Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Gazze

Batı Ekspres - Edirne'nin Haber Sitesi - Gazze haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Gazze haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Sağlıkçılar: “Gazze’de olanlar, soykırımın acımasız yüzü” Haber

Sağlıkçılar: “Gazze’de olanlar, soykırımın acımasız yüzü”

Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğrencileri ve sağlık çalışanlarının, İsrail’in Gazze’yi işgali için yaptıkları sessiz yürüyüşün bu hafta 25’incisi gerçekleşti. Eski Cami önünden başlayıp Saraçlar Caddesi’nde basın açıklamasıyla son bulan yürüyüşte açıklamayı Tıp Fakültesi 3’üncü sınıf öğrencisi Muammer Morkoç okudu. İsrail’in Gazze’yi işgalinde yaşananların tam anlamıyla bir soykırımın acımasız yüzü olduğu vurgulanan açıklamada; “Tüm acılara rağmen sabreden, narkozsuz tedavi olan, kan revan içinde hastane köşelerinde yatan Gazze'deki hastalar şifa bulsun. Gazze için mücadele eden ruh ile kendi nefsinden başka bir gündemi olmayan ruh her zaman farklı olacaktır. Çünkü insanlık, vicdanın sesine kulak verenlerin omuzlarında yükselir ve bu yolculukta kararlılıkla ilerleyenler, geçmişin karanlığını aydınlığa dönüştüren ışık olurlar. Gelecek, adil bir dünya için çaba harcayanların omuzlarındadır ve bu çaba, mahşeri vicdanda sonsuza dek yankılanacaktır. Yaklaşık bir asırdır Filistin'i işgal eden siyonist rejim, o topraklarda sistematik bir şekilde katliamlar yapmakta, insanları yurtlarından zorla sürgün ederek mal varlıklarına el koymaktadır. İşgalci İsrail’in 7 Ekimden itibaren 7 aydır devam ettirdiği saldırıları neticesinde 35 bin kişi şehit oldu ve 100 bine yakın kişi ise yaralandı, 19 binden fazla çocuk ise yetim kaldı. İsrail’in Gazze’de bulunan hastanelere yönelik saldırıları katliamlara dönüşmüş, ancak söz konusu saldırılar uluslararası alanda henüz bir yaptırıma maruz bırakılmamıştır. Saldırılardan önce Gazze'de yaklaşık 35 hastane bulunmakta iken şu anda Gazze'nin kuzeyindeki hastanelerin tamamı ve güneyindeki hastanelerin çoğu sağlık hizmeti veremez durumda. Bugünlerde Gazze'de ayakta kalan ve hala çalışmaya devam eden yalnızca 3 hastane mevcut. Bunların da sadece 2'sinde aktif olarak ameliyat yapılabiliyor. Hastanelerin bazıları bombalanarak tahrip edilmiş, bazılarının içindeki cihaz ve malzemeler parçalanarak kullanılamaz hale getirilmiş ve birçoğu da çalışan, 6 aydır maaş almadan çalışmaya devam eden doktor ve sağlık görevlilerinin şehit edilmesi, tutuklanması veya göçe zorlanması nedeniyle sağlık hizmeti veremez hale gelmiştir. Özellikle Gazze'nin kuzeyindeki bazı hastanelerde hemen hemen hiç tıbbi malzeme kalmamış ve güney-kuzey arası bağlantı neredeyse tamamen kesildiğinden malzeme tedarik edilemez hale gelmiştir. Gazze'nin kuzeyindeki en büyük hastane olan Şifa Hastanesi bombalandı ve hizmet dışı kaldı. Gazze’nin güneyindeki en büyük hastanesi olan El-Nasır Hastanesi bombalandı ve hizmet dışı kaldı. Gazze halkı abluka altında açlığa mahkum ediliyor. Bombaların, kitle imha silahlarının dehşetinden kurtulabilen insanlar, yetersiz beslenmenin, susuzluğun, salgın hastalıkların pençesinde ölüme mahkum ediliyor. Gazze'deki durum, tam anlamıyla bir soykırımın acımasız yüzünü gösteriyor. İsrail, Gazze'yi bir toplama kampına dönüştürmüş, insanlar için güvenli bir liman aramaları imkansız hale gelmiş, son sığınakları olan hastaneler dahi bombalanarak insanlık dışı bir vahşete imza atılmaktadır. Bu vahşete sessiz kalmak, insanlığın vicdanını ayaklar altına almak demektir” ifadelerine yer verildi. ŞENER ŞENTÜRK

Sağlıkçılar: “Güç zalimin elinde” Haber

Sağlıkçılar: “Güç zalimin elinde”

Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencileri ve sağlık çalışanları İsrail’in Gazze işgali için her hafta gerçekleştirdikleri sessiz yürüyüşü bu hafta da yaptılar. Eski Cami önünden başlayan yürüyüş sonrası Saraçlar Caddesi’nde basın açıklaması düzenlendi. Tıp Fakültesi 3. Sınıf öğrencisi Muammer Morkoç’un okuduğu açıklamada, İsrail ürünlerine boykot çağrısı yinelenirken gücün zalimlerin elinde olduğu, adalet sahibi insanların zayıf kaldığı yorumu yapıldığı vurgulanarak; “Güç, el değiştirmektedir. Güç kimi zaman adalet sahiplerinin elindeyken kimi zaman zalimin elinde olmaktadır. Yıllar sonra bugün yaşananlar yorumlandığında gücün, zalimlerin elinde olduğu, adalet sahibi insanların zalimlere kıyasla zayıf kaldığı yorumu yapılacak. Bununla birlikte bir yorum daha yapılacak; Adalet sahiplerinin zayıf kalmış olmalarına rağmen duruşlarından asla taviz vermedikleri, asla ümitsizliğe kapılmadıkları, hak bildikleri yoldan vazgeçmedikleri söylenecek. Elbette gün gelecek, Güç el değiştirecek. İşte o zaman, çocuklar öldürülmeyecek, mazlumlar kurtulacak, zalimler hesap verecek. Ve biz bütün vicdan sahiplerine diyoruz ki; Adaletin hakim olacağı zamana hazırlık yapın. Ümitsizliğe kapılmayın. Siz adaleti görmeseniz de çocuklarınız görecek. Çocuklarınızı bu yolda yetiştirin. Bununla birlikte bir tespiti daha yapmamız gerekiyor: Şu an gücümüz sınırlı, mazlum kardeşlerimize desteklerimiz sınırlı, yapabileceklerimizin bir sınırı var. Yüreğimizi yaksa da bu gerçeği kabul etmemiz gerekiyor. Bu gerçeği kabul etmezsek işte o zaman yıpranırız, kaybederiz, pes ederiz. Biz pes etmeden doğru bildiğimiz yolda çalışmaya devam edeceğiz” ifadelerine yer verildi. Açıklamanın sonunda Gazze’de şehit edilen doktorlar temsili olarak konuşturularak, kendilerini tanıttılar ve nasıl şehit olduklarını anlattılar. ŞENER ŞENTÜRK

Türkiye'den Gazze’ye 8'inci yardım gemisi Haber

Türkiye'den Gazze’ye 8'inci yardım gemisi

İsrail saldırılarının hedefi olan Gazze şeridindeki Filistin halkı için hazırlanan 125 bin gıda kolisinin bulunduğu 2 bin 960 tonluk yardımlar, rıhtımda konuşlu "SARDES" adlı gemiye yüklendi. Limanda düzenlenen uğurlama töreninde konuşan Vali Ali Hamza Pehlivan, limanın ticari boyutu dışında yardım gemilerine ev sahipliği yapmasıyla önemli bir değere sahip olduğunu söyledi. Yardımların hazırlanmasında kurumların dışında sivil toplum kuruluşları ve vatandaşlarından da katkılarının bulunduğunu dile getiren Pehlivan, "Orada yaşanan zulmü, çekilen acıları hepimiz biliyor ve yakından hissediyoruz. Yardımlaşma ve dayanışma duyguları en yüksek olan, mensubu olmaktan gurur duyduğumuz aziz milletimiz, Gazze konusunda da gerekli duyarlılığı gösteriyor." diye konuştu. - "Devletimizin bütün birimleri imkanları seferber etmeye çalışıyor" Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Serdar Çam da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde yıllardır Filistin davasına katkı verdiklerini ifade etti. Türk halkının Gazze için imkanlarını seferber ettiğini vurgulayan Çam, şöyle konuştu: "Türkiye Cumhuriyeti tarihinden gelen birikimiyle mazlumların ve mağdurların her zaman sığınağı, kapısı olmuştur. Bugün de devletimizin bütün birimleri bu imkanları seferber etmeye çalışıyor. Bugün için bir ateşkes gerçeklemiş gözüküyor ancak yeryüzündeki bu dram, çok büyük bir dram. Eğitim, altyapı, hijyen, temiz suya ulaşım ve her türlü imkanın bittiği, açlığın başladığı bir ortamda Türkiye Cumhuriyeti olarak bu imkanları seferber etmiş durumdayız. Öncelikli olarak ateşin durması gerekiyordu. Mübarek ramazan ayında gecikmeli de olsa bu süreç başlamış oldu ama bundan sonraki süreçte esas sıkıntıların giderilmesinde büyük çabalar sarf edilmesi lazım. Bunu sadece Türkiye'nin yapması yeterli değil, bütün dünyanın seferber olması lazım." - Gazze'ye bugüne kadar yardımları taşıyan 13 uçak ve 7 gemi gönderildi AFAD Başkanı Okay Memiş de bugüne kadar insani yardım malzemesi taşıyan 13 uçak ve 7 geminin Gazze'ye ulaştırıldığını anımsattı. Vakıflar Genel Müdürlüğü desteğiyle Gazze'ye 8. gemiyi uğurlayacaklarını belirten Memiş, şunları kaydetti: "Bu zamana kadar 39 bin 607 ton insanı yardım malzemesi, 1151 jeneratör, 214 ton hijyen malzemesi, 8 sahra hastanesi, 53 ambulans, 242 ton tıbbi malzeme, 2 UMKE aracı, giyecek, barınma malzemeleri ve içme suyu gönderildi. İçme suyunu hem Türkiye'den gönderiyoruz hem de AFAD'ımız Mısır Kızılayı ile her hafta en az 5 ila 10 tırlık su anlaşması yaptı. Sürekli olarak El-Ariş'ten ve Refah Sınır Kapısı'ndan Gazze'ye su ile birlikte diğer insani yardımları, gıdaları ulaştırmaya gayret ediyoruz. AFAD olarak 6 Şubat 2023'te meydana gelen depremlerden sonra bütün vatandaşlarımızın ihtiyaçlarını nasıl gideriyorsak, gönül coğrafyamızdaki zor durumda olan, özellikle insanlık dışı katliama maruz kalan Filistinli kardeşlerimizin de yanında olmaya büyük gayret göstermeye devam ediyoruz. Gazze'den ülkemize sağlıkla ilgili tedavilerinin karşılanması maksadıyla yaklaşık 1500 Filistinli kardeşimiz getirildi. Sağlık Bakanlığımızla bütün ihtiyaçlarını gidermeye gayret ediyoruz." Konuşmaların ardından gemi uğurlandı.

Filistinli doktorlara destek Haber

Filistinli doktorlara destek

İsrail’in Gazze işgaline karşı her Cumartesi Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencileri ve sağlık çalışanları sessiz yürüyüş gerçekleştiriyor. Eski Cami önünden, Saraçlar Caddesi’ne yürüyen sağlıkçılar, İsrail’in Gazzeyi işgalini protesto ederek Filistinli meslektaşlarına destek mesajı verdiler. Saraçlar Caddesi’ndeki postane binası önünde yapılan ve Tıp Fakültesi 3’üncü sınıf öğrencisi Muammer Morkoç tarafından okunan basın açıklamada; “İşgalci İsrail'in Filistin'deki işgal, katliam ve soykırımı hız kesmeden devam ediyor. Kadın, çocuk, yaşlı on binlerce insan katledildi, katlediliyor. Gazze'de insanlık tarihinin en büyük zulümlerinden biri bütün dünyanın gözleri önünde sürüyor. Topraklarını terk etmeyi reddeden yüz binlerce insan bombardıman altında; açlık, susuzluk, hastalık içinde yaşam mücadelesi veriyor. Katil İsrail hastane okul demeden saldırıyor. Her saat en iyimser tablo ile 9 kişinin öldüğü bu amansız soykırımda; yaklaşık yarım saat süren bu yürüyüşümüzde de muhtemelen en az 2 çocuk 2 kadın ve bir erkek daha şehit olmuştur. Bu hafta yine Şifa Hastanesi önünde iftar yemeği bekleyen kalabalığa ve hastaneye saldırı düzenlendi. Sağlık hizmeti verebilecek tesis neredeyse kalmadı. Buna rağmen meslektaşlarımız; ilaçsız, elektriksiz, oksijensiz şartlarda Gazzeli çocuklar için, mazlumlar için canları pahasına sağlık hizmeti vermeye devam ediyor. Gelin hep birlikte Gazzeli meslektaşlarımıza kulak verelim. Gazzede destan yazan, kendi şehadete eren ama insanlığı dirilten kahramanlara selam olsun. Sen kaybedeceksin İsrail. İnsanlık kazanacak. Filistin halkı kazanacak. Beyaz önlüklerini soykırıma karşı duvar örenler kazanacak. Yıktığın hastanelerin içinde bütün insanlığın hayatını kurtarmaya devam eden Gazzeli meslektaşlarımız kazanacak” ifadelerine yer verildi. ŞENER ŞENTÜRK

“Filistinli kardeşlerimizin arkasındayız” Haber

“Filistinli kardeşlerimizin arkasındayız”

Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğrencileri ve sağlık çalışanları İsrail’in Gazze işgaline karşı gerçekleştirdikleri sessiz yürüyüşün bugün 15’incisini gerçekleştirdi. Eski Cami önünde toplanan grup, Saraçlar Caddesi’nde postane önünde basın açıklaması düzenledi. Açıklamada, “Filistinli kardeşlerimizin yararına olacak bütün adımları destekliyoruz ve sonuna kadar arkasındayız” denildi. Açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi; “Terör devleti İsrail yıllardır sürdürdüğü sistematik işgal politikasını 7 Ekim’den bu yana şiddetini arttırarak sürdürüyor. ‘İsrail insanlıktan daha ne kadar çıkabilir?’ diye düşündükçe her geçen gün hiçbir vicdanın kabullenemeyeceği yeni acılarla güne uyanıyoruz. Biz akıl sağlığımızı korumak için Gazze’deki haberlere bakamıyorken oradaki kardeşlerimiz güne bombalarla uyanmaya devam ediyor. Dünyanın gündeminden düşürülmeye çalışılan katliamların dehşetini, bizim tekrar tekrar gözler önüne sermemiz gerekiyor. Gazze’nin kuzeyinde 400 bin civarında Gazzeli kardeşimiz topraklarını terk etmeyi reddedip işgalci terörist İsrail’in bombardımanı altında açlık, susuzluk ve soğukla mücadele ediyor. Han Yunus bölgesinde işgalci teröristler özellikle hastane çevrelerinde keskin nişancılarla sivilleri öldürüyor. Gazze’nin güneyine sıkışmış 1.5 milyon insan hayatta kalma mücadelesi veriyor. Biz hekimler ve sağlık çalışanları olarak buradan bütün meslektaşlarımıza ve halkımıza sesleniyoruz. Hayatımızın her alanında ve mesleklerimizde ‘boykot’ çağrımızı tekrarlıyoruz. Şirketlerin açıkladığı son rakamlardan anlıyoruz ki; günlük hayatımızda gösterdiğimiz en ufak boykot çabası, hep birlikte olunca çığ olup büyüyor. Tüm meslektaşlarımıza, zulme destek olan ilaç firmalarını boykota devam etmeyi hatırlatıyor, Sağlık Bakanlığı yetkililerinden de aynı hassasiyeti hastane eczanelerinde göstermesini bekliyoruz. Buradan devletimize sesleniyoruz: Filistinli kardeşlerimizin yararına olacak bütün adımları destekliyoruz ve sonuna kadar arkasındayız. Bu konuda sağlık çalışanları olarak gereken bütün desteği gücümüz yettiğince vermeye hazırız.” ŞENER ŞENTÜRK

Hekimlerin sessiz yürüyüşünde 14. hafta Haber

Hekimlerin sessiz yürüyüşünde 14. hafta

Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğrencileri ve sağlık çalışanları tarafından İsrail’in Gazze işgaline karşı gerçekleştirilen sessiz yürüyüşün 14’üncüsü Eski Cami’den başladı. Eski Cami’den Saraçlar Caddesi’ne yürüyüşe katılan öğrenciler adına açıklamayı Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi 3’üncü sınıf öğrencisi Muammer Morkoç yaptı. Morkoç, okuduğu açıklamada “İsrail işbirlikçisi devletlerin ve şirketlerin, soykırıma olan aleni desteği artarak sürüyor. Bir avuç mazlumun karşısında bütün dünya zalimleri tek safta saldırmaya devam ediyor. Biz hekimler ve sağlık çalışanları olarak buradan bütün meslektaşlarımıza ve halkımıza sesleniyoruz. Hayatımızın her alanında ve mesleklerimizde ‘boykot’ çağrımızı tekrarlıyoruz. Şirketlerin açıkladığı son rakamlardan anlıyoruz ki; günlük hayatımızda gösterdiğimiz en ufak boykot çabası, hep birlikte olunca çığ olup büyüyor. Tüm meslektaşlarımıza zulme destek olan ilaç firmalarını boykota devam etmeyi hatırlatıyor, Sağlık Bakanlığı yetkililerinden de aynı hassasiyeti hastane eczanelerinde göstermesini bekliyoruz. Buradan devletimize sesleniyoruz: Filistinli kardeşlerimizin yararına olacak bütün adımları destekliyoruz ve sonuna kadar arkasındayız. Bu konuda sağlık çalışanları olarak gereken bütün desteği gücümüz yettiğince vermeye hazırız. 14. haftasında toplandığımız Sessiz Yürüyüşümüzde, tutuklansalar da öldürülseler de görevleri başından ayrılmayan Gazzeli meslektaşlarımızı tekrar selamlıyoruz. İnsanlık dışı bütün eylemlerden kurtulmak için verdiğimiz mücadeleyi sonuna kadar sürdüreceğiz. Bu minvalde tüm hekimleri, sağlık çalışanlarını ve bütün vicdan sahibi insanları harekete geçmeye, bu onurlu yürüyüşte yer alarak zulme karşı durmak adına Sessiz Yürüyüş kervanımızda ses olmaya davet ediyoruz” ifadelerine yer verdi. Grup basın açıklamasından sonra dağıldı. HİLAL PEKER

Gazze için 12’nci sessiz yürüyüş Haber

Gazze için 12’nci sessiz yürüyüş

Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğrencileri ve sağlık çalışanları, 12 haftadır İsrail’in Gazze işgali için sessiz yürüyüş düzenliyor. Edirne’de Eski Cami önünden Saraçlar Caddesi’ne herhangi bir slogan atmadan yürüyen topluluk, Saraçlar Caddesi’nde postane önünde basın açıklaması düzenledi. Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi 3’üncü sınıf öğrencisi Muammer Morkoç’un okuduğu açıklamada İsrail mallarına boykot etme çağrısı yenilendi. Açıklamada; “İsrail terör devletinin Filistin’de uyguladığı sistematik zulüm ve işgal devam ediyor. Evler okullar, hastaneler bombalanıyor. Gazze halkı abluka altında açlığa mahkum ediliyor. Su vanalarını kapatan, tarlaları bombalayan ve kente gıda girişlerini engelleyen İsrail, bunları tüm dünyanın gözü önünde, saklamaya dahi gerek görmeden alenen gerçekleştiriyor. Gazze halkının un bulamadığı için hayvan yemlerini öğütmeye başladığı haberleri geliyor. Bombaların, kitle imha silahlarının dehşetinden kurtulabilen insanlar, yetersiz beslenmenin, susuzluğun, salgın hastalıkların pençesinde ölüme mahkum ediliyor. Dünyanın en büyük açık hava hapishanesi olan Gazze’ye açılan tek kapı ‘Refah Sınır Kapısı’, aynı zalim elin ablukası altında insani yardımlara neredeyse hiç geçit vermiyor. Buradan haykırıyoruz; Refah Kapısı mutlaka açılmalıdır. Devletimizi, sivil toplum kuruluşlarımızı, milletimizi ve tüm insanlığı bu konuda ses vermeye davet ediyoruz. Bu duyarlılıkla gerçekleşen tüm adımlara, bildirilere, yürüyüşlere olan desteğimizi de dile getirmek istiyoruz. Devam eden bir şey daha var. İsrail işbirlikçisi devletlerin ve şirketlerin, soykırıma olan aleni desteği artarak sürüyor. Bir avuç mazlumun karşısında bütün dünya zalimleri tek safta saldırmaya devam ediyor. Gönlü ve duası Filistin’in yanında olan vicdan sahiplerinin ise en büyük silahlarından birisi Boykot. Hayatımızın her alanında ve mesleklerimizde ‘boykot’ çağrımızı tekrarlıyoruz. Tüm meslektaşlarımıza zulme destek olan ilaç firmalarını boykota devam etmeyi hatırlatıyor, Sağlık Bakanlığı yetkililerinden de aynı hassasiyeti hastane eczanelerinde göstermesini bekliyoruz” denildi. ŞENER ŞENTÜRK

Gazzeli çocuklar "üşümesin" diye eşofman diktiler Haber

Gazzeli çocuklar "üşümesin" diye eşofman diktiler

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü, İsrail'in ablukası altında yaşam mücadelesi veren çocuklara insani yardım ulaştırılması amacıyla çalışma başlattı. Bu kapsamda Kırklareli Olgunlaşma Enstitüsünde de "Makinelerimiz Gazzeli çocuklar için çalışıyor" sloganı ile üretime başlandı. Usta öğreticiler tarafından 3 haftada 500 eşofman takımı hazırlandı. Olgunlaşma Enstitüsü Müdürü Esin Ataseven, Türkiye'deki olgunlaşma enstitüsü ve halk eğitimi merkezlerinin Filistin için polar, battaniye, maske ve eşofman takımları ürettiklerini söyledi. Kırklareli'nde de çocuklar için eşofman üretiminin sürdüğünü ifade eden Ataseven, hazırlanan kıyafetlerin en kısa sürede Gazze'ye ulaştırılacağını dile getirdi. Savaşın gölgesinde yaşayan çocukların biraz olsun ihtiyaçlarını karşılamayı arzuladıklarını anlatan Ataseven, 4 personel ile 500 eşofman takımı ürettiklerini aktardı. - "Elimizden gelen neyse yapmaya çalışıyoruz" Usta öğretici Türkan Tuna ise Filistin'e saldırıları nefretle kınadığını vurguladı. Filistinli çocuklar için eşofman takımları hazırladıklarını belirten Tuna, "Çoğunun giysisi yok, çok zor durumda olduklarını bildiğimiz için bundan etkilendik ve kurum olarak yardım etmek istedik. Arkadaşlarımla elimizden geldiğince çocuklar için eşofman takımları üretmeye çalışıyoruz. İlk etapta 500 eşofman takımı diktik." dedi. Tuna, Gazze'de savaştan en çok çocukların etkilendiğini, bu duruma çok üzüldüklerini söyledi. İsrail'in saldırılarının bir an önce sona ermesi temennisinde bulunan Tuna, şöyle devam etti: "Biz burada elbiselerimizi giydiğimiz zaman onların giyeceğinin olmaması hepimizi üzüyor. Savaşın bir an önce sona ermesini istiyoruz. Burada oturup her yemek yediğimizde onlar sürekli aklımızda zaten. Onların şu an oturup yemek yiyecekleri bir sofraları bile yok, belki yiyecekleri yok. İnsan duygulanıyor. Yediğiniz boğazınızda düğümleniyor. Ya da sıcak evinizde otururken onların sıcakta olmadığını düşününce duygulanıyor insan. Biz de elimizden gelen neyse yapmaya çalışıyoruz. İnşallah onlara bir şekilde dokunabiliriz." Her zamankinden daha güçlü ve hevesli çalıştıklarını, yorgunluklarının akıllarına bile gelmediğini dile getiren Tuna, şunları kaydetti: "Talep doğrultusunda ürünler üretmeye devam edeceğiz. Çocuk eşofmanı giydiğinde o mutluluğu geliyor aklımıza. Sadece eşofman da değil söz konusu, savaşın biterek normal hayata dönmeleri çok önemli. Dileğimiz bu ürünlerin ellerine ulaşması, onları bir nebze mutlu etmesi. Savaşın bitmesi ve normal hayata dönmeleri bizi mutlu edecek. Burada ürettiğimiz ürünlerle onların kalplerine dokunuyorsunuz, tanımadığınız insanlara yardım ulaştıracaksınız. Üşüyen çocuklar bunları giyerek ısınacak."

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.