Edirne Genç Çiftçiler Derneği Başkanı Egemen Ilgın, ayçiçeği hasadının sonuna gelinen bu günlerde yaptığı açıklamada, arıların ayçiçeği verimi üzerindeki etkisine dikkat çekti. Ilgın, üreticilere hem verim hem kalite açısından önemli kazanımlar sunan arıcılık faaliyetlerinin daha bilinçli yürütülmesi gerektiğini vurguladı. Ilgın, “Arılar ayçiçeği tarlasının sessiz kahramanları” ifadelerini kullandı.
Bu yıl ayçiçeği üretiminde ciddi bir verim kaybı yaşandığını söyleyen Ilgın, verim düşüşünün sadece iklim koşullarıyla değil, doğal döllenmeye katkı sağlayan arı popülasyonundaki azalma ile de ilişkili olduğunu belirtti.
Ilgın, ayçiçeği bitkisinin teknik olarak kendi kendine döllenebildiğini, ancak arıların sağladığı yabancı tozlaşmanın verim üzerinde doğrudan etkili olduğunu söyledi:
Araştırmalar doğrultusunda ayçiçeğinde verim artışı olduğunu belirten Ilgın, “Bilimsel çalışmalara göre arılarla yapılan yabancı tozlaşma sayesinde ayçiçeği verimi yüzde 10 ila yüzde 30 oranında artabiliyor. Tane dolgunluğu ve yağ oranı da aynı oranda yükseliyor” dedi.
Trakya’da gezginci arıcılığın yaygın olduğunu, ancak yerleşik arıcılığın da desteklenmesi gerektiğini belirten Ilgın, bu konuda üreticilere önemli bir çağrıda bulundu.
Ilgın, “Arı kovanı gördüğümüzde sadece bal düşünmeyelim. Bu bizim ürünümüzün sigortasıdır. Özellikle Demirhanlı bölgesinde arıların yoğun olduğu alanlarda ayçiçeği veriminin gözle görülür şekilde arttığını gördük" şeklinde konuştu.
Tarımda kullanılan zirai ilaçların arılar üzerinde yıkıcı etkilere yol açtığını söyleyen Ilgın, üreticilere akşam saatlerinde ilaçlama yapmaları ve arıcılarla işbirliği içinde olmaları çağrısında bulundu. Arıların kaybının verim kaybı anlamına da geldiğine dikkat çeken Ilgın, “Arıların kaybı sadece bir canlı kaybı değildir. Bu, aynı zamanda verim kaybıdır. Akşam saatlerinde yapılacak ilaçlamalarla hem zararlılarla mücadele edilir hem de arılar korunmuş olur” ifadelerini kullandı.
Ilgın, konuşmasının devamında yaban arılarının korunması için “arı otelleri” projesinin önemine dikkat çekti. Yabani arıların, bal arılarının giremediği çiçek yapılarına ulaşabildiğini belirten Ilgın, “Bombus, mason ve yaprak kesici arıların barınabileceği bu oteller sayesinde döllenme artar, verim yükselir. Kırşehir-Kaman’da uygulanan bu proje okul bahçeleri ve kooperatif alanlarında çok başarılı oldu. Edirne’de de yaygınlaştırılmasını istiyoruz” dedi.
Edirne ve çevresinde arı dostu tarım anlayışının gelişmesi gerektiğini söyleyen Ilgın, şunları kaydetti:
“Ayçiçeğinde nasıl bir kilo daha fazla alırız diye düşünüyoruz. Doğa bir zincirdir. Bu zincirin en önemli halkalarından biri arılardır. Edirne’yi arı dostu kent yapabilirsek, verim kayıplarını azaltır, aynı zamanda bal üretiminde de önemli bir katma değer elde ederiz. Şimdiden birçok bal üreticimiz hasada başladı, onlara da bereketli bir sezon diliyorum.”
MEHMET EFECAN HIDIROĞLU
Kaynak: MEHMET EFECAN HIDIROĞLU