Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi 2025-2026 eğitim öğretim dönemi öğrencileri için geleneksel “Beyaz Önlük Töreni” düzenlendi. Balkan Kongre Merkezi’nde gerçekleşen tören, öğrencilerin meslek hayatına ilk adımlarını simgeleyen anlamlı bir buluşmaya sahne oldu.

Törene Edirne Valisi Yunus Sezer, Edirne İl Sağlık Müdürü Uzman Dr. Mustafa İshak Yıldırım, Trakya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Hatipler, Rektör Yardımcısı ve Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sedat Üstündağ’ın yanı sıra akademisyenler, öğrenciler ve aileler katıldı.

Tıp Fakültesine girmeye hak kazanan 261 öğrenci hekimlik yolculuğunda önemli bir başlangıcı temsil eden beyaz önlüklerini giydi. Öğrenciler, meslek hayatları boyunca taşıyacakları sorumlulukların bilinciyle yemin ederek, hekimlik mesleğine adım atmanın gururunu yaşadı.

Açılış konuşmasını yapan Edirne İl Sağlık Müdürü Uzman Dr. Mustafa İshak Yıldırım; “Ben de 1993 yılında Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne girdim ve aradan 32 sene geçti. 26 yıllık da bir meslek hayatım var. Hayatımın hiçbir döneminde ‘Ben niye hekim oldum? Neden bu mesleği seçtim?’ diye düşünmedim. Ekonomik olarak zorlandığım günler oldu mu? Oldu. Çalışma şartı anlamında zorlandığım günler oldu mu? Oldu. Ama hiçbir zaman ‘Ben niye hekim olduğum?’ diye asla düşünmedim. Hala da düşünmüyorum. Bana göre dünyanın en kutsal mesleklerinden biri. Çünkü sadece bilgiyle ve akılla yapılabilecek bir meslek değil. Aynı zamanda sevgi ve empatiyle, bilginizi birleştirdiğiniz zaman gerçekten ortaya çok büyük bir eserin çıktığı bir meslek ve çok anlamlı. İnanın bir hastaya yardımcı olmak, bir insana faydalı olmak, bir insanın sorununu çözmek ya da sorununu çözeceği yere kendisinin sevkini sağlamak kadar insanı mutlu eden ve keyif alınan bir durum bu hayatta olduğunu açıkçası ben düşünmüyorum. Özellikle siz genç kardeşlerimize bunu vurgulamak istiyorum. Bizim mesleğimiz sadece akılla ve bilgiyle yapılmaz. Bizim mesleğimiz aynı zamanda empatiyle yapılır, sevgiyle yapılır, insan sevgisiyle yapılır. Yüreğinizdeki o güzel sevgiyi, o insan sevgisini hiçbir zaman kaybetmeyin. Yüzleriniz pırıl pırıl, gencecik kardeşlerimsiniz. İnanıyorum ki sağlık ordumuza çok büyük güç katacaksınız. Şimdiden hepinizi tebrik ediyorum” dedi.

TÜ Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sedat Üstündağ “Bugün yaşamınızın yepyeni bir devriyesine başlıyorsunuz. 6 yıllık tıp eğitiminiz boyunca bu köklü fakültenin, hatta Türkiye'nin en büyük üniversitesi olan Trakya Üniversitesi'nin bütün imkanlarını, hocalarımızın eşsiz deneyimlerini kullanarak sizleri en iyi donanımlı hekimler, iyi hekimlik ilkelerine sahip, kendisine ve mesleğine saygısı olan, bilimsel doğrular ışığında hareket eden, dürüstlükten asla ödün vermeyen ve en önemlisi vicdan sahibi hekimler olarak yetiştirmeye, elimizden geleni yapmaya gayret edeceğiz. İlk kez 1974 yılında İstanbul'da, 1982 yılında Trakya Üniversitesi'nin kurulmasıyla beraber Edirne'de yerleşik olarak eğitim, öğretim ve akademik faaliyetlerine 20 öğretim üyesiyle başlayan fakültemiz, bugün 104 profesör, 45 doçent, 64 doktor öğretim üyesi, 8 öğretim görevlisi ve 613 araştırma görevlisinden oluşan dev bir kadroya sahiptir. Deneyimler sizlerin eğitimine son derece olumlu yansıyacaktır” ifadelerini kullandı.

TÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Hatipler, yaptığı konuşmada şu ifadeleri kullandı: “Bugün, hayatınızın en meşakkatli, en rekabetçi ve en disiplinli dönemlerinden birini alnınızın akıyla geride bıraktınız. Uykusuz geceler, sayısız soru bankası, ertelenmiş hayaller ve feda edilmiş sosyal anlarla dolu yıllar boyunca verdiğiniz mücadelenin, döktüğünüz alın ve akıl terinin nihayetinde, Türkiye’nin en zeki, en çalışkan ve en aydınlık zihinleri olarak Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesinin kapısından girdiniz. Sizler artık sadece ailenizin değil, bu aziz milletin de umudusunuz. Ülkemizin parlak geleceğine, insanlığın şifa bekleyen yaralarına birer kandil, birer meşale olacaksınız. Şu an her birinizin gözlerinin içinde parlayan o eşsiz ışığı, ruhlarınızdaki o yerinde duramayan kıpırtıyı ve yüzlerinize yansıyan o tatlı heyecanı gördüğümde, bu duygularımın sizlerde ne denli güçlü bir yansıması olduğunu hissediyorum. Sizlerle ülkem ve üniversitem adına tarifsiz bir gurur duyuyorum. Her birinizi, ayrı ayrı bu zorlu yarışı başarıyla tamamladığınız için tebrik ediyor ve bugün başlayacağınız bu kutlu, uzun ve onurlu yolda sizlere üstün başarılar diliyorum. Sevgili gençler, kıymetli hekim adayları, bugün üzerinize bir önlüğün yanı sıra kutlu bir emanet ve asırlık bir geleneğin onurunu giyeceksiniz. Giyeceğiniz bu beyaz önlük, kirlenmemesi gereken bir saflığın, leke kabul etmeyen bir ahlakın ve daima ilimle parlatılması gereken bir vicdanın sembolüdür. O vicdan ki sizi kibrin ve cehaletin karanlığından koruyacak bir zırhtır. Unutmayın; önlüğünüzün beyazlığı, meslek hayatınız boyunca vereceğiniz kararların aydınlığı olacaktır. Elbette bu yolculuk, bugüne kadar aştığınız yokuşlardan daha sarp, daha uzun soluklu bir maraton olacak. Geceleriniz gündüzlerinize karışacak, zihninizin sınırlarını zorlayacak, bazen yorulduğunuzu, hatta tükendiğinizi hissettiğiniz anlar yaşayacaksınız. Ancak unutmayın ki, en kıymetli madenler en yüksek ateşte işlenir, en sağlam çelikler en güçlü darbelerle dövülür. Zorlu yolculuklardan sonra elde edilen başarılar, en tatlı ve en kalıcı olanlarıdır. Ve bu zorlu yolda asla yalnız yürümeyeceksiniz. Sizlere bu maratonda rehberlik edecek, karanlıkta kaldığınızda pusulanız olacak çok kıymetli bir hazineye sahipsiniz. Her biri kendi alanında duayen, uluslararası alanda saygınlığa sahip akademisyen ve en önemlisi, tıp sanatının tüm inceliklerine vâkıf, usta birer hekim olan hocalarınız, sizlere dersleri anlatmanın yanı sıra mesleğin ruhunu ve ahlakını da öğretecektir. Onların tecrübeleri, en değerli ders kitabınız olacaktır.”

Prof. Dr. Hatipler, konuşmasının ardından tıp fakültesi öğrencilerine ilk dersi verdi ve ant belgelerini takdim etti.

HİLAL PEKER
Kaynak: HİLAL PEKER