Hava Durumu

#Türkiye

Batı Ekspres - Edirne'nin Haber Sitesi - Türkiye haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Türkiye haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Pazartesi Pazarı İçin İki Yer Seçeneği Haber

Pazartesi Pazarı İçin İki Yer Seçeneği

Edirne’de çarşı merkezde kurulan pazaryerinin Edirne Belediyesi tarafından borçlar karşılığı sosyal güvenlik kurumuna devri geçtiğimiz hafta gerçekleşen belediye meclisinde konuşulmuştu. Pazartesi pazar yerinin devri konusunda Edirne Belediye Başkanı Filiz Gencan’a, Edirne Belediye Meclisi’nin yetki vermesi, pazar esnafında tedirginlik yarattı. Edirne Pazarcılar Manavlar ve Seyyar Satıcılar Odası Başkanı Şeref Hasır, Pazar yeri konusunda Başkan Gencan ile görüştüğünü söyledi. Hasır, görüşmede Belediye Başkanı Filiz Gencan’a iki pazar yeri önerisinde bulunduklarını belirterek “Bu konuda ilgili biz belediye başkanımızla görüştük. Kendisiyle fikir alışverişinde bulunduk. Kendisine iki yer teklif ettik. Şu anda belediye ulaşım hizmetlerinin yanında Serhad Birlik araçlarının kullandığı boş bir alan var. Bir de Çavuşbey Mahallesi’nde ROMACTED’in olduğu alan var. İkisinin uygun olacağını Başkanımıza söyledik. Bu konuyla ilgili Başkanımız bize her türlü yardımcı olacağını söyledi. Edirne halkını, Edirne pazarcılarını mağdur etmeyeceğini dile getirdi. Pazarlar yeri kalksa da anında yeni pazar kuracağız. Hiçbir sıkıntımız yok. Yani o bölgenin halkı da pazar imkanlarında mağdur olmayacak, hiçbir zaman mağdur etmeyeceğiz” dedi. “TÜRKİYE’DE BİR İLK OLACAK” Yeni yerleşim bölgesi planında da pazaryeri olarak geçen bir alan olduğunu, o bölgeye de modern, içerisinde birçok sosyal alanı da barındıran bir pazar yeri yapılacağını söyleyen Hasır; “Özgür Çocuklar Parkı arkasında pazaryeri olarak planda geçen bir yer var. Oraya da içerisinde birçok sosyal alanı bulunan, otoparkı, çocuk parkı olan bir pazaryeri yapılmasını istiyoruz. Bu şekilde yapılırsa Türkiye’de bir ilk olacak. Bununla ilgili Filiz Başkanımızdan güzel haberler bekliyoruz” diye konuştu. ŞENER ŞENTÜRK

Edirne’de KESK'in 30'uncu Yılı Kutlandı Haber

Edirne’de KESK'in 30'uncu Yılı Kutlandı

‎Edirne’de Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’nun (KESK) 30'uncu kuruluş yılı, KESK Edirne Şubesi binasında düzenlenen kahvaltı etkinliğiyle kutlandı. Programa sendika üyeleri ve kamu emekçileri katıldı. ‎Etkinlikte konuşan Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Edirne Şube Başkanı Filiz Çakar, KESK’in 30 yıllık mücadelesinin Türkiye’de kamu emekçilerinin hak arama tarihinin en önemli yapı taşlarından biri olduğunu vurguladı. Çakar konuşmasında şu ifadeleri kullandı: ‎“Takvimler bugün 8 Aralık 2025’i gösteriyor. Kamu emekçileri mücadele tarihinin yapı taşı olan konfederasyonumuz KESK bugün 30 yaşına bastı. 30. yılımız; kapı kulu zihniyetini yıkıp kamu emekçisi kimliğini kazandıranlara, emeğin, demokrasinin, özgürlüğün Türkiye’sini kurma umudunu büyütenlere kutlu olsun. KESK’in 30. yaşı; bozuk düzene karşı ‘Haklar yasalardan önce gelir. Hak verilmez; alınır; zafer sokakta kazanılır.’ diye haykıranlara kutlu olsun. Bizim için bugün yalnızca bir kutlama günü değil, mücadeleyi büyütme kararlılığımızı tazelediğimiz gündür.” ‎Konuşmasının devamında demokrasi, barış ve laiklik vurgusu yapan Çakar, şunları söyledi: ‎“Geçmişten geleceğe uzanan emek, demokrasi, barış ve laik bir yaşam için birlikte mücadelemizi büyüteceğiz. Faşizme karşı demokrasi, emperyalizme karşı bağımsızlık, savaşa karşı barış, baskılara karşı özgürlük için kararlılıkla mücadele edeceğiz. Bizi ezen, emeğimizi görünmez kılan, bedenlerimizi metalaştıran erkek egemen sistemin çarklarına takılan çakıl taşı olacağız. Sendikaları yalnızca hak arama alanı değil, yaşamı dönüştürme alanı olarak gören kadınların mücadelesinin öznesi olmaya devam edeceğiz.” ‎MEHMET EFECAN HIDIROĞLU

Üniversiteli Gençlerden Güvenli Sokaklar Projesi Haber

Üniversiteli Gençlerden Güvenli Sokaklar Projesi

Edirne’de Ayça Erdem ve Berin Çalışır isimli Trakya Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi İletişim Tasarım Bölümü öğrencilerinin geliştirdiği bir sosyal sorumluluk projesiyle güvenli ve güvensiz sokakları vatandaşlar işaretleme yöntemiyle belirleyebilecekler. Tamamen vatandaşların o sokaktan geçerken hissettiklerine dayalı olarak bu bilgiler bir veri tabanında toplanacak. Toplanan bu bilgiler belediye ve ilgili kurumlara rapor olarak sunulacak. İlgili kurumların sokak aydınlatmaları ve güvenliği konusunda işini kolaylaştıracak projeyi geliştiren gençlerden Ayça Erdem; “Harita üzerinden işaretlenerek projesiyle vatandaşlar karanlık ve güvensiz hissettiği sokakları harita üzerinden işaretleyecek ve öğrencilerin oluşturduğu veri tabanında bu bilgiler raporlanabilecek. Bu projeye aslında bir sosyal sorumluluk projesi olarak başladık. Kendi yaşamımızdan, yaşadığımız sorunlardan yola çıkarak bu projeyi geliştirmek istedik ve herkesin katkı sunmasını istedik. Sadece kadınlar bazında başladık fakat bu sadece kadınları da ele alarak devam edebileceğimiz ve çözebileceğimiz bir sorun değildi. Sadece biz gezmek için ya da eğlenmek için dışarı çıkmıyoruz. Maalesef gece artık Edirne'de karanlık sokaklardan geçerken kendimizi gerçekten çok temkinli ve gerçekten çok endişe ederek evlerimize gitmeye başlamıştık. Bunun için herhangi somut bir veri toplama içerisine girdik. İşten eve döndüğünüz zaman veya dışarı çıktığınız zaman özellikle biz kadınlar olarak ve tüm diğer bireyleri de kapsayarak yaşadığımız algısal ve fiziksel endişeyi somut kılmak istedik. Bir harita üzerinden yıldız bırakarak, konumunuzu kullanarak ve 4 soruya cevap vererek o sokakta nasıl hissettiğinizi başka insanlar için de görünür kılıyorsunuz” dedi. “TÜRKİYE’NİN TÜM ŞEHİRLERİNDE UYGULANABİLECEK BİR PROJE” Projenin diğer sahibi Berin Çalışır ise Türkiye’nin tüm şehirlerinde uygulanabilecek bir proje olduğunu belirterek; “Aslında Edirne’de olması gereken bir proje olduğunu düşünmüyoruz. Bu, Türkiye'nin her şehrine uygulayacağımız bir proje. Edirne'den başladık. Biz Edirne'de bu proje bittikten sonra Edirne Belediyesi'ne ve gerekli kurumlara bu verileri sağlayacağız ve veri temelli bir destek sağladığımız için ışıklandırma, çevresel sorunların gerçekten belirli somut verilere dayanarak iyileştirilmesini umarak bunları teslim edeceğiz” diye konuştu. Projeyle ilgili tanıtım açıklamasına Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Edirne Şube Başkanı Ayten Durmuş ve yönetim kurulu üyesi Dr. Ertuğrul Tanrıkulu katılarak gençlere destek verdi. PROJENİN ADI NEDEN “NOVA”? Vatandaşların, novaedirne.com.tr sitesindeki haritadan 21 Aralık tarihine kadar işaretleme yapabileceklerini söyleyen Çalışır; “Aslında burada nova projesi nedir konusuna biraz değinmek istiyoruz ve ismi neden nova? Nova gökyüzünde hep var olan ama uzun süre parladığı belli olmayan bir yıldızdır. Bu yıldızı tüm Edirne halkı olarak birlikte parlatıp kadınlara ve gerçekten tüm bireylere destek olması amacıyla güvenli şehirler yaratmayı umuyoruz. Yıldızlar yeşil, kırmızı ve sarı olarak 3 kategoriye ayrılıyor. Bu yıldızları ekleyerek veri tabanımızda Edirne'nin en güvenli ve en güvensiz sokaklarını belirliyoruz ve bunları kamuoyuyla paylaşıyoruz. Bunların hepsini, iyileştirme sürecini de birlikte takip etmeyi amaçlıyoruz” ifadelerini kullandı. ŞENER ŞENTÜRK

Uzmanından ‘Antibiyotik' Uyarısı Haber

Uzmanından ‘Antibiyotik' Uyarısı

Antibiyotiklerin, yaşanan yüzyılda birçok insanın hayatını kurtardığını ve ortalama yaşam süresinin uzamasında ciddi katkı sağladığını belirten Acıbadem Kayseri Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Yasemin Ersoy, "Antibiyotik, aslında çağımızda yaşam süresinin uzamasına katkı sağlayan bir tedavi biçimidir. Belki bir yüz yıl öncesine kadar ölümlerin olduğu enfeksiyonlardan kurtulmamızı ve tedaviyi sağlayan, çok önemli mikroplara ve parazitlere karşı öldürücü olan ilaçlara antimikrobiyal diyoruz. Bakterilere, mantarlara, virüslere karşı kullanılan ilaçlara antimikrobiyal genel ifadesini kullanıyoruz" dedi. Üst solunum yollarında antibiyotiklerin virüslere bir etkisi olmayacağını söyleyen Prof. Dr. Ersoy, "Malum kış dönemindeyiz, havaların soğumasıyla beraber üst solunum yolu enfeksiyonları artıyor ama unutmayalım ki üst solunum yolu enfeksiyonlarının yani boğaz ağrısı ile doktora başvuran hastalarımızın yüzde 70-80'i viraldir ve antibiyotiklerin virüslere karşı bir etkisi olmaz. Çoğu reçetelere baktığımızda üst solunum yollarının yüzde 80'inde antibiyotiklerin yazıldığını görüyoruz" dedi. "Her yıl 10 milyon insan antibiyotik direnci nedeniyle hayatını kaybedebilir" Türkiye'de antimikrobiyal direnç oranının endişe verici olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Ersoy, "Burada antimikrobiyal direncin artması ile ilişkili direkt bir bağlantıdan bahsedebiliriz. Dünya Sağlık Örgütü'nün verilerine göre her yıl dünyada 1 milyondan fazla insan direkt antimikrobiyallere dirençli enfeksiyonlar sebebiyle hayatını kaybediyor. 5 milyon insanın ölümünde ise katkısı olduğu tahmin ediliyor. Bu durum için önlem alınmazsa önümüzdeki dönemlerde öngörülen rakam 2050 yılında dünyada her yıl 10 milyon insanın antimikrobiyallere dirençli enfeksiyonlardan ötürü hayatlarını kaybedeceğini tahmin ediyoruz" diye konuştu. Toplum farkındalığının önemine değinen Prof. Dr. Ersoy, antibiyotikleri gereksiz yere kullanmamak, hekimden antibiyotik isteğinde bulunmamak ve hekim önerdiği zaman antibiyotiği doğru şekilde, sürede ve dozda kullanmanın önemli olduğunu ifade etti. Önerilen dozların altındaki dozların da direnç gelişiminde yine önemli bir faktör olabileceğini dile getirdi. Bir diğer hususun da enfeksiyonları azaltmak olduğunun altını çizen Prof. Dr. Ersoy enfeksiyonlar azaldığında zaten antibiyotik ve antimikrobiyal kullanımı azalacağı için dirençle ilgili süreçler daha kontrol edilebilir hale geleceğini belirtti. "Bağışıklığımızı güçlendirerek enfeksiyonları azaltabiliriz" Enfeksiyonun azaltılması için yapılabileceklerden de bahseden Prof. Dr. Ersoy, sözlerini şu şekilde sonlandırdı: "Bağışıklığımızı güçlendirerek enfeksiyonları azaltabiliriz. Hijyene önem göstermek, doğru bilgi ve doğru yöntemle hareket etmemiz çok önemli. Hasta insanların toplu alanlarda maske takması ya da kendimizin koruyucu önlemler almamız, olmamız gereken aşıları hekimimizden yardım alarak aşılarımızı olmak yine enfeksiyonlara yakalanmamızda bizde koruyucu etki oluşturacaktır. Enfeksiyon ve antimikrobiyal kullanımı azaldığında, gereksiz antibiyotik kullanımını azalttığımızda da süreçte üstümüze düşeni yapmış olacağız."

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.