Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Yaşam Haberleri

Batı Ekspres - Edirne'nin Haber Sitesi - Yaşam Haberleri haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Yaşam Haberleri haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

SAĞLIKLI YAŞAM İÇİN ÖNERİLER: HAYATINIZI DAHA İYİ BİR HALE GETİRİN! Haber

SAĞLIKLI YAŞAM İÇİN ÖNERİLER: HAYATINIZI DAHA İYİ BİR HALE GETİRİN!

Dengeli Beslenme: Vücudunuza İyi Bakın Sağlıklı bir yaşamın temel taşlarından biri dengeli beslenmedir. Günlük beslenmenizde tüm besin gruplarına yer vererek vücudunuzun ihtiyaç duyduğu vitaminler, mineraller ve diğer besin öğelerini almanız önemlidir. Taze sebzeler, meyveler, tam tahıllar, protein kaynakları ve sağlıklı yağlar gibi besinleri tercih ederek beslenme düzeninizi zenginleştirebilirsiniz. Aktif Bir Yaşam Tarzı: Hareket Edin! Bir oturuşta çok fazla vakit geçirmek sağlığımızı olumsuz etkileyebilir. Aktif bir yaşam tarzı benimsemek, hem fiziksel hem de zihinsel sağlığımızı destekler. Egzersiz yapmak, yürüyüşe çıkmak, spor aktivitelerine katılmak veya yoga gibi rahatlatıcı aktiviteler yapmak, günlük rutininizin bir parçası haline getirilebilir. Bu şekilde, enerjinizi artırabilir, stresi azaltabilir ve genel sağlığınızı iyileştirebilirsiniz. Stres Yönetimi: Zihninizi Rahatlatın Modern yaşamın getirdiği koşuşturma ve stres, sağlığımızı olumsuz etkileyebilir. Stresi yönetmek, bedenimiz ve zihnimiz için önemlidir. Meditasyon, derin nefes alma teknikleri, yoga veya hobiler gibi stresi azaltıcı aktiviteleri hayatınıza dahil edebilirsiniz. Ayrıca, uyku düzeninize dikkat etmek, sosyal bağlantılarınızı güçlendirmek ve zamanınızı keyif aldığınız aktivitelere ayırmak da stresle başa çıkmanıza yardımcı olabilir. Uyku Kalitesi: Dinlenmeye Özen Gösterin Yeterli ve kaliteli uyku, sağlıklı bir yaşamın önemli bir unsuru olarak kabul edilir. Vücudunuzun tamir ve yenilenme sürecini tamamlayabilmesi için uyku ihtiyacınızı karşılamak önemlidir. Uyku düzeninize özen göstermek, rahat bir uyku ortamı oluşturmak ve uyku öncesi rahatlama ritüelleri uygulamak, uyku kalitenizi artırabilir. Siz de Sağlıklı Bir Yaşam İçin Adım Atın! Küçük Değişikliklerle Başlayın Sağlıklı bir yaşam tarzına başlamak için büyük adımlar atmanız gerekmez. Küçük değişikliklerle başlayarak süreci kolaylaştırabilirsiniz. Örneğin, bir öğünde daha fazla sebze tüketmek, merdivenleri kullanmak, su içmeyi artırmak gibi basit adımlarla sağlıklı bir yaşama doğru ilerleyebilirsiniz. Kendinize Sabır Gösterin Sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemek zaman alabilir ve sürekli bir çaba gerektirebilir. Kendinize sabır göstermek ve adım adım ilerlemek önemlidir. Her gün biraz daha sağlıklı seçimler yaparak hedeflerinize doğru ilerleyebilirsiniz. Sağlık Kontrollerini İhmal Etmeyin Sağlıklı bir yaşam sürdürmek için düzenli sağlık kontrolleri yapmak önemlidir. Doktorunuzun önerdiği tarama testlerini zamanında yaptırarak sağlığınızı izleyebilir ve potansiyel sorunları erken tespit edebilirsiniz. Haber MERKEZİ

SAĞLIK İÇİN DOĞAL BİR DESTEK: DEVEDİKENİ Haber

SAĞLIK İÇİN DOĞAL BİR DESTEK: DEVEDİKENİ

Devedikeni bitkisinin pek çok faydası olduğu biliniyor ve bu nedenle giderek daha fazla kişi tarafından kullanılıyor. Sindirim Sistemi Sağlığını Destekler Devedikeni bitkisi, sindirim sistemi sağlığını desteklemede etkili bir rol oynar. İçerdiği doğal bileşenler sayesinde sindirim enzimlerinin salgılanmasını artırır, mide ve bağırsak sağlığını korur. Ayrıca, gaz, şişkinlik ve sindirim rahatsızlıklarının hafifletilmesine yardımcı olabilir. Karaciğer Fonksiyonlarını Destekler Karaciğer, vücudumuzun temizleme sisteminin bir parçasıdır ve sağlıklı bir karaciğer fonksiyonu genel sağlık için önemlidir. Devedikeni bitkisi, karaciğer sağlığını desteklemeye yardımcı olan güçlü antioksidanlar içerir. Karaciğerin detoksifikasyon sürecini optimize edebilir ve karaciğer hücrelerinin yenilenmesini teşvik edebilir. Bağışıklık Sistemini Güçlendirir Devedikeni bitkisi, bağışıklık sistemini güçlendirmede etkili olabilecek doğal bileşikler içerir. Bağışıklık sistemini destekleyerek vücudun hastalıklara karşı direncini artırır ve genel sağlığı korur. Antioksidan Etkisiyle Gençlik ve Cilt Sağlığı Antioksidanlar, serbest radikallerle mücadele ederek hücreleri koruyan bileşiklerdir. Devedikeni bitkisi, güçlü antioksidanlar içerir ve bu sayede yaşlanma sürecini yavaşlatabilir, cilt sağlığını destekleyebilir ve gençlik etkisi sağlayabilir. Nasıl Kullanılır ? ve Yan Etkileri Nelerdir ? Devedikeni bitkisi genellikle bitkisel takviye formunda kullanılır. Ancak, kullanmadan önce bir uzmana danışmak önemlidir. Her bitkisel takviyede olduğu gibi, bazı insanlar için yan etkileri olabilir. Bu nedenle, önerilen dozajları aşmamak ve profesyonel bir sağlık uzmanının yönlendirmelerine uymak önemlidir. Haber MERKEZİ

ORGANİK OLMAYAN ATIKLAR SUYUN YAPISINI BOZARAK KİRLETİYOR Haber

ORGANİK OLMAYAN ATIKLAR SUYUN YAPISINI BOZARAK KİRLETİYOR

Prof. Dr. Elipek, Çevre Haftası etkinlikleri kapsamında Edirne Çevre Gönüllüleri Derneğince Sarayiçi'nde düzenlenen programda su, toprak ve atmosferin kendini temizleme özelliği olduğunu ifade etti. Sudaki çözülmüş oksijen ve bakterilerin organik maddeleri parçaladığını vurgulayan Elipek, su kaynaklarına atılan organik olmayan plastik ve benzeri atıkların kirliliğe neden olduğunu dile getirdi. Suyun kendini temizleme kapasitesinin aşımında problemlerin ortaya çıktığını işaret eden Elipek, "Suya organik madde atıldığında onu parçalayıp elementlerine ayırıyor, tekrar atıldığında yine parçalıyor ama bu devamlı olunca suyun kendini temizleme kapasitesi aşılıyor. Aynı zamanda sudaki bakterileri ortadan kaldıracak toksik maddeler atıyoruz ve suya ağır metaller yüklüyoruz. Suyun taşıma kapasitesi aşıldığında artık tehlike başlıyor. Sudaki oksijen azalıyor ve suyun döngüsü bozuluyor." ifadelerini kullandı. Prof. Dr. Elipek, su kaynaklarının çöplerle doldurulmasının o su kaynağını kullanılamaz hale getirdiği uyarısında bulundu. Dünyadaki su varlığının yüzde 97'sini okyanus ve denizlerdeki tuzlu suyun oluşturduğunu ifade eden Elipek, kullanılabilir su miktarının sınırlı olduğuna dikkati çekerek bu kaynakların korunmasının tüm insanlığın görevi olduğunu vurguladı. Elipek, gelecek yıllarda su sıkıntısı yaşanmaması için tasarrufun önemine işaret ederek su kaynaklarının kirletilmemesi gerektiğinin altını çizdi.

BÜYÜME ÇAĞI SKOLYOZUNDA İPLİ YÖNTEM Haber

BÜYÜME ÇAĞI SKOLYOZUNDA İPLİ YÖNTEM

Çocuklarda çok sık rastlanan skolyozda ebeveynler en çok ‘ipli skolyoz’ tedavi yöntemini merak ederken; tedavi sonrasında çocuklar kısa sürede normal hayatlarına geri dönebiliyor. Doç. Dr. Mehmet Çetinkaya, skolyoz ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi. Skolyozun toplumda tahmin edilenden daha yaygın görülen bir omurga eğriliği olduğunu söyleyen Medicana International İstanbul Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Bölümü’nden Doç. Dr. Mehmet Çetinkaya, “Skolyoz, birçok sebebe bağlı olabilir. En sık görülen tipi sebebi ortaya koyulamayan “Adölesan İdiyopatik Skolyoz” (AIS) olarak isimlendirdiğimiz tiptir. Bu tip skolyozlar genellikle daha selim seyirli olurlar ve tedavi süreçleri nispeten çok daha sorunsuz seyreder. İdiyopatik Skolyoz her yaşta ortaya çıkabilir. 10 yaşından sonra ortaya çıkanlara adölesan tip idiyopatik Skolyoz adı verilir. AIS, omurganın kendi etrafında dönmeye başlamasıyla tetiklenen üç boyutlu bir deformitedir. Karşıdan bakıldığında çocuğun gövdesinde S biçimli bir deformite, yani eğrilik oluşturur. Hastaların omuzlarında seviye farkı, sırtta, göğüste ve kaburga alt köşelerinde bir tarafta kabarıklık, bel çukurunda asimetri gibi bulgularla anlaşılır. Kesin tanısı tüm omurganın röntgen filmiyle görüntülenmesi ile koyulabilir” dedi. “BAZI SKOLYOZ TİPLERİ FİZYOTERAPİYLE KONTROL ALTINA ALINABİLİYOR” Skolyoz eğriliklerinin çok küçük bir kısmının cerrahi gerektirdiğine dikkat çeken Doç. Dr. Mehmet Çetinkaya, şöyle devam etti: “Skolyozun bir kısmı özellikle de erken teşhis edildiğinde, korse ve skolyoz spesifik fizyoterapi egzersizleri tedavileri ile kontrol altına alınabilir. Yapılan çalışmalar bu egzersizlerin ve iyi yapılmış bir korsenin skolyozun ilerlemesini durdurmada, yavaşlatmada, hatta bazen eğrilik miktarını azaltmada etkili olduğunu göstermiştir. Korse tedavisi alan hastaların spesifik egzersizlere devam etmesi veya sportif aktivitelerden uzak kalmaması çok önemlidir. Bazı durumlarda korse ve egzersiz tedavisi ne kadar iyi olursa olsun, eğrilikler ilerlemeye eğilimli olabilmekte veya hasta uyumsuzluğu olmakta ve skolyoz deformitesi istenmeyen bir seyir gösterebilmektedir. Bu sebeplerle kontrol altına alınamadığı takdirde veya çok ilerlediğinde ise son seçenek olarak cerrahi tedavi yöntemine geçilir. Cerrahi tedavi yöntemi olarak da mümkünse füzyonsuz, yani omurların birbirine kaynatılmadan ve hareketinin mümkün mertebe korunduğu, bu sayede hastanın fiziksel aktivitesinin mümkün olan en az miktarda etkilendiği yöntemler ilk sıra tedavi seçenekleridir. İPLİ SKOLYOZ BÜYÜMESİ DEVAM EDEN ÇOCUKLARA UYGULANIYOR Günümüzde kabul edilen altın standart tedavi yöntemi füzyonlu ameliyatlar olsa da, artık dünyanın ileri gelen tüm merkezlerinde uygun hastalarda ipli skolyoz yöntemi giderek daha sık kullanılmaya başlanmıştır. İpli skolyoz tedavisi genellikle büyümesi devam eden çocuklara uygulanır. Bu yöntemde omurga sırt kısmından değil, göğüs duvarı yan tarafından açılan küçük açıklıklardan yerleştirilen kamera ve özel aletler yardımıyla yapılır. Omurlar birbirine yüksek teknoloji ile üretilmiş özel bir ip yardımıyla gerdirilerek omurga eğriliği düzeltilir. Omurlar arasındaki hareket korunmuş olur. Son dönemde giderek yaygınlaşan bu teknik dünyanın bazı önemli omurga sağlığı merkezlerinde büyümesini tamamlamış hastalarda da uygulanmaya ve ümit verici sonuçlar alınmaya başlanmıştır. NORMAL HAYATA KISA SÜREDE DÖNÜLEBİLİYOR İşlem sonrası dönemde çocuklar normal hayatlarına çok daha kısa zamanda dönerler. Sportif aktivitelerine de hemen hemen tamamen benzer performans ile devam edebilirler. Belirli aralıklarla yapılan kontroller ile omurga deformitesi izlenerek nasıl davrandığı mutlaka takip edilir. Skolyoz tedavisi konusunda ailelerin oldukça seçici olması gerekir. Tedavi yapılan yerin bir ileri omurga merkezi olması önemlidir. Bu merkezlerde hastalar, deneyimli ve uluslararası omurga hastalıkları eğitimi almış omurga sağlığı uzmanları tarafından detaylı bir şekilde muayene edildikten ve değerlendirildikten sonra tedaviye alınır. Multidisipliner bir çalışma daha uygun olacaktır. Bu merkezlerde Aile ve hasta, hastalık hakkında en ince teferruatına kadar mutlaka bilgilendirilir. Gerektiğinde tedavi süreçleri boyunca, bazen de öncesi ve sonrasında, psikiyatri uzmanı yardımı alınır.”

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.