CHP Edirne'nin önceki dönem Milletvekili Doç. Dr. Okan Gaytancıoğlu, eski Kızılay Başkanı Kerem Kınık'a "İyilik ve Merhamet Elçisi" unvanı verilmesini eleştirdi. Gaytancıoğlu, Kerem Kınık'ın deprem bölgesine çadır satması ve Kızılay'ı arpalık gibi kullanmasıyla ilgili ciddi suçlamalarda bulundu. Ayrıca, Kınık'ın 16 farklı yerden maaş alıp tüm ailesini Kızılay'a yerleştirdiği, TÜGVA'ya yapılan bağışları vergi ödememek için Kızılay üzerinden kullandırdığı iddialarını dile getirdi.
www.batiekspres.com haber sitesine açıklamalarda bulunan Gaytancıoğlu şöyle konuştu:
"Kerem Kınık, eski Kızılay Başkanı olarak görev yaptığı süre boyunca bir dizi tartışmalı olaya karışmıştır. Deprem bölgesinde çadır satma, Kızılay'ı kişisel çıkarları için kullanma ve çeşitli kurumlardan maaş alarak şeffaf olmayan uygulamalarla itibarını sarsmıştır. Ayrıca, TÜGVA'ya gönderilen bağışları vergi ödenmemesi için Kızılay'ı aracı olarak kullanması, toplumda büyük tepkilere neden olmuştur.
Kerem Kınık'a, bu olaylarla dolu geçmişine rağmen Kızılay Yönetim Kurulu tarafından ‘İyilik ve Merhamet Elçisi’ unvanı verilmiş. Depremzedeler enkaz altındayken, kurtulanlar soğukta titreyerek çadır beklerken çadır satacak müşteri arayan eski Kızılay Başkanı Kerem Kınık'ın artık yeni bir unvanı var.
Normal bir ülkede, bu tür davranışlara karşı cezai işlem yapılması ve kişinin hayatı boyunca kötü bir ün kazanması beklenir. Ancak, Kerem Kınık'a iyilik ve merhamet elçisi unvanının verilmesi, herkesin aklında büyük bir soru işareti bırakmıştır. Toplumda bu konuyla ilgili ciddi bir rahatsızlık ve tepki mevcuttur.
Böylesine tartışmalı bir unvanın verilmesi, Kızılay'ın güvenilirliği ve tarafsızlığı konusunda da endişelere neden olmuştur. Toplumda, böyle bir unvanın kişinin geçmiş davranışlarına bağlı olarak değil, gerçek anlamda elçi niteliğine sahip ve toplumsal fayda sağlayan kişilere verilmesi gerektiği düşüncesi hakimdir.
Kerem Kınık'ın bu unvanı almasına ilişkin kamuoyunda sürmekte olan tartışmalar, toplumun adalet ve şeffaflık talepleriyle birleşerek devam etmektedir. Bu olay, Kızılay'ın itibarını koruma ve güven tazeleme ihtiyacını da beraberinde getirmiştir. Herkes, bu konunun daha fazla açıklık ve adaletle ele alınmasını beklemektedir."
ERGİN SÖZER