verdi. MERT ERİŞKİN

Üstün; “Küçük işletmeleri kapanma noktasına getirir” Haber

Üstün; “Küçük işletmeleri kapanma noktasına getirir”

Edirne İl Genel Meclisi Uzunköprü Üyesi ve Tarım ve Hayvancılık Komisyonu Başkanı Mustafa Üstün, Ulusal Süt Konseyi’nin çiğ süt fiyatı ile ilgili açıklama yaptı. Üstün, 22 Ocak 2024 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yüzde 3,6 yağ ve yüzde 3,2 protein içeriğine sahip çiğ inek sütü satış fiyatının 13,50 TL olarak belirlenmesine tepki gösterdi. “ENDÜSTRİYEL YEME SON 20 GÜNDE 100 TL ZAM GELDİ” Açıklanan fiyatın çok düşük olduğunu söyleyen Üstün; “Ben de büyükbaş ve küçükbaş hayvancılık yapıyorum. Şu anda son raundu oynuyoruz. Endüstriyel yeme son 20 günde 100 TL zam geldi. İnsanlar çok zor durumda” ifadelerini kullandı. “2-3 İNEKLE ÇOCUK OKUTMAYA ÇALIŞAN İNSANLAR VAR” Üstün, hayvancılık yapan küçük aile işletmelerinin çok zor durumda olduğunu belirterek; “Bu karar, küçük aile işletmelerini kapanma noktasına getiriyor. Köylerde 2-3 inekle çocuk okutmaya çalışan insanlar var. Bunların durumu çok zor. Tarlan varsa bile kuru samanın maliyeti 60 TL. Sütün en az 16 TL olması gerekiyordu” dedi. “HAYVAN SAYILARI ÇOK DÜŞTÜ” Hayvancılık yapan üreticilerin veteriner hekim maliyetlerinin de çok yükseldiğini söyleyen Üstün; “Küçük aile işletmelerinin şöyle bir problemi daha var; hayvanlarda bir türlü çözülemeyen meme hastalığı problemi var. Ona antibiyotik kullandığımızda 10 gün boyunca hayvandan süt alamıyoruz. Öyle olunca da 10 günlük kazancımızı alamıyoruz. Küçük işletmeler git gide kapanıyor. Hayvan sayıları çok düştü” sözlerine yer verdi. UĞUR AKAGÜNDÜZ

“Açıklanmayan süt fiyatı üreticiyi zora sokuyor” Haber

“Açıklanmayan süt fiyatı üreticiyi zora sokuyor”

Edirne Merkez İlçe Ve Süloğlu Süt Üreticileri Birliği Başkanı Mustafa Suiçmez, süt fiyatlarının bir an önce belirlenmesi gerektiğini söyledi. 2023 yılı Ocak ayından bu yıla kadar süt fiyatlarına yüzde 14, bunun yanında yem fiyatlarına da yüzde 48 zam geldiğini söyleyen Suiçmez, yaşanan süreçte üreticinin maliyetleri karşılayamadığını ve üretimden vazgeçerek hayvanlarını kesime vereceğini belirtti. Bir an önce süt fiyatlarının belirlenmesi gerektiğini söyleyen Suiçmez; “Ülkemizde her ne kadar yerel seçim gündemi olsa da bizim gündemimiz süt. Bizim süt üreticilerinin gündemi bugün itibariyle süt. 2023 yılının Ocak ayında üreticinin eline geçen süt fiyatı 11 lira. Üzerinden tam bir yıl geçmiş 2024’ün Ocak ayındayız ve şu anda sütün litresi 12,5 lira. Bir yıllık artışa baktığımızda yüzde 14 artış yapmış. Şaka gibi gerçekten. Biz bunu anlattık ama artık bıçak kemiğe dayandı değil, bıçak kemiğin içinde. Düğer yandan baktığımızda bir firmadan aldığım yem fiyatı 2023’ün ocak ayında 380 lira bugün 560 lira. Artış oranı yüzde 48. Diğer bir firmadan aldığım yem artış oranı yüzde 44. Yani süt yüzde 14 artmış, yem yüzde 44 ile yüzde 48 oranında artmış” dedi. “14,50 LİRAYA SATMAM LAZIM Kİ MASRAFLARA DENK GELSİN” Maliyet hesaplaması yaptıklarında sütün 14,50 lira olmasının anca maliyetlere denk geleceğini söyleyen Suiçmez; “Benim herhangi bir köyde vatandaşın ne kadar canı yanıyorsa benim de o kadar canım yanıyor. Bir hayvan günde 20 kilo silaj yemek zorunda, proteğin vermek için mısır gluteninden 1.20 kg yemek zorunda. Ayçiçeği küspesi 1.5 kg yemesi lazım. Yonca 4,5 kg yemesi lazım. Arpa kırması 5 kilo, 1,5 kilo da saman yemesi lazım. Burada sanayi yemini saymıyorum. Bu hayvan günde 34-35 kg yem yemek zorunda. Bunun maliyeti 241,50 lira. Sadece beslenmek için gerekli olanlar. Şu anda 20 bin liradan aşağı hayvancılık işletmelerinde çalışacak eleman bulmak mümkün değil. Yani işçilik maliyeti 33 lira. Bir hayvanın bir yıl içerisinde sağlık maliyeti günlük 13 liraya tekabül ediyor. 291,50 lira bir hayvanın maliyeti var. Ben kendi işletmemden biliyorum. Üreticilik yapan aile işletmelerinden biliyorum. Bu hayvandan 20 litre süt aldığımızı hesaplarsak bu sütü kafa kafaya gelmesi için 14,50 lişraya satmam lazım. Kamuoyunun market rafında gördüğü gibi bir fiyat yok bizde. Hangi hesabı yaparsanız yapın şu anda verilen fiyatla biz zarar ediyoruz” ifadelerini kullandı. “ZARARINA KİMSE BU İŞİ YAPMAZ” Ulusal süt konseyine seslenen Suiçmez, Ocak ayı olmasına rağmen daha ne bekliyorlar fiyat açıklamak için dedi. Suiçmez; “Ulusal süt konseyiyle görüşüyorum. Buradan diyorum ki; daha ne bekliyorlar? Çok merak ediyorum. Bu insanlar bu fiyatlarla hayvancılığı yapmazlar. Geri dönüşü olmayan bir yola girdik. Bu üreticiler satacak bu inekleri. Biz yüzde 50, yüzde 70 artış istemiyoruz. Yüzde 48 yeme zam gelmiş, yüzde 14’ü 48 in içinden almışız, geriye yüzde 34 kalmış. En iyi rakamı söylüyorum, bu yüzde 34 ü üzerine koyarsak 16,75 lira almamız lazım. Sütün olması gereken fiyat en iyi ihtimalle bu olması lazım. En azından bu süt fiyatı 16-17 lira olsun bu insanlar bu işi yapsın. Bu fiyatları kim belirliyorsa onlara sesleniyorum. 10 ocak oldu, bu ocak ayını da yemesinler. Yazıktır günahtır bu insanlara. Çok tehlikeli bir yere gidiyoruz. Bu üreticiler kestirecek hayvanlarını. Zararına kimse bu işi yapmaz” şeklinde konuştu. ŞENER ŞENTÜRK

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.