HER ŞEYİ BÖLENLER ÇİFTÇİLERİ DE BÖLER

Açıklanan buğday alım fiyatı muhalefet tarafından eleştiriliyor. Açıklanan fiyatı düşün bulan İYİ Parti 28. Dönem Edirne Milletvekili adayı Hasan Hakan Şahin de siyasi iktidarı eleştirenlerden birisi. Şahin açıklamasında; “Geçtiğimiz yıl kuraklık, düşük fiyat, artan enflasyon nedeniyle tarımsal ürün girdi maliyetlerindeki olağan üstü artış sebebiyle çiftçilerimiz oldukça zor bir durumda kalmıştır. Siyasi iktidar bunları telafi etmek yerine çiftçilerimizi ve köylülerimizi ezdirmeye devam etmektedir. İYİ Parti olarak daha önce yaptığımız saha araştırmaları sonucu ekmeklik buğday fiyatlarının 11 TL + 1,5 TL, makarnalık buğday fiyatlarının 12,2 TL + 1,5TL olması gerektiğini belirtmiştik. Açıklanan fiyatlar tamamen hayal kırıklığıdır. Bu fiyatlar ile çiftçimiz artık ayakta kalma değil hayatta kalma mücadelesi verecektir. Buğday fiyatları, dolar gürültüsüne şimdiden yenildi. Çiftçimiz yine çatal ile çorba içmeye mahkum edilecek. Önümüzdeki dönem de artacak girdi maliyetleri ile birlikte çiftçinin enflasyonda ezilmesi kaçınılmaz olacaktır” dedi.

“ÇİFTÇİNİN BORCU KATLANARAK ARTIYOR”

Çiftçi borçlarının katlanarak arttığına dikkat çeken Şahin bu konuda da şu ifadeleri kullandı: “2022 -2023 Nisan dönemine bakacak olursak, 2022'de bankalara + Tarım Krediye + piyasaya olan çiftçi borçları (tarım + orman + avcılık + balıkçılık) 2023 yılının aynı döneminde tam iki katına çıkarak, 275,097 milyar TL'den, 554,015 Milyar TL'ye yükseldi. Bankalara ve Tarım Krediye olan borçları ise yüzde 113 artışla (2 kattan fazla) 275,097 milyardan 479,015 milyar TL'ye çıktı. En kaba tabirle bu veriler şu anlama geliyor; ürün fiyatı bir önceki dönemin en az 2 katı olmalı ki çiftçi üretime devam etsin. 2023 yılında TMO mecburen fiyat revizyonuna gidecek ve telafi edici ödeme yapmak zorunda kalacaktır.”

İYİ Parti olarak, ürün fiyatlarını eldeki imkan, ekip ve saha bilgileri ile analitik deneyimlerle birleştirip rasyonel bir fiyat olarak açıkladıklarını belirten Hasan Hakan Şahin “Üretim öncesi ‘eşik fiyat’ açıklanması politikası tamamen bize aittir.  Gelelim buğday ve arpa fiyatlarına; uzatmadan, verilen fiyat sulu tarım maliyet + yüzde 10-12 kar) fiyatıdır. Oysa sulu tarım ülkesel ölçekte yüzde 30-33 yer tutmaktadır. Asıl ağırlık kuru tarım ve küçük aile işletmelerinindir. Sulu tarımda üretim, pazarlama vb. imkanı daha iyidir. Elbette ki, sulu tarım yapan çiftçiler de bizim gözümüz gibi korumamız gereken çiftçilerdir. Derdimiz bir çekiştirme değil zaten. Derdimiz hesap ve yöntemin yanlışlığı. Sulu ve kuru tarım üreticileri için ayrı ayrı bir adalet sağlayamıyorsanız eğer yapacağınız şey; hesaplamalarda Aritmetik Ağırlık Ortalamasını kullanmaktır. İşte o zaman fiyat ve maliyeti yüzde 25 çiftçi karı ile beraber 11 TL bulursunuz. Her şeyi bölenler çiftçileri de böler” dedi.

ERGİN SÖZER