Hava Durumu

#Beslenme

Batı Ekspres - Edirne'nin Haber Sitesi - Beslenme haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Beslenme haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Ruh Halinizi İyileştiren 10 Süper Besin Haber

Ruh Halinizi İyileştiren 10 Süper Besin

Özellikle kış aylarında kendimizi karamsar ve mutsuz hissettiğimiz anlarda kendimizi mutlu etmek için sağlıklı olmayan yiyeceklere sarılırız. Bazı besinlerin ruh halimizi iyileştirmeye yardımcı olabileceğini belirten  Diyetisyen Kıymet Pınar Çalım,  hem fiziksel sağlığınızı destekleyen hem de ruh halinizi iyileştiren 10 besini paylaştı. Diyetisyen Kıymet Pınar Çalım, Kış aylarında genellikle mevsimsel duygu durum bozukluğu görülebilir. Bu depresyon enerji düşüklüğü ve mutsuzluk gibi belirtilerle kendini gösteren bir depresyon türüdür. Bu durum, gün ışığının azalmasıyla bağlantılıdır ve bazı kişilerde biyolojik ritmi etkileyerek ruh halinde değişikliklere yol açar. Bazı mutluluk veren besinler, hem fiziksel sağlığınızı destekleyen hem de ruh halinizi iyileştiren gıdalardan oluşur. İşte bu tür besinlerden bazıları:     1.    Bitter Çikolata Yüksek kakao oranı sayesinde serotonin seviyelerini artırır ve stres azaltıcı etkiler sağlar.     2.    Ceviz, Badem, Fındık Omega-3 yağ asitleri ve magnezyum içerikleriyle beyin fonksiyonlarını destekler ve ruh halinizi dengeler.     3.    Portakal, Mandalina, Greyfurt C vitamini açısından zengin bu meyveler, bağışıklık sisteminizi güçlendirirken enerji verir.     4.    Balık Özellikle somon ve sardalya gibi yağlı balıklar, omega-3 yağ asitleri sayesinde depresyon belirtilerini azaltabilir.     5.    Yulaf Kompleks karbonhidrat içeriğiyle kan şekerini dengeler ve serotonin üretimini destekler.     6.    Muz Triptofan ve B6 vitamini içeriği sayesinde mutluluk hormonu olan serotonin üretimini artırır.     7.    Kırmızı Et ve Tavuk Protein ve demir içeriğiyle enerji seviyelerinizi yükselterek yorgunluk hissini azaltır.     8.    Zerdeçal ve Zencefil Antiinflamatuar özellikleriyle vücudu rahatlatır ve zihinsel iyilik hali sağlar.     9.    Yoğurt ve Kefir Probiyotik içeriğiyle bağırsak sağlığını destekler; bu da dolaylı olarak ruh halinizi iyileştirir.     10.    Ispanak ve Pazı Magnezyum açısından zengin bu yeşil yapraklı sebzeler, stresle başa çıkmada yardımcıdır. Bu besinleri düzenli ve dengeli bir şekilde tüketmek, kış aylarını hem keyifli hem de sağlıklı geçirmenize katkı sağlar”dedi.

YETERSİZ BESLENMEYE BAĞLI ‘GİZLİ AÇLIK’ ÇOCUKLARI TEHDİT EDİYOR Haber

YETERSİZ BESLENMEYE BAĞLI ‘GİZLİ AÇLIK’ ÇOCUKLARI TEHDİT EDİYOR

Okula giderken bir poğaça, bir meyve suyu ile beslenen çocukları bekleyen gizli tehlikeye karşı uyaran uzmanlar, yetersiz beslenmenin sadece yemeğin az yenilmesi veya hiç yenilmemesi değil, yenilen yemeğin besleyiciliğinin az olması anlamına da geldiğini söylüyor. Çocukların gelişme sürecinde kalori ihtiyaçlarının yüksek olduğunu ve daha çok protein, kalsiyum, demir gibi minerallere ihtiyaç duyduklarını belirten Uzman Diyetisyen Hülya Yiğit, “Çocukluk döneminde yetersiz beslenmeye bağlı olarak zeka geriliği, öğrenme güçlüğü, görme sorunları, diş ve dişeti sorunları en sık görülebilen sağlık sorunlarındandır.” dedi. Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Uzman Diyetisyen Hülya Yiğit, çocukluk döneminde beslenmenin önemine işaret ederek, ailelere uyarılarda bulundu. Beslenmenin yaşamın her evresinde çok önemli ifade eden Yiğit, şunları anlattı: “Ancak; büyüme ve gelişmenin hızlı olduğu çocukluk döneminde daha da önem kazanır. Özellikle son yıllarda gelişmekte olan toplumlarda yetersiz beslenmeye bağlı olarak ‘gizli açlık’ olarak adlandırılan; demir, iyot, çinko gibi hayati önem taşıyan mineraller ve vitaminlerin vücuda yetersiz alınması ile ortaya çıkan tablo ile daha sık karşılaşılıyor. Yetersiz beslenme sadece yemeğin az yenilmesi veya hiç yenilmemesi değil, yenilen yemeğin besleyiciliğinin az olması anlamına da geliyor.” Her Yiyecek Besin Değeri Taşımayabiliyor Besin kelimesinin kökeninin besleyicilikten geldiğini kaydeden Yiğit, şöyle dedi: “Vücuda aldığımız her yiyecek besin değeri taşımayabiliyor. Bu kavramdan yola çıkarak özellikle çocukların tüketmeyi çok sevdiği jelibonlar, mısır cipsleri, bisküviler, katı yağ ile yapılan poğaçalar ve paketli meyve sularının besleyiciliklerinin oldukça düşük, yani vitamin-mineral içeriklerinin oldukça zayıf olduğunu söyleyebiliriz. Çünkü, vücudun hiçbir besin öğesi ihtiyacını karşılamazlar. Sadece enerji verirler. Ayrıca karın çevresini yani iç organları yağlandırma etkileri ve daha çok acıktırma potansiyellerinin olduğunu da unutmamak gerekir.” Beyin Gelişimi İçin Omega-3 Alınması Önemli Hülya Yiğit, çocukların gelişme sürecinde kalori ihtiyaçlarının yüksek olduğunu ve daha çok protein, kalsiyum, demir gibi minerallere ihtiyaç duyduğunu anlatarak, gelişim çağındaki çocukların günlük beslenmeleri konusunda şu bilgileri verdi: “Her gün en az 2 su bardağı süt, yoğurt veya kefir, 1-2 dilim peynir, toplamda 5 porsiyon sebze ve meyve tüketmeleri gerekir. Özellikle demir eksikliğinin sık görüldüğü bu dönemde haftada en az 3-4 gün hayvansal kaynaklı demir ve protein alımına yönelmek, kırmızı-beyaz et tüketmek önemli. Özellikle beyin gelişimi ve hafızayı güçlendirmek için hayvansal Omega-3 kaynağı olan somon ve uskumru gibi yağlı balıkların da en az haftada 2 gün tüketilmesi gerekir. İçerdikleri magnezyum, potasyum, bitkisel Omega-3 nedeniyle günlük 8-10 adet fındık, ceviz, badem gibi yağlı tohumların ve kuru meyvelerin tüketimini de göz ardı etmemek gerekir.” Beslenme Sadece Açlık Giderme Davranışı Değil Beslenmenin sadece açlığı giderme davranışı olmadığını belirten Hülya Yiğit, sözlerini şöyle tamamladı: “Yetişkinlik temellerinin atıldığı çocukluk döneminde daha da önemlidir. Çocukların ne kadar büyüyüp gelişebilecekleri genetik yapılarıyla ilişkilidir ancak; yapılan araştırmalarda yetersiz ve dengesiz beslenen çocukların, genetik potansiyellerini yakalayamadıkları da görülmekte. Bunlara ek olarak çocukluk döneminde yetersiz beslenmeye bağlı olarak zeka geriliği, öğrenme güçlüğü, görme sorunları, diş ve dişeti sorunları en sık görülebilen sağlık sorunlarındandır.”dedi. Basın Bülteni

DOĞRU BESLENME ALIŞKANLIĞI NASIL SAĞLANIR? Haber

DOĞRU BESLENME ALIŞKANLIĞI NASIL SAĞLANIR?

Okul çağındaki çocukların hem gelişimlerinin devam etmesi hem de yemek yeme alışkanlıklarının oluşturulması açısından doğru beslenmelerinin son derece önemli olduğunu hatırlatan Diyetisyen Pınar Çalım tatil döneminde de çocukları sıkmayan kurallarla beslenme alışkanlıklarının devam ettirilmesi gerektiğine işaret ediyor. Çalım “Yaz tatili geldi. Yaz tatilinin gelmesiyle beraber çocukların eğitim dönemi boyunca devam ettirdikleri alışkanlıkları da değişmesi kaçınılmazdır. Bunlardan biri uyku düzeniyken diğeri ise beslenme alışkanlıklarıdır. Sevgili ebeveynler, bir diyetisyen olarak bu yazım sizlere! Tatil döneminde çocuklarımızın doğru beslenme alışkanlığını nasıl sağlayabiliriz?  Öncelikle tabii ki yaz tatilinde yatma ve kalkış saatlerinde esnemeler olabilir. Fakat mutlaka çocuklarda kahvaltı yaz tatilinde de olsa devam ettirilmesi gereken bir alışkanlıktır. Kahvaltılarda vazgeçilmemesi gereken besinlerden biri yumurta olup, kahvaltılarda mutlaka bulunmalıdır. Çocuk tercih etmiyorsa bile omlet, yumurtalı ekmek, menemen gibi çeşitli halleriyle çocukların isteyeceği alternatife dönüştürülebilir. Çünkü yumurta kaliteli bir proteindir ve çocuklarda tokluk sürecini de uzatarak ara öğünlerde tatlı isteklerini azaltacaktır” dedi. “DOĞRU TERCİHİ SUNMALISINIZ” Çocuklara sunulacak öğünlerde besinlerdeki denge kısmına çok dikkat edilmesi gerektiğini kaydeden Çalım “Dört besin grubundan da yiyecekler bulunmalıdır. Bunlar, “Süt, et, tahıl ve meyve-sebze grubudur. Örneğin etli bezelye- bulgur pilavı ve yanında ayran örnek bir menü olarak gösterilebilir. Çocuklara bu süreçte besin tercihleri de yaptırılabilir fakat bu doğru tercihleri önce siz onlara sunmalısınız. Örneğin bir çocuğun tercihine kesinlikle farklı besin grupları arasında tercihler sunulmamalıdır. ‘Etli sebze yemeği mi yoksa makarna mı?’ İkisi de doğru porsiyonda belli miktarda öğünde bulunabilir. Yaz ayı meyvelerden zengin bir aydır. Ara öğünlerde çocuklar meyve, yağlı tohumları (ceviz, fındık vb.), süt, kefir, meyveli yoğurt tercih edebilir. Çocuklar tatlı isteyeceklerse birinci tercih kesinlikle çikolata, şerbetli tatlı vb. yerine sütlü tatlılara verilmedir. Özellikle dondurma yaz ayının vazgeçilmez sütlü tatlı alternatifi olabilir. Her gün olmasa da haftanın birkaç günü tercih edilebilir” ifadelerini kullandı. BESİN KONUSUNDA SEÇİCİLİK Bazı çocukların besinlere karşı seçici olduklarını vurgulayan Çalım şunları söyledi: “Fakat çocuklara ısrar etmekte doğru çözüm olamayacaktır. Öncelikle ailede bu konuda kendi alışkanlıklarını gözden geçirmelidir. Ailede bir yemek saati olmalıdır ve ebeveynlerde çocuk ile sofraya aynı sofraya oturmalıdır. Çocuğun önüne doğru besin tercihleri sunulmalıdır ve eğer istemiyorsa “Onu yiyeceksin, tabağındakini bitireceksin” gibi ısrarlar edilmemelidir. Çocuklar yetişkinlerden daha az yemeleri normaldir ve sizlerin kuracağı doğru düzen ile zamanla çocuğun tüketmediği besine karşı da ilgisini değişebilir. Yada diğer bir tercih çocuk bir besini sevmiyorsa başka tariflerle tercih edebilir. Örneğin kabak tercih etmeyen çocuk kabağı mücver olarak veya böreğini tüketebilir.” SPORA YÖNLENDİRİLMELİ Yaz tatilinde sıvı tüketiminin çok önemli olduğunu belirten Çalım “Çocuklar kilo başına 35 ml sıvı tüketmelidir. Bu içecekler ev yapımı meyve suları, limonata, ayran, kefir ve su olabilir. Mutlaka çocuklar yaz tatilinde spora yönlendirilmelidir. Yaz tatili bunun için iyi bir alternatiftir. Yüzme, voleybol, futbol vb. sporlara yönlendirilen çocukların kas gücü artacaktır ve ilerisi için obezite riski ve metabolik sendrom riski azalacaktır. Yaz tatilleri çocukların doğru alışkanlıklar kazanması için çok güzel bir süreye sahiptir. Bu tatili doğru değerlendirip geleceğe, vücudumuza ve sağlığımıza yatırım yapmak bizlerin elindedir” diye konuştu. ERGİN SÖZER

UZMANINDAN BAYRAM TAVSİYELERİ Haber

UZMANINDAN BAYRAM TAVSİYELERİ

Edirne’de Trakya Üniversitesi Öğr. Gör Sedat Kocadoğan Kurban Bayramı öncesi dikkat edilmesi gereken konular hakkında bilgi verdi. “En çok yapılan hata kurban kesildiği gibi tüketmek” dedi. “ETİ DİNLENDİRMEK GEREKLİ” +4 derecede etin dinlenmesi gerektiğine değinen Kocadoğan “Kurban bayramı yaklaşıyor, kurbanlıklarımızın kesimleri başlayacak. Dolayısıyla et tüketimi bu zaman içerisinde bir miktar artacak. Ancak eti pişirirken bazı şeylere dikkat etmemiz gerekiyor. Normalde yapılan genel bir hata kurban kesildikten hemen sonra pişirilme işlemine geçilmesi. Bu aslında çok doğru bir şey değil. Kurban kesildikten sonra belirli bir süre dinlendirilmesi gerekiyor. Buzdolabında bir ya da iki gün + 4 derece de dinlendirildikten sonra pişirilme işlemine geçilmesi gerekiyor. Taze kurban eti sert olur. O yüzden kurbandan ürün yapmak isteyen tüketiciler varsa dinlendirmelerinde fayda var” diye konuştu. “ÇOK FAZLA PİŞİRMEYİN” Eti çok fazla pişirmenin kanser riskini arttıracağını belirten Kocadoğan “Etin pişirilmesi esnasında eğer ızgara yapılacaksa bunun çok fazla pişirilmemesi gerekli. Eti yakmamamız gerekiyor. Etin üzerindeki bu izler görüntü olarak çok güzel gözükse de biraz kansorejen etkisi var. O yüzden et sıcaklığı pişirme derecesi son derece önemli” ifadelerine yer verdi. “DOĞRU ŞEKER KULLANILMALI” Tatlı seçimi yaparken doğru şekerden yapılan tatlıların tercih edilmesi gerektiğine değinen Kocadoğan şöyle konuştu: “Şeker ve tatlı tüketimi konusunda söyleyecek olursam; yaz aylarındayız şekerli ürünlerden ziyade, şekeri az kullanmamızda fayda var. Bizim sağlığımız açısından oldukça önemli. Havalar sıcak, o yüzden ağır baklavalar ve şerbetli tatlıların tüketiminin azaltılması gerekli. Pişirme esnasında şekerin kullanım oranı kadar kalitesi de önemli. Glikoz ve nişasta şurubu gibi ürünlerin veya bunlardan yapılan ürünleri tüketmememiz lazım. Ucuz ya da tezgah altı yapılan, içerisinde mısır şurubu ya da yoğun glikoz bulunan ürünler hem sağlığınıza zarar verir hem de lezzet açısından istediğimiz performansı vermez. Tatlıları seçerken de gerçek şeker kullanımı herhangi bir katkı maddesinin bulunmamasına özen göstermememiz gerekiyor.” MERT ERİŞKİN

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.