Tarla Haberleri - Son Dakika Tarla Haber Güncel Gelişmeler

Edirne Sınırına 8 Türbinlik DRES Projesi

Edirne’nin Uzunköprü ilçesine bağlı Gazimehmet köyü ile Tekirdağ’ın Hayrabolu ilçesine bağlı Aydınlar mahallesi mevkilerinde Entek Elektrik Üretimi A.Ş. tarafından yapılması planlanan Malkara Depolamalı Rüzgar Enerji Santrali (DRES) projesinin son şekli verilen Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) raporu yayımlandı. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ÇED İzin ve Denetim Genel Müdürlüğü tarafından yapılan duyuruda, 8 türbin ve enerji depolama tesisinden oluşan projenin ÇED raporunun, İnceleme ve Değerlendirme Komisyonu tarafından incelenerek son şeklinin verildiği belirtildi. Son şekli verilen ÇED raporunun halkın görüş ve önerilerini almak üzere Bakanlık ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’nde 10 gün görüşe açık kalacağı belirtilen duyuruda, görüşlerin Bakanlık ve İl Müdürlüğüne iletilebileceği ifade edildi. Duyuruda, projenin son şekli verilen ÇED raporuna da yer verildi. TARLA VE MERA VASIFLI ARAZİLER ÜZERİNDE Proje kapsamında her biri 7,2 MWm/7,2 MWe ünite gücünde olmak üzere toplam 8 adet türbin kurulacak ve toplam kurulu güç 57,6 MWm / 57,6 MWe olacak. Ayrıca proje alanındaki 0,5 hektar büyüklüğündeki alana, 57,6 MWh toplam depolama gücüne sahip Enerji Depolama Tesisi (EDT) de kurulacak. Projedeki T8 nolu türbin Uzunköprü ilçesi, diğer türbinler ise Hayrabolu ilçesi sınırlarında yer alacak. T2 ve T7 nolu türbinler tarla vasfındaki arazilerde yer alırken; T1, T3, T4, T5, T6, T8, EDT ve şalt merkezi ise mera vasıflı araziler üzerine konumlandırılacak. ULUSAL ENTERKONNEKTE SİSTEME VERİLECEK Trakya Alt Bölgesi Ergene Havzası 1/100.000 Ölçekli Revizyon Çevre Düzeni Planı’na göre proje alanı, orman alanı ve tarım alanı gösteriminde yer alıyor. Santral sahasına en yakın yerleşim yerinin ise Aydınlar mahallesi olduğu belirtilen dosyada, T5 nolu türbine 700 metre mesafede olduğu ifade edildi. Projenin hayata geçmesinin ardından üretilen ve depolanan elektrik enerjisi, 154 kV hat ile Uzunköprü Havza Trafo Merkezi’ne bağlanarak ulusal enterkonnekte sisteme verilecek. PROJE ALANI İÇİNDE 6 DERE VE KURU DERE YATAKLARI VAR Proje alanı içerisinde Kavak Deresi, Sazlık Deresi, Balık Deresi, Köy Deresi, Kasımpaşa Deresi, Soğuksu Deresi ve bunlardan ayrılan mevsimsel akışa sahip kuru dere yatakları yer alıyor. Projedeki T8 nolu türbinin, santral sahası içerisinde yer alan Kavak Deresi’nden ayrılan mevsimsel akışa sahip kuru dere yatağına en yakın türbin olduğu ve 150 metre mesafede yer aldığı belirtildi. PROJE SINIRLARI İÇİNDE 4 ADET TÜMÜLÜS VAR Proje sınırları içinde I. Derece arkeolojik sit alanları olan Beştepeler I, II, III Tümülüsleri ve Aydınlar Tümülüsü’nün yer aldığı ifade edilen dosyada, arkeolojik sit alanlarının koordinatlı sınırları içinde herhangi bir uygulama ve çalışma yapılmayacağına yer verildi. UĞUR AKAGÜNDÜZ

Edirne’de Selden Hasar Gören Çiftçiye Eksper Şoku

Edirne’nin Budakdoğanca köyünde Ramazan Bayramı sabahı kısa sürede yağan şiddetli yağış ile Emin Emir isimli vatandaşın ayçiçeği ekili tarlasında hasar oluştu. TARSİM sigortalı olmasından dolayı tarlasını tekrar ekmeye niyetlenen Emir’in tarlasına gelen sigorta eksperi önce yüzde 3, ikinci gelişinde ise yüzde 11 hasar olduğunu belirtti. Belirlenen hasar miktarını öğrenmesiyle şok yaşayan emir, kendisinin yıllardır çiftçilik yaptığını, tarladaki hasarın yüzde 80 civarında olmasına rağmen istediğinin sadece yaptığı tohum ve sürme masrafı olduğunu belirtti. “10-15 SANTİMLİK YARIKLAR OLUŞTU” Tarlada yağmur dolayısıyla 10-15 santimlik su yolları açıldığını ve yeniden sürerek ekilmesi gerektiğini söyleyen Emir; “Burası benim 34 dönüm olan bir arazim. Buraya 29 Mart’ta saat 17.00 civarı, ektiğim ayçiçeğini kontrole geldim. Çok güzel çıktığını gördüm. Ertesi gün sabah saat 08.00 civarı bu bölge çok şiddetli yağış aldı. Yaklaşık bir saat gibi bir sürede 45 kilogram civarı yağmur yağdı. Çok hızlı yağan bu yağmur dolayısıyla tarlamda yarıklar oluşarak ekili olan ayçiçeğimi sel alıp götürdü. Tarlam TARSİM sigortalı olduğu için sigortacımı aradım ve ardından eksper gönderdiler. Eksperler kontrol ettiler ve tarlanın birine yüzde 3, diğerine yüzde 7 hasar var dediler. Ben buna itiraz ettim. Eksper ikinci defa geldi bu sefer bir tarlada yüzde 10 diğerinde yüzde 11 hasar olduğunu söyledi. Bu hasar miktarını neye göre verdiler bilmiyorum. Tarlamdaki hasarın yüzde 80 oranında olduğunu düşünüyorum. Ben bir çiftçiyim, bu işin içindeyim. Bu tarla bu durumda bırakılamaz. Bozularak yeniden ekim yapılması gerekiyor. Benim istediğim sadece yeniden ekim için yapacağım masraf. Tohum ve tarlanın sürme masrafı benim istediğim. Tarlayı bu şekilde bırakırsam üründen çok kaybım olur. Burasının mecbur bozularak yeniden ekilmesi lazım. Selin götürmediği ayçiçeğinin de kökleri açılmış. Onlardan da ürün almak imkansız. Su yarıklarının kesinlikle düzeltilmesi lazım. Ben sadece ekim masrafımın karşılanmasını istiyorum” dedi. ŞENER ŞENTÜRK

Tekirdağ'da Kanola Tarlaları Görsel Şölen Sunuyor

Baharın gelişiyle birlikte Trakya'nın bereketli topraklarında açan kanolalar, sarı renkleriyle doğaya adeta tablo gibi yayılıyor. Süleymanpaşa'da geniş alanlara ekilen kanola tarlaları, yeşil ile sarının muhteşem dansını sergileyerek görenleri büyülüyor. Dron ile görüntülenen tarlalar, doğanın sunduğu eşsiz manzarayı gözler önüne serdi. Fotoğrafçılar ve doğa tutkunlarının ilgisini çeken bu manzara, bölgenin tarımsal zenginliğini de ortaya koyuyor. Kanola, Trakya'da özellikle bitkisel yağ üretiminde yaygın olarak kullanılıyor. Aynı zamanda hayvan yemi, biyodizel üretimi ve tarımsal dönüşüm süreçlerinde de önemli bir rol oynuyor. Bölge ekonomisine katkı sağlayan bu ürün, her yıl artan ekim alanlarıyla dikkat çekiyor.

Tekirdağ'da Kuraklık Kanola Üreticisine Tarla Bozdurttu

Geçen yıl eylül ve ekim aylarında toprakla buluşturulan kanola tohumları yağışların yeterli miktarda düşmemesi nedeniyle çimlenmekte geç kaldı. Geç çimlenen kanola soğuklardan da olumsuz etkilendi. Çoğu çiftçi zarar gören kanola tarlalarını bozarak, buğday ekmek zorunda kaldı. Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi (NKÜ) Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü Başkanı Prof. Dr. İsmet Başer, ayçiçeğine alternatif olarak ekilen kanolayı kuraklığın olumsuz etkilediğini söyledi. Başer, kuraklıktan dolayı kanolanın istenilen gelişimi gösteremediğini belirtti. İklim değişikliğinin etkilerinin tarımda derinden hissedildiğine işaret eden Başer, "Kanola tipi bitkilerin ekiminde geç kalınırsa soğuktan zarar görüyor. Bu sene yağışlar yeterli gelmedi ama bitkiler ekildi. Çimlenme sağlanamadığı için bir kısım kanola alanları bozularak, bunların yerine buğday ekildi." dedi. Tekirdağ Ziraat Odası Başkanı İmdat Saygı da kuraklıktan dolayı çiftçilerin maliyetlerinin arttığını dile getirdi. Bazı çiftçilerin bu yıl kanola ektiği alanları bozduğunu aktaran Saygı, "Ciddi bir kuraklık yaşıyoruz. Çiftçi arkadaşlarımız, tarlalarına kanolalarını ekti ancak istenilen yağışlar gelmedi. Bazı alanlarda kanola ya çimlenmedi ya da geç çimlendi. Kanolanın gelişiminden memnun olmayan üreticiler ekili alanlarını bozmak durumunda kaldı. Bozulan alanlara buğday ve ayçiçeği ekildi." dedi. Tekirdağ'da geçen yıl 81 bin 258 dekarda kanola ekilmişti.

Atilla Bayazıt, Buğday Tarlalarındaki Gelişmeleri Değerlendirdi

Yapılan incelemelerde, kardeşlenmelerin tamamlandığı ve vejetatif gelişimlerin oldukça sağlıklı olduğu tespit edildi. Ancak, Edirne’de yetiştirilen farklı buğday çeşitlerinin çeşitlerine bağlı olarak kök ve kök boğazı hastalıklarının farklı oranlarda görülmeye başladığı belirtildi. Bu nedenle, çiftçilerin tarlalarını kontrol etmeleri ve eğer ilaçlama yapmadılarsa gerekli tedbirleri almaları gerektiği vurgulandı. İl Tarım Müdürü Bayazıt, üreticilere bereketli bir sezon dileyerek, bu tür önlemlerle daha verimli bir üretim süreci geçirmelerini temenni etti. HABER MERKEZİ

Tekirdağ'da Doğal Stüdyoya Dönüşen Renkli Tarlalar Turizme Katkı Sağladı

Kent merkezi ve ilçelerde bulunan sarı ve mor tarlalar mayıs ayı başından temmuz ayı sonuna kadar vatandaşlardan ilgi gördü. Yakın ülkelerden ve illerden gelenler lavanta tarlalarında oluşturulan dekorlar önünde en güzel fotoğraf karesini yakalamaya çalıştı. Sezon boyunca çok sayıda vatandaş doğal stüdyo olarak kullanılan kanola, lavanta ve ayçiçeği tarlalarında doğa ile iç içe zaman geçirdi. Ziyaretçilere renkli bir rota sunan tarlalar, sezon boyunca vatandaşların uğrak noktası oldu. İl Kültür ve Turizm Müdürü Ahmet Hacıoğlu, yerli ve yabancı misafirlerin uğrak yeri haline gelen kanola, ayçiçeği ve lavanta tarlalarının, kentin turizmine katkı sağladığını söyledi. Kentte doğayla iç içe zaman geçirerek, güzel anılar biriktirmek isteyenlerin renkli tarlaları sık sık ziyaret ettiğini anlatan Hacıoğlu, "Tekirdağ yılın her mevsiminde farklı renkleriyle adeta doğal stüdyo özelliğiyle yerli, yabancı turist ve ziyaretçilerin ilgi odağı haline geldi. Başta fotoğraf sanatçıları olmak üzere anılarını biriktirip geleceğe aktarmak isteyen ziyaretçilerimiz renk cümbüşünü hatıralarına kazıdı." dedi. Hacıoğlu, kentteki renkli tarlaların turizme önemli katkı sağladığını aktararak, her yıl binlerce kişiyi ağırladığını dile getirdi. Çok sayıda ziyaretçinin renkli tarlaları görmek ve kentin güzelliklerinin tadını çıkartmak için bölgeye geldiğini belirten Hacıoğlu, şunları kaydetti: "Mayıs ayının başı itibari ile sapsarı kanola tarlalarının zarif güzelliği yemyeşil buğday tarlaları ile birleşince fevkalade bir görünüme sahip oldu. Haziran ayında mosmor lavanta tarlaları ve temmuz ayında sapsarı ayçiçeği tarlalarıyla bütünlük sağlayarak görsel bir şölen haline geldi. Tarihi Selanik yolu üzerinde bulunan Tekirdağ bu görsel şölenleri izlemek için gelenlerle doldu taştı. Bütün bu renk tonları masmavi Marmara Denizi ile bütünlük sağlayınca seyrine doyum olmayan güzellikler ortaya çıktı."

Edirne’de Çeltik Havadan Ekilip, Havadan İlaçlanıyor

Edirneli birçok çeltik üreticisi, ucuz ve pratik olduğu için tarlalarındaki ekimi ve daha sonrasındaki ilaçlamayı drone ile havadan yapmaya başladı. Çeltik üreticisi Emine – Fevziye Sakarya kardeşler çeltik ekimindeki son teknolojiyi ilk kullananlardan oldu. Bunun için Emine Sakarya drone lisansı aldı. Sakarya kardeşler, drone ile ekim ve ilaçlama yapmanın traktörle yapılan işleme göre çok daha ucuz ve pratik olduğunu belirtiliyor. DRONE NEDEN PRATİK VE UCUZ? Batı Ekspres’e konuşan Fevziye Sakarya, ekim ve ilaçlamanın ucuz ve pratik oluşunu şöyle açıklıyor: “Akaryakıt fiyatları çok yüksek. Dolayısıyla traktörle ekim ve ilaçlamada yakıt maliyeti yüksek. Drone cihazının akülerini şarj ediyorsunuz ve kullanıyorsunuz, maliyet düşük. Ayrıca drone ile ekip ilaçlarlarken tarlada boşluklar olmuyor. Tohum ya da ilaç tarlanın her tarafına eşit bir şekilde dağılıyor. Drone, tohum ya da ilaç bittikten sonra tekrar yükleme yapıldığında tam olarak kaldığı yerden devam ediyor. Traktörle yaparsanız ya aynı yere iki kez ilaç atıyorsunuz ya da ilaçlanmamış yer kalıyor. Yine ekim ve ilaçlama işini traktörle tarlada çok fazla tekerlek izi kalıyor. Bu da ürün kaybına neden oluyor.” MURAT SAVAŞ

Tarla Günü Etkinliği Düzenlendi

Tarım ve Orman Müdürlüğü ile Trakya Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğünce Paşayeri köyünde gerçekleştirilen etkinlikte Elmas, Kahraman, Kınalı ve Küçükyayla yulaf çeşitleri hasat edildi. İl Tarım ve Orman Müdürü Gökhan Karaca, yaptığı konuşmada üreticilerin yerli tohumlara yönelmesini istedi. Yerli tohumların bölge şartlarına daha dayanıklı olduğunu ifade eden Karaca, bu tohumların ekonomik getirisinin de fazla olduğunu kaydetti.

Biçerdöverin Alev Alması Sonucu 80 Dekarlık Buğday Ekili Alan Yandı

Kırklareli'nde, hasat esnasında biçerdöverin alev alması sonucu çıkan yangında 80 dekar buğday tarlası zarar gördü. Babaeski ilçesine bağlı Çiğdemli köyünde bir buğday tarlasındaki hasat sırasında biçerdöverde henüz bilinmeyen nedenle yangın çıktı. Biçerdöverden sıçrayan alevler tarlaya sirayet etti. Vatandaşların ihbarı üzerine bölgeye Kırklareli Orman İşletme Müdürlüğü, itfaiye, AFAD ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ekiplerin müdahalesiyle söndürülen yangın sonucu 80 dekarlık buğday ekili alan zarar gördü. Yangın nedeniyle biçerdöver kullanılamaz hale geldi.