Hava Durumu

#Turizm

Batı Ekspres - Edirne'nin Haber Sitesi - Turizm haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Turizm haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Doğa Dostu Turizm Ortaklığı Projesine AB Hibesi Haber

Doğa Dostu Turizm Ortaklığı Projesine AB Hibesi

T. C. Dışişleri Bakanlığı Avrupa Birliği Başkanlığı’nın Ulusal Otorite görevini yürüttüğü INTERREG (VI-A) IPA Bulgaristan-Türkiye Sınır Ötesi İşbirliği Programı kapsamında desteklenen BGTR0300129 – CARE-Tour projesinin başlangıç toplantısı bugün Edirne Ticaret ve Sanayi Odası Toplantı Salonu'nda gerçekleştirildi. Toplam 320 bin 665,98 Avro bütçeye sahip proje turizm sektöründe enerji verimliliğini artırmayı ve Bulgaristan–Türkiye sınır ötesi bölgesinde çevre dostu bir yapıyı güçlendirmeyi hedefliyor. Bütçenin yüzde 85’i Avrupa Birliği, yüzde 15’i ise ulusal eş finansman ile karşılanıyor. Projenin lider ortağı İnci İnşaat Turizm Gıda Tekstil Pazarlama İthalat İhracat Ticaret ve Sanayi Ltd. Şti. (Türkiye), proje ortağı ise Profit AD (Bulgaristan) oldu. İki şirket, sınırın iki tarafında sürdürülebilir turizmi geliştirmek ve enerji verimliliği odaklı yatırımlar yapmak için birlikte çalışacak. Toplantıda proje faaliyetleri, iş paketleri, finansal ve teknik süreçler detaylı şekilde ele alındı. Proje kapsamında; enerji verimliliği çözümlerinin uygulanması, sürdürülebilir turizm yaklaşımının yaygınlaştırılması ve toplumda farkındalık oluşturulması hedefleniyor. 18 ay sürecek proje 2027 yılının şubat ayında tamamlanacak. “BU PROJE BÖLGEYE ÖRNEK OLACAK BİR DÖNÜŞÜM” Toplantıda konuşan İnci İnşaat Yönetim Kurulu Temsilcisi Hakan İnci, projenin hem şirketleri hem de bölgesel turizm açısından önemli bir adım olduğunu vurgulayarak “2025 yılı, şirketimizin kendi adına ilk kez bir Avrupa Birliği hibesinden yararlandığı yıl oldu. Hibenin maddi boyutu, firmalarımızın büyüklüğü düşünüldüğünde elbette önemli; fakat bu projenin asıl değeri farkındalık yaratması ve başka firmalara örnek olmasıdır” dedi. İnci, projenin temel amacının enerji verimliliği vurgusu olduğunu belirterek şu sözleri aktardı: “Dünyanın en büyük gündemi artık su ve enerji. Biz de bu doğrultuda Enez’deki İnci Otel’de kapsamlı bir yenileme sürecine başlıyoruz. Odalardaki klimalar, televizyonlar, buzdolapları ve enerji tüketimi yüksek tüm cihazlar en verimli modellerle değiştirilecek. Aydınlatma sistemleri tamamen LED’e dönüştürülecek ve odalara enerji kayıplarını önleyen kartlı sistem kurulacak. Bu yatırım sadece maliyetleri azaltmakla kalmayacak, otelin karbon ayak izini de düşürecek.” Projenin Edirne için önemine de değinen İnce, diğer işletmelerin de bu hibelerden yararlanması gerektiğini belirterek “Bu tür destekler Türkiye’de sadece Edirne ve Kırklareli illerinde uygulanıyor. Bir Edirneli olarak bu imkanın daha çok işletme tarafından kullanılmasını önemsiyorum. Biz proje lideriyiz ve yaklaşık 320 bin Avroluk bütçenin iki ortak arasında paylaşıldığı bu yapı şu an resmen başladı” ifadelerini kullandı. HER İKİ ÜLKEDE ENERJİ VERİMLİLİĞİ YATIRIMLARI YAPILACAK Proje kapsamında Edirne’deki İnci Otel, enerji performansını yükseltecek kapsamlı bir modernizasyona giriyor. Yapılacak yatırımlar; 32 odadaki tüm klimaların A+ enerji tasarruflu sistemlerle değiştirilmesi. Televizyon, saç kurutma makinesi, mini buzdolabı gibi yüksek tüketimli cihazların yenilenmesi. 114 aydınlatma armatürünün tamamının LED sistemlere dönüştürülmesi. Oda boşken gereksiz enerji kullanımını önleyen kartlı izleme sisteminin kurulması" şeklinde sıralandı. Bulgaristan ortağı Profit AD ise Yambol’daki Kabile Otel’de şu yatırımları yapacak: Isıtma ve soğutma sistemlerinin daha verimli modellerle değiştirilmesi. Yüksek enerji tüketen restoran ekipmanlarının yenilenmesi. Bu yatırımların sonunda sınır ötesi bölgede yüzde 42’ye varan enerji verimliliği artışı ve yılda en az 78 ton sera gazı emisyonu azalımı hedefleniyor. MEHMET EFECAN HIDIROĞLU

“Trakya’daki İlk Kazılar Atatürk’ün Emriyle Oldu” Haber

“Trakya’daki İlk Kazılar Atatürk’ün Emriyle Oldu”

Edirne’de Toplumsal Araştırmalar Kültür ve Sanat İçin Vakıf (TAKSAV) İl Temsilciliği’nde, Prof. Dr. Ahmet Yaraş’ın katılımıyla “Trakya’da Arkeoloji Yapmak!” konulu söyleşi düzenlendi. Edirnelilerin yoğun ilgi gösterdiği söyleşide Prof. Dr. Ahmet Yaraş, hem Edirne, Kırklareli ve Tekirdağ’da gerçekleştirilen arkeoloji çalışmalarını sunarken; hem de arkeoloji alanının karşı karşıya kaldığı zorluklardan bahsetti. ATATÜRK’ÜN DESTEĞİYLE YAPILDI Trakya’nın konumu nedeniyle geçiş noktası olması sonucu her dönem ilgi odağı olduğunu belirten Yaraş, Trakya’daki ilk arkeoloji çalışmalarının Mustafa Kemal Atatürk’ün emriyle yapıldığını ifade etti. Atatürk’ün Arif Müfid Mansel’i özellikle Edirne ve Kırklareli’de çalışması için görevlendirdiğini söyleyen Yaraş, 1938’e kadar Atatürk’ün desteğiyle Trakya arkeolojik kazıların ve özellikle tümülüslerin araştırıldığını belirtti. “TRAKYA’DA ÇIKARILAN ESERLER KORUNMADI” Trakya’daki arkeolojik kazıların özellikle Kırklareli ayağında çok güzel eserlerin ortaya çıkarıldığını ifade eden Yaraş, çıkarılan bu eserlerin ise korunmadığını söyledi. Arkeolojik eserlerin şu anda İstanbul Arkeoloji Müzesi’nin ek binasındaki depoda olduğunu söyleyen Yaraş, ek binanın da deprem nedeniyle güçlendirilmesi için farklı bir noktaya taşındığını açıkladı. Yaraş, çok zengin bir koleksiyon bulunduğunu ifade ederken; “Görülmesi gereken Trakya eserleri, 1930-1938 yılları arasında çıkartılmış ve İstanbul Arkeoloji Müzesi’ne getirilmiş” dedi. “ATATÜRK SON GÜNLERİNDE TRAKYA’DAKİ YÜZÜĞÜ İSTEMİŞ” Yaraş, 1937 yılında Mustafa Kemal Atatürk’ün Trakya’ya geldiğini hatırlatırken; Trakya’daki arkeolojik kazılarda bulunan bir yüzüğe olan ilgisine dikkat çekti. Atatürk’ün hayatının son günlerinde bu yüzüğü istediğini ve kendisine Afet İnan’ın yüzüğü getirdiğini söyleyen Yaraş, Atatürk’ün yüzüğü parmağına taktığına dair ifadelerin bulunsa da kesinliğiyle ilgili tartışmaların olduğunu açıkladı. Atatürk’ün istediği yüzüğün günümüzde ise İstanbul Arkeoloji Müzesi’nin deposunda olduğunu belirten Yaraş, yüzüğün Trakya’daki önemli buluntulardan biri olduğunu söyledi. “DOLMENLER VE MENHİRLER ATIL BİR ŞEKİLDE KALIYOR” Atatürk’ün vefatının ardından arkeolojik kazıları yapan Arif Müfid Mansel’in Trakya’dan ayrıldığını ve bir daha uğramadığını belirten Yaraş; “1938 yılından itibaren Trakya tamamen sahipsiz kalıyor. Trakya’da kimse çalışmak istemiyor. 1980’li yıllara kadar Trakya’da çok ciddi anlamda boşluk var. Atatürk’ün başlattığı kazı projeleri ciddi anlamda sıkıntıya giriyor. 1980’li yıllardan itibaren bilim dünyasının en saygın isimlerinden olan Mehmet Özdoğan buradaki çalışmalara başlıyor, yüzey araştırması yapıyor. Mansel’in bulduğun yerlere tek tek bakıyor. Yeni yerleşimleri bularak ekliyor. Trakya’nın dolmenleri, menhirleri turizm potansiyeli olmasına rağmen atıl bir şekilde kalıyor” sözlerine yer verdi. “TRAKYA’DAKİ İLK ARKEPARKI OLUŞTURMAYA ÇALIŞIYOR” Mehmet Özdoğan’ın 2024 yılının sonuna kadar Kırklareli’nin Aşağı Pınar bölgesinde kazılarını sürdürdüğünü söyleyen Yaraş; “Bölgeden kendisine hiçbir şekilde ekonomik yardım gelmiyor. Ne bürokrasiden, ne bölge halkından yardım gelmiyor ve tüm maddi birikimini kazıya harcıyor. Kazı bitmiş olmasına, ileri yaşına ve sağlık durumuna rağmen her yıl gelip kazı buluntularıyla ilgili çalışmalarını sürdürüyor. Ama ne yazık ki Kırklareli’nde hiçbir destek olmuyor. Trakya’daki ilk arkeoparkı oluşturmaya çalışıyor. Ama bugün kapalıdır ve ne yazık ki elektrik kablolarının bile çalındığını biliyoruz” dedi. Yaraş, sunumunun ardından katılımcılarını sorularını cevapladı. UĞUR AKAGÜNDÜZ

Liselilere turizmi anlattılar Haber

Liselilere turizmi anlattılar

Edirne Valiliği ve Edirne İl Kültür Turizm Müdürlüğü tarafından 15-22 Nisan Turizm Haftası etkinliklerin kapsamında Edirne Sosyal Bilimler Lisesi’nde turizm ile ilgili mesleki kariyer paneli düzenlendi. Düzenlenen etkinlikte Edirne Tanıtım ve Turizm Derneği Başkanı Bülent Bacıoğlu, Aşçı Yardımcısı Semra Arda, Turist Rehberleri Aysel Abbasoğlu ve Gülcan Ayaz kendi alanları hakkında bilgi verdiler. “TURİZMDE ÇOK SAYIDA MESLEK ÇEŞİTLİLİĞİ VAR” Turizm hakkında konuşan Edirne Tanıtım ve Turizm Derneği Başkanı Bülent Bacıoğlu, “Turizmde yaklaşık 100’e yakın meslek çeşitliliği var. Servis yapan bir çalışan da bir turizm meslek elemanı, turizm rehberi de bir turizm meslek elemanı, acente ayrı bir meslek grubu, üniversitelerde de çok sayıda farklı bölümler bulunmakta. Otobüs kaptanlığı bile ön lisans programı ile yetiştiriliyor. Doğrusu da bu bence bu anlamda. Ekonomik boyutundan bahsedecek olursak yurt dışında çalışan bir öğrencimiz 4 bin Euro gibi bir maaş alıyor. Başka bir öğrencimiz de var belki bizim bir yılda aldığımız maaşı o bir ayda kazanıyor. Bir servis elemanı turizmde bazen başka sektörde çalışanlardan daha yüksek maaş alabiliyor. Tabi zor tarafları da var tatili yok veya sürekli ayakta durmak zorundasınız gibi. Edirne hakkında da şunu söyleyebiliriz. Sektör evet çok ileri düzeyde değil. Bir bayram tatili atlattık. 9 bin kilogram tava ciğer satıldığı söyleniyor. Bu anlamda ciddi bir şekilde ekonomik katkısın olduğu kişiler de var” dedi. “İLK TERCİHİM TURİZM REHBERLİĞİYDİ” Kendi mesleği hakkında öğrencilere bilgi veren Turizm Rehberi Aysel Abbasoğlu, “Benim ailemde rehberler vardı ve dışarıdan da gezerek para kazanılan bir meslek olarak görülüyor. Bu da bana çok cazip geldi. İlk tercihim turizm rehberliğiydi. Derslerimizin içerisinde arkeolojiden tutun da dinler tarihi, sanat tarihi, turizm coğrafyası, Avrupa coğrafyası gibi çeşitli dersler bulunmaktaydı. Tabi ki önceliğimiz yabancı dil ağırlıklı dillerdi. İngilizce ve Almanca derslerimiz vardı. Daha sonra okula devam ederken Kültür ve Turizm Bakanlığı eşliğinde Türkiye gezisi yapmamız gerekiyordu. Bu gezi de yaklaşık 30 gün sürüyordu. Bu gezide okulda öğrendiklerimizi sahada pekiştirme fırsatı buluyorduk. Rehber olmak için bu da yetmiyor. Şu anda şartlar ve prosedürler değişti ama öncesinde üniversiteden mezun olup, bu Türkiye gezisini tamamlamamız gerekiyordu. Devamında da yabancı dil yeterlilik sınavından geçeceksiniz. Yani sadece okuldan mezun olmak yetmiyor. O dönemde KPDS sınavı vardı ve o sınavdan en az 70 puan almamız gerekiyordu. Ya da Kültür Turizm Bakanlığı’nın belirli dönemlerde yapmış olduğu dil sınavlarını geçmemiz gerekiyordu. Sınavları geçtikten sonra çalışma kartı almaya hak kazanıyorduk. Çalışma kartı olmadan hiçbir şekilde yasal olarak rehberlik yapamıyorsunuz” diye konuştu. “REHBERLİK GÜZEL AMA MESAİSİ YOK” Rehberlerin okulda öğrendiği her şeyi turistlere aktarması gerektiğini belirten Gülcan Ayaz, “Mesleğimizin kolaylıkları ve zorlukları var. Hepimiz derslerimizde tarih, coğrafya gibi birçok eğitim alıyoruz. Türkiye’yi nereden başlatıyoruz? Paleolitik Çağ’dan. Siz bir turistsiniz ve bir hafta boyunca Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ni gezeceksiniz. Rehber olarak benim size bu derste öğrendiklerimizi yaşatmam lazım. Haliyle biraz daha fazla çalışmaya ihtiyaç duyuyorsunuz. Bir rehber olarak baktığınızda tarihinden, mitolojisine hepsini bağlamak zorundasınız.  Güncel olaylarından siyasetine ve bunları da etik çerçevede yapmalısınız. Bir rehberin tarafı yoktur. Mesleğimiz çok zevkli ve çok sayıda insanla tanışıyoruz. Arabaya bindiğimizde hiç kimseyi tanımıyoruz ama 1 hafta sonra hepsi bizim abimiz, ablamız ve kardeşimiz oluyor. Rehberlik güzel mi güzel ama mesaisi yok. Oteller eviniz gibi olacak her saat telefonunuz çalabilir. Akşam birisi rahatsızlanabilir. Sorumluluk sahibi olmanız gerekiyor. Tavsiye eder miyim? Evet ederim” ifadelerine yer verdi. “BU MESLEKTE BİZ DE VARIZ” Kadın olmanın zorluklarına değinen Aşçı Yardımcısı Semra Arda, “Mutfak genel olarak erkek egemenliği altında ama biz direniyoruz. Bu meslekte biz de varız. Biz bazı işleri paylaşmıyoruz. Ürün geliyorsa o ürüne ben de gidiyorum. 25 kilogram bir patates çuvalının ben de bir ucundan tutuyorum. Tabi ki kaldıramıyorum, kaldıramayacağımda ama orada olmam gerekiyor. Çünkü aynı mutfakta çalışıyorum. Bir arkadaşım bir işi yapıyorsa ben de o işi yapmak zorundayım” şeklinde konuştu. MERT ERİŞKİN

“Ayçiçeği Tarlasında Bisikletli Turist” EuroVelo takviminde Haber

“Ayçiçeği Tarlasında Bisikletli Turist” EuroVelo takviminde

Fotoğraf sanatçısı Mesut Özder tarafından çekilen fotoğraf, Edirne'nin Büyükdöllük Köyü yakınlarındaki EuroVelo 13 rotası üzerinde kaydedildi. Sonsuzluk hissi veren bir ayçiçeği tarlası içinde EDOSK formalı bisiklet süren sporcuları gösteren fotoğraf, bölgenin ve EuroVelo 13 rotasının Edirne bölümünün çekiciliğini gözler önüne seriyor. EUROVELO 13: DEMİR PERDE BİSİKLET YOLU EuroVelo 13, Barents Denizi'nden Karadeniz'e uzanan 10 bin 550 kilometrelik bir rota sunuyor. Bu rota, Soğuk Savaş döneminde Avrupa'yı bölen Demir Perdenin izlerini takip ediyor. Rota boyunca 14 UNESCO Dünya Mirası alanı, 3 Avrupa denizi ve birçok tarihi şehir ve kasaba bulunmakta olup, toplamda 20 ülkeyi kapsıyor. EDİRNE BİSİKLET TURİZMİ İÇİN ÖNEMLİ BİR DURAK Edirne, EuroVelo 13 rotasının Türkiye'deki önemli bir durağı. Selimiye Camii, Üç Şerefeli Camii ve Meriç Nehri gibi turistik cazibe merkezlerine ev sahipliği yapan Edirne, bisiklet severleri tarihi ve doğal güzellikleriyle buluşturuyor. Avrupa'dan Asya'ya uzanan bisiklet yolcuları, Edirne-İstanbul güzergahını kullanarak Asya'ya geçiş yapıyorlar. EDİRNE’DEKİ STK’LARDAN EUROVELO’YA KATKI! Edirne'den Edirne Doğa Sporları Kulübü (EDOSK), Edirne Tanıtım ve Turizm Derneği (ETTDER) ve Trakya Doğa Sporları İhtisas Spor Kulübü (TRAKDOSK) gibi sivil toplum kuruluşları, EuroVelo 13 rotasının Türkiye'deki gelişimi ve tanıtımı için uluslararası düzeyde çalışmalar yürütüyor. Edirne'nin bisiklet turizmi potansiyelini ortaya çıkarmak adına yapılan bu çabalar, EuroVelo'nun dikkatini çekmiş ve 2024 takviminin Temmuz ayı görselinde Edirne'yi kapsayan bir fotoğraf yer almıştır. EDİRNE'DE BİSİKLET KEYFİ HER MEVSİM FARKLI Edirne'nin bereketli topraklarında uzanan bisiklet rotaları, her mevsim ayrı bir güzelliğe bürünüyor. Lavanta tarlalarının moru, ayçiçeklerinin sarısı ve buğday tarlalarının altın rengi, bisiklet tutkunlarına unutulmaz bir görsel şölen sunuyor. Bu eşsiz manzaralar, bisiklet tutkunlarını Edirne'nin doğal zenginlikleriyle buluştururken, EuroVelo 13 rotasının da bu güzellikleri keşfetmelerine olanak tanıyor. Edirne, tarih, kültür ve doğa ile iç içe geçen bisiklet maceraları için ideal bir destinasyon olarak öne çıkıyor. EUROVELO İLE AVRUPA'YI BİSİKLETLE KEŞFEDİN! Avrupa'nın keşfedilmeyi bekleyen güzellikleriyle tanışmak isteyen bisiklet tutkunları için harika bir fırsat olan bu bisiklet yolu ağı, 17 uzun rota ile Avrupa'nın dört bir yanını kapsıyor. Toplamda 90.000 kilometreyi aşan bu ağ, ulusal, bölgesel ve yerel yönetimler, ticari hizmet sağlayıcılar ve STK'lar tarafından desteklenerek her geçen gün genişliyor. EuroVelo rotaları, tarihi şehirlerden geçenlerden, nefes kesici doğal güzelliklere uzananlara kadar farklı deneyimler sunmak üzere tasarlanmıştır. Günübirlik geziler için uygun olan rotaların yanı sıra, daha zorlu parkurlar da bisiklet tutkunlarına meydan okuyor. HABER MERKEZİ

Duvan; “Turizmde yeni eylemler gerekiyor” Haber

Duvan; “Turizmde yeni eylemler gerekiyor”

Turizmci Güven Duvan, yerel yönetimlerin gelen turiste karşı eksiz hizmet verebilmesi için organize çalışması gerektiğini belirtti. Duvan, sınır kapıları dolayısıyla Edirne’nin turizm hacminin fazla olduğunu hatırlattı. Duvan, Edirne’de turizm alanlarının verimli kullanılması gerektiğini söyledi. “YATIRIMLAR REKABETTE KALİTEYİ GETİRİYOR” Yatırımların artmasıyla rekabetin de arttığına dikkat çeken Edirneli turizmci Güven Duvan “Özellikle son 5 yılda Edirne’de konaklama ve yeme içme sektörlerinde ciddi yatırımlar oldu ve hala yenileri ekleniyor. Tabi bu durum rekabeti, rekabet de kaliteyi getiriyor. Bu noktada Edirne’de turizmin gelişmesi için yeni eylemler, yeni projeler gerekiyor. Tarih, kültür ve inanç turizmi açısından çok zengin bir potansiyele sahibiz. Bunun yanında şehrimizi çevreleyen sınır kapıları sayesinde komşu ülkelerle ciddi bir turizm hacmi mevcut. Yurtdışında yaşayan soydaşlarımızın yaz aylarında gerçekleştirdiği ‘sıla yolculuğunun’ Edirne’nin ticari hareketliliğine sağladığı faydayı da saymadan geçemeyiz. Ama yatırımların artmasıyla geldiğimiz noktada yerel yönetimlerin gelen turiste karşı eksiksiz hizmet verilebilmesi adına organize çalışması gerekmektedir. Var olan turizm personeline ve esnafa potansiyel turiste karşı ‘Bulgarca, Yunanca ve İngilizce’ dil eğitimi verilmeli ve kalifiyeli turizm personeli yetiştirilmelidir. Sarayiçi, Karaağaç, Kent Ormanı gibi var olan turistik alanların daha verimli kullanılabilmesi için projeler üretilmeli, nehirler üzerinde su sporları turizmine odaklanılmalıdır. Kent ormanı içerisinde güvenli yürüyüş, koşu, paten, bisiklet alanı yapımı, bunun yanında ATV araçlar ile gezi pisti, tenis, squash, mini golf, streetball, mini futbol sahası, kaykay parkı gibi alanlar eklenip hem halkımızın hem de şehrimize gelen turistlerin kullanımı için cazibeli hale getirilebilir. İlimizin önemli eksiklerinden biri de buz pateni pisti bulunmamasıdır. Bu eksik giderilirse hem halkımıza önemli bir spor alanı kazandırılmış olur hem de spor turizmi adına önemli bir yatırım olur. Bir diğer potansiyel proje de şehrimize hipodrom kazandırılarak Balkanların bu alandaki çekim merkezi haline getirilebilir. Ayrıca şehrimize bir fuar merkezi kazandırılarak bu alanda da Balkanların çekim merkezi haline getirilebilir.” MERT ERİŞKİN

Turizm çalışmalarının finali 2024’te Haber

Turizm çalışmalarının finali 2024’te

Edirne İl Genel Meclisi’nin bugün düzenlenen Kasım ayı 13’üncü toplantısında Plan ve Bütçe Komisyonu’na Edirne İl Kültür Turizm Müdürü Kemal Soytürk sunum gerçekleştirdi. Gerçekleştirilen sunumda Edirne’de yapılan ve yapılmakta olan faaliyetler hakkında bilgi verildi. “NİTELİKLİ TURİSTE İHTİYACIMIZ VAR” Edirne’nin nicel turistten ziyade nitelikli turiste ihtiyacı olduğuna değinen Edirne İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, “2019’da göreve geldiğimde Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü’müzün çalışmalarını Kültür ve Turizm Bakanlığı, Edirne Valiliği ve Edirne İl Özel İdaresi üzerinden yürütülen çalışmaları aldık. Tapılan çalışmalar sürdürüle bilir, kısa, orta ve uzun vadeli hedeflerin konulduğu ve bir ilin turizm master planının olmadığını gördük. Bu kapsamda hızlıca şehrimizin sahip olduğu bir Edirne kentsel vizyonunu hazırladık. Buradaki turizmle birlikte şehrimizde 2030’a kadar göstergesi olan Edirne İl Turizm Master Planını hazırladık. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın stratejik planlarında Edirne’yi şöyle tanımlıyor; Edirne’nin kent marka şehri olma potansiyeli olan Türkiye’deki en önemli illerden biri olarak tanımlıyor. Biz de neden Edirne marka kent olmasın çalışmalarımızın ana zemini olan İl Turizm Master Planı’nı hayata geçirdik. Gelinen noktada şehrimizin 4 stratejik amaç ve 13 eylem planı üzerine oturttuk. Bizim nicel turistten ziyade nitelikli turiste ihtiyacımız var. En az 2 gece konaklayabilecek ve yine Kültür Turizm Bakanlığı’nın 65 dolardan 100 dolara harcamayı hedeflediği rakamlara bizim de ihtiyacımız var. O yüzden yabancı turist sayısının arttırılması gerektiğini ortaya koydu. Ve bunun içinde daha sonradan belirlenen adımları attık” dedi. “MAKEDONYA KULESİ’NDE 2. ETAP ÇALIŞMA HIZLA BAŞLAYACAK” Edirne Kalesi Makedonya Saat Kulesi’nde ihalesinin önümüzdeki hafta gerçekleşeceğine değinen Soytürk “Edirne Saat kulesinin 1. Etabını bitirdik 2. Etabını önümüzdeki hafta ihalesi var. Saat kulesinin iş bitirme süresi 360 gün. 2024 Aralık ayında bitmesi planlanıyor. İhalesi bittikten sonra Makedon Kulesini yüklenici belli olduktan sonra hızla başlanacak. Makedon Kulesi tamamen şehir teraslı olacak. Kulenin içerisinde yukarıya doğru çıkacaksınız ve Edirne’yi 360 derece şehir turu göreceksiniz. İçerisinden geçerken Edirne’yi Traklardan başlayıp Romalı, Bizans, Osmanlı ve Cumhuriyeti bütün Edirne’yi izleyerek çıkacağız. Makedon Kulesi ‘Eski Saat Kulesi’ Turizm Bakanlığımızın Hıdırlık Tabya’dan sonraki şehrimizde bulunan en önemli yatırımlarından bir tanesidir. Görüşmeler neticesinde ödeneğimiz geldi önümüzdeki günlerde ihalesini yaparak işe başlıyoruz” diye konuştu. “VAR GÜCÜMÜZLE ÇALIŞIYORUZ” Proje için var gücüyle çalıştıklarını belirten Soytürk “Şükrü Paşa Kıyık Tabya, Mehmet Şükrü Paşa’nın anıtının olduğu yer. Şükrü Paşa’yı bölümlendirdik. Şükrü Paşa’da Hıdırlık Tabya kadar bu şehirdeki 24 tabyadan bir tanesi. Şükrü Paşa’nın anıtının bulunduğu alan bir otopark düzenlemesi, rekreasyon alanı yani ziyaretçi gelecek aracını park edecek girişten girecek ve herhangi bir turnike yok. Kafeteryası, dinlenme alanı, lavaboları olan anıtı gezecek, Edirne’yi seyrederek Şükrü Paşa’nın anıtını ziyaret edecek. Bu projeyi 2024’ün ortaların kadar bitirmek için var gücümüzle çalışıyoruz. Şehrimize buradan hayırlı uğurlu olsun” ifadelerine yer verdi. “BÖLGENİN EN BÜYÜK HALK KÜTÜPHANESİ OLACAK” Kütüphanenin bölge için önemli olduğunu belirten Soytürk şöyle konuştu: “Şehrimizin çocukları, kitap severleri, genci ve yaşlısının daha nitelikli bir kütüphaneye ihtiyacı var. O kütüphanede geçtiğimiz hafta Cuma günü Edirne Belediyesi’nden ruhsatımızı alabildik. Önümüzdeki hafta hafriyatına başlıyoruz. Bu kütüphane Tekirdağ ve Kırklareli dahil bu coğrafyanın en büyük kütüphanesi. 9 bin metrekare otoparkı, kafeteryası, özel eğitime ihtiyacı duyan görme engelli, işitme engelli, ortopedik engelli, tüm vatandaşlarımızın ihtiyacını karşılayabilecek bir kütüphane. İnşallah bu kütüphaneyi bitirdik artık. Başlayan iş bitmiş iştir.“ “KAZILAR DEVAM EDİYOR” Gerçekleştirilen kazılar hakkında bilgi veren Soytürk “Bir taraftan kazı çalışmalarımız devam ediyor. Mecidiye Kalesi’nde kazıyı başlattık. Jeotermal taramamızı yaptık, alanı belirledik. 2.5 aylık çalışma süreciyle orada çalıştık ve önümüzdeki yıl çalışmayı bakanlığımıza tekrar sunacağız. Hıdırbaba Türbe’miz devam ediyor. Hıdırbaba Türbesi’ni de yapacağız inşallah. Şimdi orada kazı çalışmalarımız devam ediyor. Kazı çalışmalarımız bittikten sonra, raporladıktan sonra Hıdırbaba Türbesi’ni ziyarete uygun hale getireceğiz” dedi. MERT ERİŞKİN

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.