Hava Durumu

#Yerel

Batı Ekspres - Edirne'nin Haber Sitesi - Yerel haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Yerel haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Tekirdağ Coğrafi İşaretli 13 Ürününe Tescil Başvurularıyla Yenilerini Eklemeyi Hedefliyor Haber

Tekirdağ Coğrafi İşaretli 13 Ürününe Tescil Başvurularıyla Yenilerini Eklemeyi Hedefliyor

Kentte Eriklice kınalı bamyası, Ferhadanlı karpuzu, Küçükyoncalı dokuması, Pınarbaşı pancar pekmezi, Tekirdağ kaçamak yemeği, Tekirdağ ramazan çöreği, Tekirdağ sini mantısı, Şarköy altıparmak kirazı ve Şarköy zeytinyağının da tescillenmesi için Türk Patent ve Marka Kurumuna başvuru yapıldı. - "Tekirdağ, hem yerel üretimi desteklemekte hem de bölgenin kültürel mirasını yaşatmaktadır" İl Kültür ve Turizm Müdürü Ömer Faruk Karaküçük, AA muhabirine, Tekirdağ'ın son yıllarda gastronomi alanında dikkat çeken iller arasında yerini aldığını söyledi. Kentte bugüne kadar 13 ürünün coğrafi işaret tescili aldığını, 9 yeni ürün için Türk Patent ve Marka Kurumuna tescil başvurusu yapıldığını belirten Karaküçük, "Eriklice kınalı bamyası, Ferhadanlı karpuzu, Küçükyoncalı dokuması, Pınarbaşı pancar pekmezi, Tekirdağ kaçamak yemeği, Tekirdağ ramazan çöreği, Tekirdağ sini mantısı, Şarköy altıparmak kirazı ve Şarköy zeytinyağı için başvurular yapıldı. Tekirdağ, sahip olduğu bu değerli gastronomik unsurlarla hem yerel üretimi desteklemekte hem de bölgenin kültürel mirasını yaşatmaktadır." diye konuştu. Karaküçük, Tekirdağ'ın turizmi, tarihi, denizi ve doğasının yanı sıra tescilli ürünleriyle de adından söz ettirmesi için kurumların ortak çalışma yürüttüğünü dile getirdi. Yeni başvuruların onaylanmasıyla Tekirdağ'ın gastronomi kimliğinin güçlenmesinin, ilin tanıtımına önemli katkı sağlayacağını ifade eden Karaküçük, "Coğrafi işaretli ürünler, kente gelen turistlerin dikkat ettiği önemli unsurlar arasında yer alıyor. Tekirdağ, denizi, doğası ve tarihi değerlerinin yanı sıra tescilli ürünleriyle de ön plana çıkmaya devam ediyor. Tekirdağ, sahip olduğu bu değerli gastronomik unsurlarla hem yerel üretimi desteklemekte hem de bölgenin kültürel mirasını yaşatmaktadır." şeklinde konuştu.

Edirne’de “Kendi Gökkubbemiz İslam Alimleri Buluşması” Haber

Edirne’de “Kendi Gökkubbemiz İslam Alimleri Buluşması”

“Kendi Gökkubbemiz İslam Alimleri Buluşması Balkanlar” programının açılışı Edirne’de yoğun katılımla gerçekleştirildi. Açılışa Edirne Valisi Yunus Sezer, AK Parti Edirne Milletvekili Fatma Aksal, İslam Alimleri Vakfı Başkanı Prof. Dr. Nasrullah Hacımüftüoğlu, Dünya Müslüman Alimler Birliği Başkanı Prof. Dr. Ali el- Karadaği, Diyanet İşleri Eski Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Dr. Hafiz Osman Şahin, İslam Alimleri Vakfı Başkan Yardımcısı ve Devlet ve İrşad Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Mustafa Karataş, Edirne İl Müftüsü Ercan Aksu, yurt içinden ve yurt dışından İslam alimleri katıldı. Kuran Tilaveti ile başlayan programı açılış konuşmalarıyla devam etti. “MAZLUM COĞRAFYASINDAKİ GÖZYAŞININ DİNMESİNE VESİLE OLSUN” Açılış konuşmasını gerçekleştiren Edirne İl Müftüsü Ercan Aksu, “Bu buluşmanın Edirne’mize, şehrimize, ülkemize ve âlem-i İslam’a hayırlı olmasını diliyorum. Yapılan müzakerelerin hayırlara vesile olmasını, özellikle mazlum coğrafyalarda akan gözyaşının ve kanın dinmesine vesile olmasını Yüce Rabbimizden niyaz ediyorum” dedi. “MEDENİYET DEĞİL, VAHŞETTİR” Gazze’de yaşanan insanlık dramına değinen İslam Alimleri Vakfı Başkanı Prof. Dr. Nasrullah Hacımüftüoğlu, “İslam’ın ortaya çıkışından itibaren dünya, o günkü iki kutbuyla karşı karşıya gelmiş ve o çatışma devam etmektedir. Öyle zannediyorum ki hak ve batıl çatışması kıyamet gününe kadar sürecektir. 200 yıldan beri de medeniyet adıyla ortaya çıkan ısırgan, tamamen siyasal ve tekelci bir medeniyet. Adına medeniyet deniyor ama şairimiz Mehmet Akif Ersoy, ‘Tek dişi kalmış canavar’ diyerek tam isabetli bir teşhisle, tek dişi kalmış canavarın dünyayı tarayıp geçtiğini belirtmiştir. Günümüzde insanlık adına utanıyoruz. Mazlumların, mazlum bebeklerin kanları ve cesetleri üzerine maddi pazarlıklar yapılıyor. Bu, medeniyet değil, vahşettir” ifadelerine yer verdi. “EDİRNE, İLİM, İRFAN VE HİKMET MEDENİYETİNİN MERKEZİ” Balkanlar ve Edirne hakkında konuşan AK Parti Edirne Milletvekili Fatma Aksal, “Edirne sadece Osmanlı medeniyetinin Balkanlara açılan kapısı olmamış; aynı zamanda ilim, irfan ve hikmet medeniyetinin de merkezlerinden biri olmuştur. Balkanlar, bizimle aynı tarihi ve kaderi paylaşan çok kıymetli bir coğrafyadır. Değerli hocalarımız o kadar güzel konuşmalar yaptılar ki gerçekten hepimiz duygulandık. Sayın Müftümüz Edirne üzerine çok kıymetli değerlendirmelerde bulundu, İslam tarihine dair önemli hatırlatmalar yaptı. Ben bugün ‘Her zamankinden daha çok birlik ve beraberliğe ihtiyacımız var’ diyecektim; ancak hocamız, ‘Bugün iyi bir noktadayız.’ diyerek bizlere umut verdi. Kendisine bu anlamda teşekkür ediyorum. Geçmişte yaşanan acılar bazen unutulabiliyor. Ben Edirneliyim; ailem Balkanlar’dan, Bulgaristan’dan, Yunanistan’dan göç etmiş bir ailedir. Çocukluğumda büyüklerimden göç hikâyelerini, yaşanan acıları dinleyerek büyüdüm. Savaşın ne demek olduğunu onların anlattıklarından öğrendik. Allah’a şükür, bizim kuşağımız o acıları yaşamadı. Ancak bugün Gazze’de yaşananlara hepimiz tanıklık ediyoruz. Son iki yılda 60 binden fazla çocuk, kadın ve masum insan hayatını kaybetti. Benzer şekilde uzun süredir devam eden Sudan’daki savaş da son günlerde yeniden gündeme geldi ve sadece birkaç günde binlerce insan yaşamını yitirdi. İşte bu yüzden, bu tür toplantılar mazlum coğrafyalarda yaşanan acılar sürerken çok kıymetlidir” diye konuştu. “BALKANLAR BİZİM İÇİN ÇOK ÖNEMLİ” Nehirlerin iki medeniyeti birleştirdiğini belirten Diyanet İşleri Eski Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, “Balkanlar bizim için çok önemli. Balkanlar sadece bir toprak parçası değil; birliğimizin, beraberliğimizin asırlar boyunca en güzel şekilde yaşandığı yerlerdir. Balkanlarda o kadar fazla nehir var ki, bir anda Fırat ve Dicle nehirlerinin buluşmasından Şattülarap oluşmuş. Acaba bir benzetme yapabilir miyim? Nehirler sadece suyu değil, tarihi de taşır. Balkanlar; dağların, ovaların birbirine karıştığı kadim bir coğrafyadır. Tuna, Avrupa’nın kalbinden akıp gelir; Buna Nehri ise Mostar’ın taş köprüsünde insanları buluşturur. Sınırları aşan, ayrılıkları onaran, ortak hafızayı hatırlatan bir su damarıdır. Meriç Nehri sınırları aşar ama gönülleri ayırmaz. Biz bu birleşen sulara yeni bir isim veriyoruz. Ben buna ‘Şattülbalkan’, yani Balkanların ortak ırmağı diyorum” sözlerine yer verdi. “DÜNYA GAZZE’Yİ İZLİYOR” Gazze’ye yapılan yardımlar hakkında konuşan Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Dr. Hafız Osman Şahin, “Gönül coğrafyamızdaki hocalarımızla buluşarak sohbet etmek için bir aradayız. Toplantının hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum. Gazze’de malumunuz, dünyayı kana bulayan Siyonist terör sömürgesiyle karşı karşıyayız. Yıllardır süren bu savaşta maalesef 7 Ekim’den bu yana 70 bine yakın insan hayatını kaybetti. Dünya olayları seyrediyor; bizler hüzünlü şekilde seyirci kalmak zorunda kalıyoruz. Yapabildiğimiz kadarını yapıyoruz, şükür. Ama bu zulmü dindirmeye çabalarımız yetmiyor. İnsani yardımları ulaştırmak için gayret ediyoruz. Bugüne kadar binin üzerinde tır uğurladık, 40 milyon dolar civarında nakdi ve insani yardımı ulaştırmaya devam ediyoruz. Gazze’deki durumun Müslümanlar bazında birlik ve beraberliğimize vesile olmasını temenni ediyorum” dedi. “İNSAN YETİŞTİRME ÜZERİNE ÇALIŞMALIYIZ” İnsan yetiştirmenin önemine değinen Edirne Valisi Yunus Sezer, “Hocalarımızın huzurunda bize söz düşmez ama bu coğrafyanın insanı ve bu kadim şehrin valisi olarak iki konunun altını çizmek istiyorum. Bazen toplantılarda ‘Biz nasıl bu duruma geldik, nasıl kurtulacağız ve nasıl söz sahibi olacağız?’ konuşmalarını yapmak lazım. İsrail ve İran savaşını televizyonlardan izledik. Lübnan’dan İsrail’in bombalanmasını izleyen birkaç genci gördüm; gençler nargile içerek sevinç gösterisi yapıyordu. Bizim gençlerimiz nargile içerek sevinç gösterisi yapıyor ama karşı tarafın gençleri telsizlerle binlerce insanı bir dakikada yok edebiliyor. Biz insan yetiştirme üzerine çalışmalıyız. Bu zor ve zahmetli bir süreç ama ileride söz sahibi olmanın yolu budur. Bu toplantı vesilesiyle inşallah sizler de kardeşliği sağlar, fitneyi ortadan kaldırır ve yeniden insanlığı hatırlatmak için yeni nesiller yetiştirme uğruna gerekeni yaparsınız. Herkese ilim adına ve ortaya koymuş olduğunuz anlayış adına şükranlarımı sunuyorum” sözlerine yer verdi. MERT ERİŞKİN

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.